Vücudu şekillendiren, istenilen bölgeye dolgun görünüm kazandıran ve gençleşmek için yaptırılan estetik tekniklerinden biri de yağ enjeksiyonu işlemidir. Uygulanan bu teknik genellikle yüz için kullanılsa da yanak, kol, kalça ve bel gibi vücudun tüm bölgelerinde sıklıkla tercih ediliyor.
Yağ Enjeksiyonu Nedir?
Herhangi bir yerden alınmış olan yağ dokusunun özel aletler ile farklı bölgeye enjekte edilmesidir. Yağ alınan bölge genellikle karın olmakla birlikte, bel ve kalça bölgeleri de yağ alımı yapılabilen bölgelerdir.
Yağ Enjeksiyonu Nasıl Yapılır?
Sıklıkla lokal anestezi altında yapılan işlem, belirli estetik ameliyatlarında genel anestezi altında da yapılabiliyor. Yağ alımı aşamasında, yağın alınacağı bölgeden özel liposuction enjektörleri ile yağ dokusu alınıyor. Alınan dokuya gerekli işlemler uygulandıktan sonra ise farklı bir enjektör ile istenilen bölgeye enjeksiyon yapılıyor. Bu iki aşamada bir kesi veya kalıcı bir ize gerek kalmadan işlem tamamlanıyor.
Genellikle tercih edilen bölgelerin başında yüz bölgesi geliyor. Daha genç bir görünüme sahip olmak için dolgun ve estetik bir görünüme sahip olmak isteyenler bu işlemi tercih ediyor. Şunu belirtmekte fayda var ki, yağ dokusu bakımından fakir bir bölgeye yapılan enjeksiyon işlemi oldukça etkili ve iyi bir sonuç veriyor. Fakat bazı bölgelerde enjekte edilen yağ dokusu öldüğü için, istenilen dolgun ve genç görünüm ortadan kalkabiliyor.
Fotoğraf: Instagram @eva_maderycova
Enjeksiyon İşlemi Sonrası İyileşme Süreci
İşlem sonrası hastanede müşahede altında tutulmanıza gerek kalmadan evinize dönebilirsiniz. Genellikle bir-iki gün dinlenme sürecinden sonra da eğitim ve iş hayatınıza devam edebilirsiniz. Yoğun hareketler ve spor gibi aktiviteleriniz için ise bir hafta beklemeniz tavsiye ediliyor.
Yağ enjeksiyonu yapılan bölgede ödem oluşması iyileşme sürecinde normal olarak kabul edilir. Sizler de ödem oluştuğu takdirde bir süre bekleyin. Genellikle bir hafta içerisinde kendiliğinden yok olacak ve istediğiniz görünüme kavuşabileceksiniz. Daha önce belirttiğimiz gibi, yağ dokusunun enjekte edildiği bölgede bir erime meydana gelirse, tekrar enjeksiyon işlemi de gerçekleştirilebilir. Tüm bu süreci atlattıktan sonra, bu iki hafta gibi bir süre alıyor, hayal ettiğiniz dolgunluk gözle görülür bir hale gelecektir. Çoğu kişide ise uzun yıllar kalıcı olduğu görüldüğü için içiniz rahat olabilir.
Tüm Hastalıkların Zihinsel Nedenleri kitabının yazarı Louis Hay tarafından listelenen fiziksel rahatsızlıkların duygusal nedenleri….
Son birkaç yıldır fiziksel rahatsızlıkların duygusal nedenleri tartışılıyor ve hastalıkların çoğunun zihinsel bir temeli olduğu inancı güçleniyor. Bedenimiz, zihnimiz ve duygularımız birbirinden bağımsız değil. Batı tıbbı, ameliyatlar yoluyla hayat kurtarıyor ve semptomları hafifletiyor olabilir, ancak hastalığın temelinde yatan asıl sebep genellikle göz ardı ediliyor. Duygularımız ve düşüncelerimiz enerjiden ibarettir ve ifade edilemedikleri takdirde vücutta sıkışarak enerji akışını engelleyebilirler. Travma ya da kalıtımsal hücresel hafıza, vücuttaki normal enerji akışını bozabilir.
Bu alanda yapılan çalışmalar, hastalıkların zihinsel temellerini bilip bunları ortadan kaldırmaya odaklandığımızda ve yaşam tarzımızda gerekli değişikliklere gittiğimizde, daha sürdürülebilir ve kalıcı bir iyileşme sağlayabileceğimizi gösteriyor.
“Tüm Hastalıkların Zihinsel Nedenleri” kitabının yazarı Louis Hay tarafından hazırlanan liste, kendi şifa yolculuğunuz için değerli bir referans niteliğinde. Listedeki rahatsızlıklara ve duygusal sebeplarine bir göz atalım:
Karın Krampları
Korku. İşlemi durdurmak.
Kazalar
Kendi adına konuşamama. Otoriteye karşı isyan. Şiddete inanç.
Alkolizm
İşe yaramama, suçluluk ve yetersizlik hissi. Kendini reddetme.
Anksiyete / Kaygı
Hayatın akışına ve sürecine güvenmemek.
Anoreksiya
Kendi yaşamını reddetmek. Aşırı korku, kendinden nefret etme, kendini reddetme.
Artrit
Sevilmediğini hissetmek. Aşırı eleştiriye maruz kalmak, kızgınlık.
Romatoid Artrit
Mağdur hissetmek. Sevgi eksikliği. Kızgınlık. Otorite figürlerinin ağır eleştirisi. Takılı kalmış, çıkmazda hissetmek.
Aşırı İştah
Korku. Korunmaya ihtiyaç duyma. Duygularını yargılamak.
Bağımlılık
Kendinden kaçmak. Korku. Kendini nasıl seveceğini bilmemek.
Baş ağrıları
Kendini onaylamamak. Öz eleştiri. Korku.
Bel Ağrısı
Maddi korkular veya maddi destek eksikliği.
Beyin Tümörü
Yanlış kodlanmış inançlar. İnatçılık. Eski alışkanlıklardan vazgeçmeyi reddetmek.
BoyunRahatsızlıkları
Esnekliği temsil eder. Bir konunun diğer taraflarını görmeyi reddetmek. İnatçılık, sabit fikirlilik, esnek olmamak.
Bağımlılığın temelinde yatan duygu: kendinden kaçmak. Korku. Kendini nasıl seveceğini bilmemek.
Böbrek Sorunları
Eleştiri, hayal kırıklığı, başarısızlık. Utanç. Çocuk gibi tepki vermek.
Böbrek Taşları
Çözülmemiş öfke yığınları.
Bronşit
Toksik aile ortamı. Tartışmalar ve bağırmalara maruz kalma.
Bulimia
Çaresiz korku. Kendinden aşırı nefret etme, kendine nefret kusma.
Candida
Hayatını darmadağın olmuş hissetmek. Çok fazla hayal kırıklığı ve öfke. İlişkilerde talepkar olmak ve güvenmemek. Vermeden sürekli almaya çalışmak.
Dolaşım Problemleri
Kan dolaşımı, duyguları olumlu şekilde hissetme ve ifade etme yeteneğini temsil eder. Negatif hislerle boğuşup kendini ifade edememek, dolaşım problemlerine yol açar.
Depresyon
Sahip olmaya hakkınız olmadığını düşündüğünüz öfke. Umutsuzluk.
Diyabet
Olabilecek ama olamamışlara duyulan özlem. Büyük bir kontrol ihtiyacı. Derin üzüntü. “Hayatın tadı tuzu kalmadı” zihniyeti.
Diz Problemleri
Diz, gurur ve egoyu temsil eder. İnatçı ego ve gurur. Korku. Esnek olmamak. Teslim olmamak, değişmemek.
Hayatın reddi. Büyük bir mücadele duygusu. Kendine şiddet.
Felç
Sıkışmış hissetmek. Bir durumdan veya kişiden kaçma isteği, korku.
Fıtık
Kopuk ilişkiler. Gerginlik, yükler, yanlış yaratıcı ifade.
Gastrit
Uzun süreli belirsizlik. Kıyamet hissi.
Göğüs Kistleri
Kendine bakmayı, kendine öncelik vermeyi reddetme. Diğer herkese kendinden daha çok ihtimam gösterme. Aşırı anaçlık. Aşırı korumacılık. Hükmedici tutum.
Hipermetrop
Şimdiki zaman korkusu.
Miyop
Gelecek korkusu.
İdrar Yolu İltihabı
Genellikle karşı cinse sinirlenmek. Başkalarını suçlamak.
İdrar Kaçırma
Duygusal taşma. Duyguları kontrol etmekle geçen yıllar.
İktidarsızlık
Cinsel baskı, gerginlik, suçluluk. Sosyal inançlar. Daha önceki bir partnere karşı kin. Anne korkusu.
Kalp Krizi
Para veya pozisyon uğruna neşenin kalpten uzaklaşması. Yalnız hissetmek ve korkmak. “Yeterince iyi değilim. Yeterince yapmıyorum. Asla başaramayacağım,” düşüncesi.
Kalp Sorunları
Uzun süredir devam eden duygusal sorunlar. Neşe eksikliği. Kalbin kabuklaşması. Gerginliğe ve strese tutunmak.
Kanser
Derin acı. Uzun süredir devam eden öfke, kızgınlık. Benliğinizi yiyip bitiren derin bir sır ya da keder. Uzun süre kin gütmek.
Karaciğer Problemleri
Karaciğer, vücudumuzda öfke ve ilkel duyguların oturduğu yerdir. Sürekli şikayet etmek, başkalarında hata bulmayı haklı çıkararak kendinizi kandırmak, kötü hissetmek.
Katarakt
Geleceğe sevinçle bakmamak. Geleceği karanlık görmek.
Kilo sorunları
Aşırı duyarlılık. Çoğunlukla korkuyu temsil eder ve korunma ihtiyacına işaret eder. Korku, gizli öfkenin üzerini örten bir kılıf ve affetmeye karşı bir direnç olabilir. Duygulardan kaçmak. Güvensizlik, kendini reddetme ve tatmin arayışı.
Kolesterol
Neşe ve sevinci kabul etme korkusu.
Kolit
Güvensizlik.
Kurdeşen
Küçük, gizli korkular.
Menopoz Sorunları
Artık istenmeme korkusu. Yaşlanma korkusu. Kendini reddetme.
Mesane Sorunları
Kaygı. Eski fikirlere tutunmak. Koyverme, kendini serbest bırakma korkusu. Sinirli olmak.
MS (Multiple Skleroz)
Zihinsel katılık, katı yüreklilik, demir gibi irade, esnek olmamak.
Ödem
Hayatta kimi ya da neyi bir türlü bırakamıyorsunuz?
Parkinson
Her şeyi ve herkesi kontrol etmeye duyulan yoğun ihtiyaç ve istek.
Selülit
Saklanan öfke ve kendini cezalandırma.
Sırt Problemleri
Hayatın yükünü taşımak. Çaresiz ve umutsuz hissetmek.
Orta Sırt Ağrısı
Suçluluk ya da birinin maddi-duygusal yükünü taşımak
Üst Sırt Ağrısı
Duygusal destek eksikliği. Sevilmediğini hissetmek. Aşkı geri planda tutmak.
Tiroid Problemleri
Kendini aşğılama. “Hiçbir zaman istediğim şeyi yapamayacağım. ?enim sıram ne zaman gelecek?” düşüncesi.
Hipertiroid
Dışlanmaya duyulan öfke.
Uykusuzluk
Korku. Yaşamın doğal sürecine güvenmemek. Suçluluk.
Yara-Bere
Kendini cezalandırma
Yüksek Tansiyon
Uzun süredir devam eden ve çözümlenmemiş duygusal bir sorun/sorunlar.
Yüz Okuma Uzmanı ve Yazar Jean Haner’a göre, birinin saç modeli ve saç tipine bakarak karakter analizi yapmak mümkün.
Hepimiz bir saç tipiyle dünyaya geliyor ve iyi görünmemizde büyük rol oynayan saçlarımızı dilediğimizce şekillendiriyoruz. Bazen saçları düz olanlar buklelere, kıvırcık olanlar da düz ve pürüzsüz saçlara özeniyor ama günümüzde son teknoloji şekillendirici aletler yardımıyla bu özlemi kolayca giderebilmek mümkün. Bazılarımızın saçları kalın telli ve gür iken diğerleri ince telli ve hacimsiz saçlara sahipler. Kimi atkuyruğunu tepeden toplamayı tercih ediyor, kimi de saçını kıpkısa kestirmeyi… Peki, bütün bunlar ne anlama geliyor?
Yüz Okuma Uzmanı ve Yazar Jean Haner‘a göre, saçlarınız kişiliğinize dair önemli ipuçları barındırıyor. İşte saç modeli ve tipine göre karakter analizi:
Kızıl Saçlar
Emma Stone, Instagram @mararoszak
Kızıl, özellikle de doğal ise kendi başına göze çarpan tek renktir. Kızıl saçlara sahip olmanız (boyanmış bile olsalar), sıkılmaya gelemeyen, genellikle eğlenceyi seven biri olduğunuzu gösterir. İyi bir mizah anlayışınız olduğu ve her şeyi hafife almayı tercih ettiğiniz anlamına gelir. Kızıl saçlılar ilişkilerde kararsız, hatta kimi zaman drama kraliçesi bile olabilirler. Utangaç olabilir ve reddedilmekten korkabilirler.
Kıvırcık Saçlar
Kıvırcık saçlılar genelde sıcakkanlı, dost canlısı ve eğlenceli insanlardır. İşleri diğer insanlardan daha hızlı yaparlar. Kıvırcık saçlı kadınlar cömerttir; tutkulu, içgörü sahibi, liderlik vasfına sahip, dinamik, bazen agresif, sezgisel, mantıklı ve ateşli bir kişiliğe sahiptirler. Uzun süre tek bir şeye odaklanmakta zorlanırlar.
Dalgalı Saçlar
Kalın telli, dalgalı saçlara sahip olanlar yenilikçi ve yaratıcıdır. Enerjileri yüksektir ve güçlü bir iradeye sahiptirler. Kendilerini ifade etmekte zorlanabilir ve sessizleşebilirler. Son derece duygusaldırlar, derin bağlar kurmaya ihtiyaç duyarlar ve duyguları kolay incinir. Sizi sevseler de, düzenli olarak yalnız kalmaya ihtiyaç duyarlar. Bağımsızlığa çok önem verir, bu nedenle tek eşli olmakta ya da uzun süreli ilişkiler kurmakta güçlük çekebilirler. Saçlarınız dalgalı ama ince telli ise enerjinizi muhafaza etmeniz gerekebilir, çabuk yorulabilir ve tükenmiş hissedebilirsiniz. Ancak söz konusu yaratıcılık olduğunda siz doğuştan şanslısınız!
Kalın Telli Saçlar
Kalın telli saçlar, güçlü bir iradinin göstergesidir. Kalın kaş gibi, kalın telli saç da çok fazla enerjiye sahip olduğunuzu gösterir. Güçlü bir irade, aynı zamanda inatçı olduğunuz anlamına da gelebilir.
İnce Telli Saçlar
Saçlarınız ince telli ise hassas olma ihtimaliniz yüksektir. Bu tip saçlara sahip olanlar ekstrem sporlardan ya da aşırı hareketli aktivitelerden uzak durmaya çalışırlar.
Düz Saçlarınızı Sürekli Kıvırıyorsanız…
Instagram, @minttools
Düz saçlarınızı her zaman şekillendirici maşayla kıvırmaktan hoşlanıyorsanız, bu daha eğlenceli bir hayat istediğiniz anlamına gelebilir. Bu düşüncenin arkasındaki teori, kıvırdığınızda saçınız anında daha ilginç hale geldiği için hayatınıza daha heyecan verici deneyimleri getireceğinizi düşünmenizdir.
Kıvırcık Saçlarınızı Sürekli Düzleştiriyorsanız…
Instagram, @innately-kate
Kıvırcık saçlarınızı sürekli düzleştirmek istemeniz, hayatınızın çok kaotik olduğu ve sakinleşmeye ihtiyaç duyduğunuz anlamına gelir. Saçınızı düzleştirerek karmaşıklığını ve yoğunluğunu kontrol altına alırsınız, bu da daha sakin hissetmenize yardımcı olur.
Orta Uzunlukta “Yıka-Çık” Saçlara Sahip Kadınlar
Yıkayıp çıktığınız, rahat kullanabildiğiniz orta uzunlukta saçlara sahip olanlar, düşünmeden hareket etmezler ve mantıkları daima devrededir. Ancak sabırsız ve kolayca hayal kırıklığına uğrama eğilimindedirler. Bu yüzden bu tarz saçlar onlar için çok idealdir: karışıklık yok, telaş yok. Sağduyuya değer verirler ve duygularının esiri olmazlar. Hedef odaklıdırlar. Bazıları çok rekabetçi olabilir. Lafı dolandırmazlar, direkttirler.
Uzun “Yıka-Çık” Saçlara Sahip Kadınlar
Duygularıyla daha fazla iletişim halindedirler. Daha romantik ve yaratıcıdırlar. Akışına bırakmayı severler.
Çok Kısa Saçlar
Charlize Theron, Instagram, @charlizeafrica
Saçlarınızı kısacık kullanmayı seviyorsanız, saçlarınız dahil olmak üzere hayattaki pek çok şeyle uğraşmak istemiyorsunuz. Konfor, sizin için her şeyden daha önemli. Zamanınız da bir o kadar değerli.
Saç Modeliniz Çok Bakım Gerektiriyorsa
Bu tür bir saç, kendinizi çok fazla eleştirdiğiniz, hatta kimi zaman kendinize karşı acımasız olabildiğinizi gösterir. Drama kraliçesi olma ihtimaliniz de yüksek.
Küt Saçlar
Instagram, @the-bob-haircut
Büyük olasılıkla istediğini elde etmeye odaklı, azimli insanlardır. Mantığa önem verir, hedefler belirler ve bu hedeflere ulaşmak üzere emin adımlar atarlar.
Katlı Saçlar
Saçlarınız kat kat ise muhtemelen mükemmeliyetçisiniz.
Saç Çizgisinin Ortasında Çıkıntı Varsa
Milla Jovovich, Instagram @millajovovich
Bu özellik cinsel çekiciliğin ve gizemli cazibenin işaretidir.
Yüksek At Kuyruğu
Serenay Sarıkaya, Instagram @serenays
Güzelce taranmış, yüksek bir at kuyruğunu tercih ediyorsanız, büyük olasılıkla hedef odaklısınız. Ayrıca atletik ve mantıklı biri olarak görülüyorsunuz.
Normal Atkuyruğu
Aşağıda toplanmış atkuyruğunu çok sık kullanıyorsanız, başkalarının ihtiyaçlarına öncelik vermeye meyilli olduğunuzun işaretidir. Başkalarını düşünmek bir fazilettir ama kendi gereksinimlerinizi de ihmal etmeyin.
Dövüş Kulübü’nde Marla Singer karakteriyle şöhreti yakalayan ve son dönemde İngiliz Kraliyet Ailesi’nin hikayesinin anlatıldığı sevilen Netflix dizisi The Crown’ın üçüncü ve dördüncü sezonunda Prenses Margaret’ın orta yaş halini başarıyla canlandıran Helena Bonham Carter, InStyle ile gerçekleştirdiği bir röportajda saç, cilt ve makyaj rutini ve favori bakım ürünleri ile ilgili detayları paylaştı.
Saç Bakımı
Bonham Carter, kuaförünün en iyi ve eski arkadaşlarından biri olduğunu söylüyor. “En eski arkadaşım olan Carol, iki haftada bir saçımı yapıyor. Kendim yapmak zorunda kalırsam yıkarım ve hacim vermek için toplu bukleler halinde tutturup beklerim. Ancak zamanım yoksa, diğer en iyi arkadaşım kuru şampuandır. Aveda Shampure Canlandırıcı Kuru Şampuan’ın büyük bir hayranıyım; saçlarımın diplerde daha kalın görünmesini sağlıyor ve biraz yükseklik veriyor” diyor ve her tür saç aksesuarını sevdiğini söyleyerek ekliyor: “Saçımda bütün o saç aksesuarlarını ve tokaları kullanmak Noel ağacını süslemek gibi. Çok eğlenceli!”
Instagram, @bonham.carter
Cilt Bakımı
Cilt bakım ürünleri Hollywood ünlülerinin genç kalmasının sırlarından biri olarak görülse de, Bonham Carter’ın cilt bakım rutininin temelini uyku oluşturuyor. Oyuncu; “İnsanlar gerçekten iyi göründüğümü söylüyor. Bunun nedeni çok uyumam ki uyku bugüne kadar var olmuş en iyi kolajen güçlendirici. Uykumdan taviz vermiyorum. Ne kadar uyuduğumu düşünürsek, bir şeyler başarmış olmam inanılmaz. Kolajen üretimine yardımcı olmak için gündüzleri şekerleme yapıyorum, geceleri de sekiz-dokuz saat uyuyorum.” Ancak, Carter kafasını yastığa koymadan önce mutlaka favorisi olan şu iki ürünü uyguluyor: Riley Luna Sleeping Night Oil ve Augustinus Bader The Cream.
Bonham Carter, “Kusurlu makyajın her zaman en iyisi olduğunu düşünmüşümdür, o yüzden her şeyi biraz bulaştırıyorum. Olmazsa olmazlarım Suqqu Krem Fondöten ve tabii ki bir kohl eyeliner. Ayrıca MAC Cosmetics Powder Kiss Ruj‘u çok seviyorum” diyor. Oyuncu, belirli kokuların ruh halini etkilediğini söylüyor. “Ilapothecary Feminine Happy Oil mutluluk gibi kokuyor, ona resmen yapışıyorum, ayrıca enerji veriyor,” diyor. Aromatherapy Associates Bath Oils banyo yağları da sevdiği ürünlerden.
Kadınlar, diledikleri saç rengine kavuştuktan sonra kuaför salonundan daha özgüvenli ve iyi hissederek ayrılırlar. Yeni boyanmış saçlarımızı mümkün olduğunca uzun süre kullanabilmek isteriz. Rengin bir ya da iki hafta sonra solması, canlılığını yitirmesi can sıkıcı bir durumdur. Halbuki, saç rengini ilk günkü gibi ışıltılı ve canlı tutmak imkansız değil. İşte saç boyasının uzun süre dayanması için yapmanız ve yapmamanız gerekenler:
Saçınızı İlk Üç Gün Yıkamayın
Boyandıktan sonra saçınızı şampuanlamadan önce en az üç gün bekleyin. Bu üç günlük bekleme süresi “kütikülün kapanması ve rengin iyice oturması için” yeterli bir zamandır.
Renk Korumalı Şampuan ve Haftada Bir Pigmentli Şampuan Kullanın
Saçın ışıltılı ve salondaki gibi canlı görünmesini sağlamak için mutlaka haftada en az bir kez pigmentli bir şampuanla yıkayın. (Mor şampuan sarı saçların yanı sıra gri ve küllü tonları da aydınlatır.) Sarı saçlar için Davines Sarışınlık Geliştirici Şampuan ve Bonacure ph 4.5 Renk Koruma Gümüş Şampuan. Diğer renk koruyucu şampuanları görmek için tıklayın.
Igora, Schwarzkopf Professional
İki Yıkama Arasını Uzatın
Saçınızı her gün ya da gün aşırı yıkarsanız, her seferinde rengin biraz daha akmasına yol açmakla kalmaz, aynı zamanda saçınızı ve saç derinizi nemlendiren, canlı ve sağlıklı görünmesini sağlayan doğal yağları da saçtan temizlersiniz. İki yıkama arasındaki süreyi daha uzun tutmaya çalışın.
Sıcak Sudan Kaçının
Yeni renklendirilmiş saçların sıcak sudan kesinlikle kaçınması gerekir. Sıcak su saç renginin dış katmanını kaldırır ve rengin solmasına neden olur. Ilık ya da soğuk su ise kütikülün (saçın dış tabakası) kapanmasına ve taze rengin saçta kalmasına yardımcı olur.
Majirel, L’Oréal Professionnel
Fazla Güneşten Uzak Durun
Kimyasallar ve klorun yanı sıra rengi saçtan sıyıran başka bir etmen daha vardır: güneş. Uzun süre doğrudan güneşe maruz kalmayın ve saçlarınız için özel olarak tasarlanmış bir SPF ürün kullanın.
Hush Passion
Isı Koruyucu Ürün Kullanın
Saçları ısı koruyucu bir ürün kullanmadan sıcak aletlerle şekillendirmeyin. Saçlarınız ne kadar sağlıklı olursa olsun ısı, rengi ve nemi ortadan kaldırarak saçta büyük hasara yol açar.
Pravana, Hannah Edelman‘a meydan okuyarak ChromaSilk Vivids saç boyası ailesinin Pastel, Neon ve Vivids olmak üzere 34 tonunu birden kullanmaya davet etti. Sonuç? Edelman bu işin altından kalmış görünüyor.
Kendi Türk kültürünü, koleksiyonu ile dünyaya tanıtan Y PLUS By Yakup Biçer…
Türk kültüründen ilham almayı sürdüren tasarımcı
Yakup Biçer kültürün güçlü elementlerini koleksiyonuna yansıtmaya devam ediyor.
Kendi Türk kültürünü, koleksiyonu ile tanıtan Y PLUS By Yakup Biçer, SS21 koleksiyonu ile dijital olarak gerçekleşen Mercedes-Benz Fashion Week Istanbul defilesinden büyük beğeni aldı.
Farklı kimliği ile Yakup Biçer
Yakup Biçer SS21 defilesi, dün MBFWI web adresinden yayınlandı. Canlı yayınlanan dijital defile eşliğinde, Yakup Biçer ve moda sektörünün önemli isimleri Güneş Güner ve Oğuz Erel’in söyleşisini Rachel Araz host etti.
Yakup Biçer 2021 İlkbahar Yaz koleksiyonu
Rahat ve mükemmelliyetçi
Türk kültüründen ilham almayı sürdüren tasarımcı Yakup Biçer, kültürün güçlü elementlerini koleksiyonuna yansıtmaya devam ediyor. Süper kahraman olarak ilham aldığı pehlivanları, kumaşlarının desenine entegre etmesi de önceki koleksiyonuna referans yapmakta. Buna ek olarak, yeni koleksiyonunda ise modern bir savaşçı esintileri bulunduruyor.
Modern ve şık
Muska görünümlü çanta ve şalvar siluetinden oluşan görünümde Biçer, kendi tasarımlarında Türk kültürünün miraslarını modern bakışla harmanlıyor. Muskanın içinde dua taşındığından ötürü bir koruma oluşturduğuna inanılır. Bu yüzden çanta ve aynı zamanda kullanılan paraşüt kumaşının işlevselliği ile koruma kalkanı oluşturan bir koleksiyon. Keskin siluetlerin yanında kullanılan aksesuarlar ile SS21 koleksiyonu savunmaya hazır. Postal ve güçlü siluetler koleksiyonun savaşçı görünümden ilham aldığını da gösteriyor.
Modern çizgisini şehrin sokaklarına taşıyan başka bir öge ise baskın renk tonları. Diğer yandan bandana ve kolay kullanım sağlayan çantalar ile trend bir görünüm oluşturan koleksiyon, şehirli siluetiyle havalı tavrından vazgeçmiyor.
Sıcaktan koruyacak ince ve tiril kumaşlar şehirde adeta bir koruyucu görevi görmekte. Konforu cool görünümlerle sunarken özellikle günümüzde çok kullandığımız eldivenler birçok işlev görerek kolaylık sağlamakta. Maxi çantalar ile multi fonksiyonelliği sunan Biçer, bütün tasarımlarıyla her bireyin ilgi odağı.
Kusursuz hatlar
Y PLUS ’ın siluet, kumaş seçimi ve sofistike oluşu tasarımları zamansız birer parça haline getiriyor. Zamansız tasarımlar sürdürülebilirliği beraberinde getiriyor. Buna ek olarak, DNA’sında bulunan cinsiyetsiz ve avangart tasarımlar ile Y PLUS bireyselliği ve yaratıcılığı kutluyor. Cinsiyetsiz ve yaş algısını kıran tasarımlar, yeni jenerasyonun beklentisini karşılarken tüm sofistike ve cool bireylerin gözdesi.
Dijital ortamda sunulan Y PLUS SS21 koleksiyonu tasarımlarının kumaş ve siluetlerinden ötürü sizi korurken günümüzde içinde bulunduğumuz durumda da şehirli cool tavrınızdan ödün vermemenizi sağlayacak.
Defilenin kreatif danışmanlığını Öner Evez, stil danışmanlığını Oğuz Erel üstlenirken Mercedes-Benz Fashion Week Istanbul (MBFWI) 15.sezonu Türkiye Tanıtım Grubu’nun (TTG) desteğiyle gerçekleşti
90’lı yıllara dayanan “Money Piece” saç trendi, Beyoncé ve Dua Lipa gibi yıldızlar sayesinde yeniden moda oldu.
Koyu renk saçlarda göz kamaştırıcı sarışın unsurlarla dikkat çeken trendin adının paraya atıfta bulunmasının nedeni, zengin ve sofistike bir yaşam tarzının temsili olarak algılanması. Bu saç rengi tekniğinde, prensip olarak sadece yanlarda yüzü çevreleyen ön kısım aydınlatılır. Money piece, kuaför için daha az iş gerektirir, müşteriler için de daha düşük fiyatlandırılır.
instagram.com/dualipa
Money piece tekniği, düz veya dalgalı saçlarda kıvırcık saçlardan daha kolay uygulanır. Dalgalı saçlarda harika görünen saç rengi tekniği, bu trendden vazgeçemeyen Beyoncé, Kylie Jenner gibi isimlerle son dönemde daha da popülerleşti.
instagram.com/beyonce
instagram.com/kyliejenner
İlk kez 90’larda Spice Girls sayesinde patlayan ve R&B müzik çevrelerinde oldukça popüler olan teknik, otuz yıl sonra yeniden moda sahnesinde. 2021’de money piece saç rengi trendi daha da nüanslı hale geliyor. Yüzü doğal bir şekilde çerçeveler, ve sadece ön kısmı aydınlatarak başın şeklini değiştirir. Tabii ki, saçın geri kalanı da bir balyaj ile şekillendirilebilir.
Kuaför Candice McKay, Lotus koleksiyonunda rahatlıkla kullanabileceğiniz birbirinden yenilikçi saç modelleri ve renkleri sunuyor.
Moda ve trendleri günlük rahat kullanımla buluşturan saç stilleri, Teknik saç kesimi, giyilebilir renk ve çeşitli dokulu yüzeyleri bir araya getiren koleksiyon, adını güçlüklerin üstesinden gelme ve bilgeliğe doğru ilerlemeyi temsil eden Lotus çiçeğinden alarak zorluklarla boğuştuğumuz bu pandemi günlerine atıfta bulunuyor.
Fransa’daki eczanelerde yaşlanma karşıtı ürünler ve bakım yağları kategorisinde bir numara olan Nuxe Super Serum [10], en ileri yeşilteknolojinin faydalarını ilk kez bir araya getiriyor. Parçalara ayrılmış botanik yağların %100 mikro akışkan kapsüllemesini içeren bu yenilik, binlerce botanik altın kürecik ile aşılanmış doğal hiyalüronik asit içerenbenzersiz formülünün temelini oluşturuyor.
Her yaştan tüm kadınlar için üstün performans ve kullanım keyfi sunan vegan konsantre Nuxe Super Serum [10], cilde 10 yaş daha genç bir görünüm vaat ediyor.
Super Serum [10] inovasyonu ile NUXE, silikon kullanım ihtiyacını ortadan kaldıran, devrim niteliğinde yeşil bir teknik olan %100 doğal mikro akışkan kapsülleme tekniğini ilk kez bakım ürünlerinden birinde kullandı.
Bu teknikle parçalarına ayrılmış botanik yağlar, botanik altın inciler formunda ve tek tek aşılanmış binlerce mikro kürecik şeklinde doğal hyalüronik asitle bir serum bazında kapsülleniyor.
Bu iki aşama, bileşenlerin tam gücünü muhafaza etmelerine ve daha etkili olmalarına yardımcı olurken, böylece ürün cildin yüzey katmanlarına derinlemesine nüfuz ediyor.
Çizgiler, Koyu Lekeler ve Cilt Sarkmalarında Düzelme
Super Serum [10] Serum, çizgiler ve koyu lekelerin giderilmesinde önemli bir yaşlanma karşıtı düzelme sağlarken, cildi sıkılaştırıyor.
%95 doğal kaynaklı bileşenler
Super Serum’un [10] vegan formülü, tümü son derece güçlü ve özenle seçilmiş
%95 doğal kaynaklı bileşenler içeriyor.
Doğal hyalüronik asit
Bu hyalüronik asit, biyoçeşitliliğe saygı duyan botanik bir biyoteknolojik süreç olan bitkilerin fermantasyonu ile elde ediliyor. 24 saat sonra, gençlik mekanizmalarını uyarmak için cildin derinliklerine nüfuz ediyor.
Parçalarına ayrılmış botanik yağlar
Doğal, silikonsuz bir teknik kullanılarak tek tek kapsülleniyor. En değerli yağ asitlerinden bir seçki ile yeniden birleştirildikten sonra cilt ile mükemmel bir uyum sağlıyor.
Alp Yıldızı Çiçeği’nin doğal hücreleri ile patentli botanik kompleks
Botanik biyoteknolojik bir süreç olan hücre kültürü, Alp Yıldızı Çiçeği’nin doğal hücrelerini bir laboratuvarda küçük bitki parçasından sonsuza kadar çoğaltmak için kullanıyor.
Su ve nemlendirici aktif maddeler
Super Serum [10] inovasyonu ile NUXE, silikon kullanım ihtiyacını ortadan kaldıran, devrim niteliğinde yeşil bir teknik olan %100 doğal mikro akışkan kapsülleme tekniğini ilk kez bakım ürünlerinden birinde kullandı. Bu teknikle parçalarına ayrılmış botanik yağlar, botanik altın inciler formunda ve tek tek hassas bir şekilde aşılanmış binlerce mikro kürecik şeklinde doğal hyalüronik asit ile bir serum bazında kapsülleniyor.
Bu iki aşama, bileşenlerin tam gücünü muhafaza etmelerine ve daha etkili olmalarına yardımcı oluyor, böyleceü rün cildin yüzey katmanlarına derinlemesine nüfuz ediyor.
Mikro küreciklerin kalbinde özenle korunan koku, uygulama sırasında hafif ve taze botanik notalarını açığa çıkarıyor. Canlandırıcı bir öz gibi, ciltle temas halinde aşamalı olarak gelişiyor. Üst notası, nane ile etkisi bir miktar artırılmış olan galbanum bitkisi, kalbiipeksi yapraklarla bir çiçek resmigeçidi (ıhlamur, gül ve menekşe) olmak üzere, misk kokulu tabanın rahatlatıcı hissi, ciltte kadifemsi bir etki yaratıyor.