Kore katlı kesim (Korean layered haircut), son yılların en güçlü saç trendlerinden biri hâline geldi.
Özellikle K-beauty etkisinin artmasıyla birlikte kadınlar daha doğal, hacimli ve akıcı saç görünümü talep ediyor. Bu noktada Kore katlı kesim; yüz şekillendirme, hareket ve hacim konularında sunduğu avantajlar sayesinde hem günlük kullanım hem de profesyonel saç tasarımları için ideal bir seçenek hâline geliyor.
Kore Katlı Kesim Nedir?
Kore katlı kesim; saçın üstten başlayarak uçlara doğru kademeli ve doğal geçişlerle katlandırılması esasına dayanır. Katlar belirgin ama sert değildir; kesim çizgileri yumuşak olduğu için saçta zarif, romantik ve akışkan bir görünüm oluşur.
Ventoso Fön Makineleri, Profesyonel ya da ev tipi saç şekillendirme alanında güçlü, dayanıklı ve uzun ömürlü bir fön makinesi arayanların son yıllarda en sık karşılaştığı markalardan biri.
Gerek kuaför salonlarında gerekse bireysel kullanıcılarda marka bilinirliğini artıran unsur; yüksek motor gücü, iyonik teknoloji, servis desteği ve fiyat-performans dengesi.
Peki neden Ventoso tercih edilmeli ve hangi Ventoso fön makinesi sizin için en doğru seçim?
Bu rehberde kullanıcı yorumları, teknik özellikler ve fiyat-performans açısından tüm avantajları değerlendirerek karar vermeyi kolaylaştırıyoruz.
Neden Ventoso Fön Makinesi?
Ventoso’nun son yıllarda öne çıkmasının birkaç önemli nedeni var:
Güçlü motor performansı
Ventoso modelleri genellikle 2500 W – 2600 W bandında yüksek güce sahip. “X” ve “V” serilerinde kullanılan BLDC (fırçasız) motor teknolojisi; düşük ısı kaybı, daha az arıza riski ve uzun ömür anlamına geliyor.
İyonik teknoloji ile elektriklenme karşıtı bakım
Tüm popüler modellerde yer alan iyonik teknoloji, saçın kabarmasını azaltıyor, parlaklık ve yumuşaklık sağlıyor. Özellikle yoğun fön uygulayan kullanıcılar için belirgin fark yaratıyor.
Uzun ömür ve servis avantajı
Markanın kullanıcı memnuniyeti yüksek. Bakım ve garanti desteğinde esnek davranması Ventoso’yu rakiplerinden ayırıyor ve “yatırım yapılabilir” kategorisine taşıyor. Özellikle ÜCRETSİZ BAKIM hizmeti yüksek miktarda olumlu yorum almış durumda.
Fiyat-performans dengesi
Giriş seviyesinden üst seviye profesyonel modellere kadar geniş skalası mevcut. Bu sayede herkes ihtiyacına ve bütçesine uygun modeli seçebiliyor.
Hangi Ventoso Fön Makinesi Daha İyi? Modellerin Karşılaştırması
Aşağıdaki özet, satın alma kararını kolaylaştırmak için hazırlanmıştır:
Kullanım İhtiyacı
En Uygun Model
Neden Seçilmeli?
Kuaför salonu / yoğun profesyonel kullanım
Ventoso X3PRO
Çok hafif, yüksek hava çıkışı, yeni nesil dijital 2400 Watt BLDC motor, uzun ömür
Yüksek performans isteyen ama daha ulaşılabilir fiyat arayan
Ventoso X2 IONIC7000 BLDC
2600 W üst düzey güç, profesyonel kalite, iyi fiyat-performans oranı, BLDC Motor.
Profesyonel fön makinesi isteyen üst seviye kullanıcı
Ventoso V3 MegaTurbo
2500 W AC motor, ve estetik italyan dizayn ile profesyonel sonuç
Bütçe dostu ama güçlü bir fön makinesi arayan
Ventoso V5 Silex
Uygun fiyat, 2500 W AC motor, profesyonel ve günlük ev kullanımı için ideal
Yeni Model Önerisi: Ventoso X3PRO Kimler İçin?
Yeni nesil dijital BLDC motor ve hafif gövde ile şu kullanıcılar için ideal seçim:
Gün içinde uzun süre fön çeken kuaförler
Bilek yoran ağır makinelerden şikayetçi olanlar
Hızlı sonuç almak isteyen yoğun iş temposundaki profesyoneller
Saç sağlığında parlaklık ve elektriklenme kontrolünü önemseyenler
Fiyatı yüksek ancak “uzun yıllar sorunsuz kullanım” isteyenler için uzun vadeli yatırım.
Kadın kuaförlüğü, yalnızca bir meslek değil; estetik, kimlik ve toplumsal dönüşümün aynasıdır. Türkiye’de kadın kuaförlüğü, Osmanlı’daki geleneksel saç bakım alışkanlıklarından doğmuştur. Cumhuriyet’in modernleşme adımlarıyla da profesyonel bir kimliğe bürünmüştür.
Bu hikâye, Pera’daki Levanten kuaförlerle başlar. Ancak Anadolu’daki kadın girişimcilere, ardından küresel moda ve dijitalleşmeye uzanan çok katmanlı bir süreçtir.
1. Kadın Kuaförlüğünün Osmanlı Dönemindeki İlk İzleri
Osmanlı’da saç bakımı hamam kültürüne dayanıyordu. Kadınlar saçlarını kına, yağ ve doğal karışımlarla şekillendiriyordu. “Berber” veya “maşita” adıyla anılan kadın ustalardan hizmet alıyorlardı. Ancak 19. yüzyılın sonlarında Avrupa modasının saray çevresine girmesiyle Fransızca “coiffeur” terimi dilimize girdi.
19. yüzyıl sonu ve 20. yüzyıl başında Beyoğlu/Pera, Batılı yaşam tarzının simgesiydi. Levanten, Ermeni, Rum ve Yahudi esnaflar tarafından açılan kuaför salonları İstanbul’un modern kimliğini şekillendirdi. Carmelo Patitucci, Lombardon Parfüm ve Kuaför Salonu, Paris Kuaför ve Mösyö Vili gibi isimler dönemin sembolleri olmuştur.
3. Cumhuriyet Dönemi (1920–1950): Kadının Kamusal Görünürlüğü
Cumhuriyet reformları, kadınların eğitim ve iş yaşamına katılımını teşvik ederken kuaförlük mesleği de yaygınlaştı. 1920’lerde Rus göçmen kuaförler İstanbul’a geldi. 1950’de İstanbul Kadın Kuaförleri ve Manikürcüleri Esnaf Odası kurularak mesleğin kurumsallaşması başladı.
1929’dan itibaren düzenlenen güzellik yarışmaları (Feriha Tevfik, Mübeccel Namık, Naşide Saffet, Neriman Halis gibi isimlerle) Türkiye’deki kadınların görünümündeki yenilenmeyi gösteren ve etki eden unsurlar olmuştur.
4. Anadolu’da Kuaförlüğün Yayılışı (1920–1960)
Ankara’da Petro Vasiliç (Şükrü Moray), Hakkı Gürkan, Mustafa Süsler gibi ustalar öne çıkanlardı. İzmir’de Şükrü Akan ve Hasan Vardar dikkat çekti. Tarsus’ta Roza Solak ve Anjel, Anadolu’nun ilk kadın kuaförlerindendir. Antalya, Bursa ve Gaziantep’te 1930’lardan sonra kentleşmeyle birlikte kuaförlük yaygınlaşmıştır.
5. 1980 Sonrası: Kurumsallaşma, Medya ve Mesleki Dönüşüm
1984 yılında İstanbul merkezli Kuaförler Derneği faaliyete başladı. Bu kuruluş, kuaförlüğü sanat, moda ve eğitimle birleştiren ilk profesyonel örgütlenmelerden biri oldu. L’Oréal, Wella, Schwarzkopf Professional gibi markalarla iş birlikleri başladı. Meslek liseleri ve özel akademiler açılarak kuaförlük sistematik eğitim haline geldi.
6. 1990 – 2000: Medya, Moda ve Estetica Dergisi
2004 yılında Türkiye’de yayın hayatına başlayan Estetica Dergisi, kuaförlük sektöründe uluslararası bilgi paylaşımının ve trend takibinin merkezi haline geldi. İtalyan kökenli dergi, Türk kuaförlerini dünya sahnesine taşıyarak sektöre profesyonel bir vizyon kazandırdı. Estetica, yalnızca saç modasıyla sınırlı kalmayıp; kuaförlük eğitimi veren meslek liseleri ve yüksekokulların tanınmasında, bu eğitim kurumlarının sektördeki markalarla iş birliği geliştirmesinde önemli rol oynadı. Bu okulların sektöre kazandırılması için çalışmalar yürüttü.
İlham veren saç modellerinin yanı sıra, yöneticilik, işletmecilik ve liderlik konularını da gündemine alarak kuaförlük sektörüne ilham veren bir “kutup yıldızı” işlevi gördü.
Estetica Dergisi-Türkiye’deki ilk sayısı
7. 2010’lar: Yarışmalar, Kadın Girişimciler ve Dijitalleşme
2011’de başlayan Hairist etkinliği ve 2012’de başlayan Hairist Yılın Kuaförü Yarışması, Türkiye kuaförlük tarihinde bir dönüm noktasıdır. Bu etkinlik ve yarışma, kuaförlere yaratıcılıklarını sergileme fırsatı tanıdı ve genç ustaları teşvik etti. Hairist sektörde eğitim, haber ve trend paylaşımında önemli bir dijital platform haline geldi.
8. Günümüz: Kadın Kuaförlüğünün Ekonomik ve Toplumsal Önemi
2025 itibarıyla Türkiye’de yaklaşık 30.000 kuaför salonunun faaliyet gösterdiği öngörülmektedir. Kadın istihdamı oranı %50’nin üzerindedir. Kuaförlük özgüven, estetik ve psikolojik destek sağlayan sosyal bir mekândır. Bu çerçevede kuaförlük mekansal anlamda da dönüşmüş ve sadece bir ihtiyacı karşılamaktan çok konfor alanları haline gelmiştir. Lüks, geniş ve ferah kuaför salonları büyük markalarla yarışır boyuta ulaşmış; meşhur Ziverbey Köşkü bile kuaför salonu olmuştur.
Bir dönemin mahalle arasında kalan küçük işletmeler, Bebek’teki ünlü kuaför Yıldırım Özdemir’in deyimiyle Erdem Kıramer, Muammer Yaprakgül, Hakkı Kutlugün, Metin Bahçecik gibi kuaförler sayesinde villalarda hizmet vermeye başlamıştır.
Bu dönem içerisinde Salih Pehlivan, Mahmut Ebil , Sabit Akkaya, Adnan Serter, Habip Örs, Yusuf Koçyiğit, Mehmet Başata, Zahiddin Bozdal, Osman Çapa, Yunus Yurga, Mehmet Çuhacı, Ali Gür, Mehmet Tatlı, Hakkı Kutlugün, Baykan Savaş, Sibel Bircan, Ali Kırıktarak, Hakan Köse, Yıldırım Özdemir, Ali Tacir, Soner Kılıçaslan, Ferhat Kara, Mustafa Demirbağ, Doğan Kopal, Cemil İrez, Gürsel Deliktaş, Suat Tekten, Emrah Kemendi, Bülent Duruk, Cem Ardıç, Hüseyin Alkan ve Metin Aydın gibi isimler mesleklerinin gelişimine katkı sağlayanlar içinde şahit olduklarımızdan bir kısmı.
Artan AVM sayısına paralel olarak Ali Gür ve Mehmet Tatlı markaları başta olmak üzere kuaför salonları zincirleşmeye de başlamıştır. Anadolu’da da benzer yapıları görmek mümkün olmuştur. Dijitalleşme ile birlikte ise kuaförlüğün görünürlüğü de artmış, sektör yeni nesil kuaförleri tanıma fırsatı bulmuştur. Ahmet Çoban, Kadir Alkan, Toprak Şeker ve Yusuf Yalmancı bunun ilk örneklerindendir. Aslında yeni nesil kuaförler arasında olup çıtayı bir kademe daha yukarıya taşıyan bir başka isim de Emre Ayaksız’dır. Türk kuaförlüğünü global seviyede temsil eden Emre Ayaksız bugün Türkiye dışında pek çok ülkede düzenlediği seminerlerle Türk kuaförlüğünü başarıyla temsil etmektedir.
9. En büyük sorun eleman
Geleneksel yöntemlerle ‘Çırak aranıyor’ yazısıyla sağlanan eleman ihtiyacı 4+4 okul sistemi nedeniyle en üst seviyeye çıkmıştır. Bugün 250’nin üzerinde lise seviyesinde mesleki okuldaki saç bakımı ve güzellik hizmetleri bölümüne ve 19 üniversite bünyesindeki yüksekokula rağmen kuaför salonlarında duyulan eleman ihtiyacı her geçen gün artmaktadır.
Kuaförler Derneği girişimleriyle Marmara Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Fakültesi Saç ve Güzellik Uygulamaları Bölümü de 2025 yılı itibarıyle açılmıştır. Bu sayede lise seviyesindeki meslek okullarında verilen eğitimlerin bu bölümden mezun branş öğretmenleri tarafından verilmesi mümkün olacaktır.
MD Kuaför, Antalya
10. Sonuç
Osmanlı hamamlarından dijital platformlara uzanan kadın kuaförlüğü tarihi; kadının görünürlüğü, emeği ve yaratıcılığının yüzyıllık hikâyesidir.
Bugün kuaförlük, kişisel özgüvenin, toplumsal modernleşmenin aynası ve simgesidir.
Kaynakça
Nur Akın – 19. Yüzyılın İkinci Yarısında Galata ve Pera, Literatür Yayınları.
Orhan Türker – Pera’dan Beyoğlu’na, Kitapyurdu.
MEGEP (MEB) – Kuaförlüğün Tarihsel Gelişimi.
Hairist – Türkiye’de Kuaförlük Sektörü ve Yılın Kuaförü Yarışması.
Estetica Türkiye – Yayın Arşivi (2004–2024).
Kuaförler Derneği (K.D.) – Kuruluş Belgeleri ve Etkinlik Raporları, 1984–2020.
Tarsus Akdeniz Gazetesi – Cumhuriyet Döneminin İlk Kadın Kuaförü Roza Solak.
Avlaremoz – İstanbul’un Mösyösü, Kuaför Vili’si.
CTAD / HÜ – 20. Yüzyılın İlk Yarısında Antalya’nın Kentsel Gelişimi.
ProTeam demek yaratıcılık, disiplin ve paylaşım demek; ProTeam Türkiye 2025 ekibi, sahne disiplini, eğitim kültürü ve birlikte üretme ruhuyla Kapadokya’da bir aradaydı.
Kapadokya’daki Color Crafters 2025 buluşması; teknik ustalığın, trend okumasının ve ekip sinerjisinin aynı potada eridiğini göstermesi bakımından önemliydi.
ProTeam hakkında
Schwarzkopf Professional’ın ProTeam Türkiye 2025 ekibi; salon pratiği, podyum, fotoğraf çekimleri ve eğitim ekseninde çalışırken “saç”ı bir ifade dili olarak konumlandırıyor. Her üye, kişisel hikâyesi ve tekniğiyle bu dili zenginleştiriyor; hedef hem ilham vermek hem de sürdürülebilir, tekrarlanabilir sonuçlar üretmek.
Estetica Dergisi ve hairist.com.tr ailesi olarak bu özel çalışmaya imza atan Schwarzkopf Professional ve ProTeam Türkiye 2025 üyeleri için özel bir çalışmaya imza attık.
Alkışlarınız için Pro Team Türkiye 2025 ekip üyelerini bu sayfalarımıza da taşıyarak beğeninize sunduk.
Kadınların kuaför seçme kriterleri neler? Güven, hijyen, iletişim, fiyat ve psikolojik etkenlere dair araştırmalara dayalı profesyonel analiz. Kuaförlerin müşteri sadakatini artırması için uygulanabilir öneriler.
Kuaför seçme konusunda hassas olan kadınlar kuaförlerini sadece saç kesimi ya da boya için değil, kendilerini ifade ettikleri bir alan olarak seçerler. Peki hangi etkenler kuaför tercihini belirliyor ve kadınlar neden kuaför değiştiriyor? Araştırmalar gösteriyor ki, güven, hijyen, tutarlılık ve iletişim kalitesi kuaför seçme kararının merkezinde yer alıyor.
1. Kadınların Kuaför Seçiminde En Önemli Kriterler
1.1 Güven ve Uzmanlık
Kadınların kuaför seçiminde en önemli faktör, kuaförlerine duydukları güvendir. Bu güven; kuaförün teknik bilgi, deneyim, empati ve sürekli tutarlılığından doğar.
Araştırma:
Bove & Johnson (2009) çalışmasına göre, kuaför–müşteri ilişkisinde “uzmanlık” ve “iyi niyet” sadakati doğrudan etkiler.
1.2 Hijyen ve Güvenlik
Hijyen, kadınların kuaför tercihlerinde en belirleyici unsurlardan biridir. EJEPH (2024) araştırmasına göre kadınların %72’si hijyeni kuaför seçiminin ilk koşulu olarak görmektedir.
Temiz havlu ve alet kullanımı
Sterilizasyon protokolünün görünür olması
Tek kullanımlık ürünlerin tercih edilmesi
Bu unsurların eksikliği, kuaför değişiminin birinci nedeni haline gelir.
1.3 İletişim ve Empati
Kadınlar için iyi bir kuaför, sadece kesim yapan değil, dinleyen ve yönlendiren bir profesyoneldir. Ancak iyi iletişim, güveni artırır; kötü iletişim ise salon kaybına yol açar.
Kuaförün yapması gereken:
Beklentiyi netleştirmek
Fotoğrafla onay almak
Sonucu açıklamak
Ev bakım önerisini kişiselleştirmek
1.4 Fiyat ve Değer Dengesi
Fiyat, kadınların kararında belirleyici değildir; ancak “algılanan değer” bozulduğunda müşteri yeni kuaför arar. Kao (2022) araştırmasına göre, kadınlar fiyatı değil; aldığı hizmetin kalitesini kıyaslar. Fiyat artışı yapılacaksa, kullanılan ürünlerin kalitesi veya ek hizmetlerle desteklenmesi gerekir.
1.5 İtibar ve Dijital Görünürlük
Günümüzde kadınlar kuaför seçmeden önce Google ve sosyal medya yorumlarını inceliyor. Treatwell (2024) verilerine göre, kadınların %85’i online yorumlara göre karar veriyor.
İpuçları:
Google Business profilini güncel tut
Müşteri yorumlarını teşvik et
Instagram portföyünü profesyonel yönet
1.6 Kişiselleştirme
Kadınlar “kendine özel” ilgiyi fark eder. Bu sebeple porozite analizi, saç tipi tespiti ve evde kullanılacak ürün önerisi gibi adımlar sadakati artırır. Zenoti (2024) raporuna göre kişiselleştirilmiş bakım planı sunan kuaförlerde müşteri tutma oranı %20 daha yüksektir.
2. Kadınlar Kuaförlerini Neden Değiştiriyor?
Neden
Açıklama
Tutarsız sonuçlar
Her seferinde aynı ton veya kesim elde edilememesi
İletişim eksikliği
Kuaförün dinlememesi, bilgilendirme yapmaması
Hijyen şüphesi
Ortamın temiz görünmemesi, steril ekipman eksikliği
Fiyat/değer dengesizliği
Artan ücretin hizmet kalitesine yansımaması
Aşırı yoğunluk
Randevu gecikmeleri ve kalabalık salon
Kişiselleştirme eksikliği
Saç yapısına özel bakım önerilmemesi
Kadınların %64’ü “hijyen ve iletişim” eksikliğini kuaför değiştirme nedeni olarak gösteriyor. (EJEPH, 2024)
3. Psikolojik Boyut: Kuaför İlişkisi Bir Güven Alanıdır
Kuaför ziyareti kadınlar için sadece estetik değil aynı zamanda psikolojik bir rahatlama ritüelidir. Cairns & Johnston (2015) araştırmasına göre, kadınlar kuaförleriyle kurdukları bağı “terapi ilişkisi” olarak tanımlar.
Kuaför = Görünüm + Moral + Güven üçlüsünün temsilcisidir.
Bu yüzden kuaför değişikliği, çoğu kadın için “duygusal kırılma” niteliği taşır.
4. Kuaförler İçin Profesyonel İpuçları
İlk görüşmede danışma yapın:Müşterinin geçmiş deneyimini, beklentisini ve hedef rengini analiz edin.
Hijyeni görünür hale getirin:Alet sterilizasyonu ve tekstil temizliğini müşterinin görebileceği şekilde uygulayın.
Kişiselleştirin:Saç yapısı, ev alışkanlıkları ve mevsime göre bakım planı oluşturun.
İletişimi güçlendirin:Her adımda bilgi verin, değişim öncesi onay alın.
Değer algısını yönetin:Ürün kalitesi, sertifikalar ve eğitim bilgilerinizi paylaşın.
Bu uygulamalar hem müşteri sadakatini hem de tavsiye oranlarını artırır.
5. Verilerle Kadınların Kuaför Tercihi
Ölçüm
Sonuç
Kaynak
Kuaför seçiminde hijyen etkisi
%72
EJEPH (2024)
Online yorumların etkisi
%85
Treatwell (2024)
Ortalama müşteri tutma oranı
%60–70
Zenoti (2024)
Kişiselleştirme etkisi
%20 artış
Zenoti (2024)
Kadınların kuaför değişim nedeni
Hijyen + iletişim eksikliği
Fresha (2024)
6. Kaynaklar
Bove & Johnson (2009) – International Journal of Service Industry Management
Eresia-Eke & Raath (2019) – Journal of Relationship Marketing
Wei-Sim et al. (2024) – Journal of Relationship & Experiential Marketing
Thapa, S. (2024) – European Journal of Environment and Public Health
Kao et al. (2022) – Journal of Retailing and Consumer Services
Zenoti (2024) – Salon Client Retention Report
Fresha (2024) – Future of Beauty & Wellness Report
Treatwell (2024) – Top Rated Awards
Cairns & Johnston (2015) – Sociology of Personal Appearance
Armani Beauty, 2025 yılbaşı sezonuna unutulmaz bir ışıltı kazandırıyor. Marka, bu yıl “Holidayrama” adını verdiği sinematik evrenle kutlamalara zarafet ve modernlik katıyor.
Sinematik Bir Yılbaşı Evreni
Armani Beauty ’nin global marka elçileri oyuncu Greta Ferro ve model Madisin Rian rol aldığı “Holidayrama” filmi, yılbaşı ruhunu ışıltı, zarafet ve çağdaş bir dokunuşla buluşturuyor. Kırmızı, mavi ve gümüşün göz alıcı birlikteliği, Giorgio Armani’nin zamansız estetiğini yansıtarak yılın en büyüleyici dönemini yeniden tanımlıyor.
Yılbaşı Hediye Sezonuna Işıltılı Dokunuş
Gümüş, kırmızı, altın ve lacivert tonlarının zarif uyumuyla oluşturulan “Holidayrama” koleksiyonu, sezonun hediye atmosferine şıklık katıyor. Koleksiyon; My Way ve Stronger With You gibi ikonik parfümlerden, CHEEK TINT SHINE ve EYE TINT gibi makyajın vazgeçilmez ürünlerine kadar uzanıyor. Sınırlı sayıda üretilen Advent Calendar, efsanevi Armani dokusunu modern detaylarla buluşturuyor.
Holidayrama Makyaj Görünümleri
Armani Beauty’nin “Holidayrama” evreni, ışıltılı yılbaşı atmosferine özel makyaj görünümleriyle tamamlanıyor. Koleksiyon, farklı tarzlara hitap eden dört özel görünüm sunuyor: Işıltılı, Göz Alıcı, Manyetik ve Hipnotik.
Işıltılı Görünüm: Işıltılı Gözler, Kırmızı Dudaklar
Cildi ışıl ışıl göstermek için Luminous Silk Primer ile makyaja başlanıyor. Ardından Luminous Silk Foundation ve Luminous Silk Concealer ile pürüzsüz bir ten elde ediliyor. Elmacık kemiklerini vurgulamak için Acqua Highlighter (Ton 3), yanaklara sıcaklık katmak için Cheek Tint Shine (50S) kullanılıyor. Gözlerde üç tonlu Eye Tint (1S, 32S, 67S) karışımı derinlik kazandırıyor, Smooth Silk Eye Pencil (4) ve Vertigo Lift Mascara ile görünüm tamamlanıyor. Klasik kırmızı dudaklar için Lip Power Satin (400) tercih ediliyor.
Göz Alıcı Görünüm: Mat Kırmızı Dudaklar, Yumuşak Işıltılar
Doğal parlaklık için Luminous Silk Primer ve Foundation uygulanıyor. Acqua Highlighter (Ton 2) yüz hatlarını aydınlatırken, Cheek Tint Shine (50S) yanaklara canlılık katıyor. Gözlerde Eye Tint (44S, 12S) renkleriyle yumuşak ışıltı yaratılıyor, Smooth Silk Eye Pencil (4) ve Vertigo Lift Mascara ile gözler belirginleştiriliyor. Mat kırmızı dudaklar için Lip Maestro Magnet (06) kullanılıyor.
Manyetik Görünüm: Gümüş Işıltı ve Cesur Kırmızılar
Bu görünüm, yılbaşı gecesinin enerjisini yansıtıyor. Eye Tint (1S) ile gözlerde güçlü bir gümüş ışıltı yaratılırken, Lip Power Satin (410) ve Prisma Glass (6) dudaklara ışıltılı bir son dokunuş katıyor.
Hipnotik Görünüm: Sıcak Kırmızılarla Çarpıcı Etki
Sıcak kırmızı tonlarındaki Eye Tint (44S, 67S, 56S) gözlerde dramatik bir derinlik oluşturuyor. Yanaklarda Cheek Tint Shine (62S), dudaklarda ise Lip Maestro Magnet (561) ile yoğun kırmızı pigmentler öne çıkıyor. Bu görünüm, sezonun en cesur ve dikkat çekici makyaj trendini temsil ediyor.
Zamansız Armani Dokunuşu
“Holidayrama”, Giorgio Armani’nin sade ama etkileyici güzellik anlayışını yansıtarak yılbaşı makyaj trendlerine yeni bir soluk getiriyor. Her ürün, markanın DNA’sını oluşturan zarafet, incelik ve zamansız stilin bir yansıması olarak karşımıza çıkıyor.
Editör Notu
“Holidayrama, klasik Armani zarafetini modern bir parıltıyla buluşturuyor. Koleksiyon, sadece bir yılbaşı serisi değil; her kadının kendi ışıltısını bulmasını sağlayan bir güzellik kutlaması.”
Uluslararası eğitim ve medya platformu FPA (Five Point Alliance) iş birliğiyle hazırlanan Billi Currie Collective Team – Mouvement Saç Modelleri Koleksiyonu, saçın doğal hareketinden ilham alan güçlü bir görsel hikâye sunuyor.
Hareketin Sanata Dönüştüğü Koleksiyon
Billi Currie Collective Team – Saç Modelleri Koleksiyonuna adını veren “Mouvement”, Fransızca’da “hareket” anlamına geliyor ve bu koleksiyon, tam da bu kelimenin hakkını veriyor. Her bir saç modeli; akışkanlık, doku ve enerjiyi ön plana çıkarırken, ışıkla dans eden modern bir dinamizmi temsil ediyor.
Doğadan İlham Alan Renk Paleti
Koleksiyonun renk dünyası; rustik kaplumbağa kabuğu tonları, yenilikçi kahveler, sıcak kestaneler, yumuşak gül altınları ve ışığın oyununu yakalayan bakır yansımalar ile zenginleşiyor. Bu renk geçişleri, saçın doğal dokusuyla birleşerek hem zarif hem de cesur bir görünüm oluşturuyor. Modern şehirli kadın profiline hitap eden bu tonlar, doğallık ve zarafetin mükemmel dengesini yansıtıyor.
Akışkan Doku ve Modern Formlar
Billi Currie Collective Team, bu koleksiyonda saç kesimi ve renklendirmede hareketin estetiğini yeniden tanımlıyor. Her model, saçın ritmik akışını ön plana çıkarırken, “az ama etkili” bir yaratıcılık anlayışıyla hazırlanmış. Koleksiyon; özgür ruhu, enerjiyi ve sürekli değişen çağdaş kadını temsil ediyor.
Yaratıcı Ekip ve Sanat Yönetimi
Saç: Billi Currie Collective Team [@billicurrie]
Fotoğraf: Giulia Zagato & Tanaz Ghaffarsedeh
Makyaj: Grace Grey
Stil: Billi Currie Collective Team
Prodüksiyon: FPA [@fivepointalliance]
Bu güçlü ekip, saç tasarımında sadece bir görünümü değil, bir duyguyu yakalamanın mümkün olduğunu gösteriyor. Fotoğraf karelerinde saçın hareketi, ışıkla birleşerek neredeyse sinematik bir atmosfer yaratıyor.
FPA Hakkında
FPA (Five Point Alliance), bağımsız bir kuaförlük eğitimi ve medya platformudur. Herhangi bir ürün markasına veya dergiye bağlı olmayan FPA, sadece sanatı, eğitimi ve yaratıcılığı merkeze alan profesyonelleri temsil eder. FPA üyeleri, uluslararası sahnelerde eğitim seminerleri, şovlar ve fotoğraf çekimleriyle sektörün gelişimine katkıda bulunuyor.
Koleksiyondan İlham Alın
“Mouvement” koleksiyonu, kuaförlükte hareketin gücünü yeniden tanımlıyor. Bu koleksiyon, saçın statik bir unsur değil; bir ifade biçimi, bir enerji akışı olduğunu kanıtlıyor. Yeni sezonda doğallık, renk geçişleri ve doku ön planda olacak. Billi Currie Collective Team’in yarattığı bu vizyon, kuaförler ve stilistler için güçlü bir ilham kaynağı olmaya aday.
💬 Editör Notu
“Billi Currie ekibi, saçta hareketi yalnızca teknik bir detay değil, duygusal bir anlatı haline getiriyor. Mouvement Koleksiyonu’nda dikkat çeken şey; doğallığın, renk uyumunun ve akışın bir arada sunulması. Bu tür koleksiyonlar, kuaförlük sanatının sadece bir hizmet değil, bir ifade biçimi olduğunu bize yeniden hatırlatıyor.”
Margaret Dabbs London, el ve ayak bakımında lüks segmentte yer alan bir marka olarak biliniyor. Marka şimdi de cilt bakım teknolojisini ev ortamına taşıyan yenilikçi ürünü AstraeaNatura LED Hand Mitts ile dikkat çekiyor.
Ellere özel tasarlanan bu LED eldivenler, yaşlanma belirtilerini azaltmayı, cilt tonunu eşitlemeyi ve elleri daha genç gösteren bir bakım rutinini mümkün kılıyor.
LED El Eldivenleri Nedir?
Margaret Dabbs London LED El Eldivenleri, ellere giyilerek kullanılan ve farklı dalga boylarındaki LED ışıkları cilde ileten bir bakım cihazıdır. Ürün, yüz bakımında sıkça kullanılan LED teknolojisini bu kez eller için uyarlayarak, çoğu kişinin ihmal ettiği el bölgesine anti-aging odaklı bir çözüm sunuyor.
Hangi Işıklar Kullanılıyor?
Cihazda birden fazla ışık modu bulunur ve her biri farklı bir cilt ihtiyacını hedefler:
Kırmızı ışık (630 nm): Kolajen üretimini destekler, cilt elastikiyetini artırır, ince çizgi ve kırışıklıkların görünümünü azaltmaya yardımcı olur.
Yakın kızılötesi ışık (830 nm): Cilt dokusunu destekler, daha sıkı ve dolgun bir görünüm sağlar.
Yeşil ışık (500–520 nm): Pigmentasyon eşitsizliklerini hedefler, yaşlılık lekeleri ve güneş lekelerinin görünümünü azaltır, cilt tonunu bütünleştirir.
Bu kombinasyon sayesinde eller daha pürüzsüz, daha aydınlık ve daha genç görünür.
Nasıl Kullanılır?
Cihazın en büyük avantajlarından biri, günlük rutine kolayca eklenebilmesidir. Üreticinin önerdiği kullanım şekli şöyledir:
Günde toplam 20 dakika kullanın.
İlk 10 dakika kırmızı + yakın kızılötesi modunda, sonraki 10 dakika yeşil modda çalıştırın.
Her iki el aynı anda tedavi edildiği için zaman kaybı olmaz.
Cihaz USB ile şarj edilebilir ve taşınabilir olduğu için evde, ofiste ya da seyahatte kullanılabilir.
Düzenli kullanımda yaklaşık 6 hafta içinde fark edilir sonuçlar alınabileceği belirtiliyor. Ancak bu tip LED cihazlarda istikrarın önemli olduğunu unutmamak gerekir.
Neden Ellere Özel Bir Cihaz?
Eller, yüz kadar hatta bazen ondan da hızlı yaşlanma belirtileri gösterir. Güneş ışınları, deterjanlar, çevresel faktörler ve sık yıkama nedeniyle ellerde leke, kuruluk, ince çizgi ve elastikiyet kaybı erken dönemde ortaya çıkar. Ancak çoğu bakım ürünü yüz odaklı olduğu için eller geri planda kalır.
Margaret Dabbs London LED Hand Mitts tam da bu noktada devreye girerek, “ellere anti-aging bakım” ihtiyacına cevap veriyor ve bunu klinik düzeyinde ama ev konforunda yapmayı hedefliyor.
Kimler İçin Uygun?
Bu cihaz özellikle şu kişiler için ideal bir çözümdür:
Ellerdeki yaşlılık lekelerinden, güneş lekelerinden veya ton eşitsizliğinden şikâyetçi olanlar
İnce çizgi ve kırışıklıkların el üstünde belirginleşmesini istemeyenler
Yüzüne yaptığı bakımı ellerine de taşımak isteyenler
Evde, non-invaziv yani cerrahi olmayan bir bakım yöntemi arayanlar
Lüks cilt bakım ürünleri ve cihazlarına yatırım yapmaya istekli olanlar
Dikkat Edilmesi Gereken Durumlar
Her bakım cihazında olduğu gibi LED eldivenlerin de bazı kullanım uyarıları bulunuyor. Aşağıdaki durumlardan biri sizde varsa cihazı kullanmadan önce mutlaka doktorunuza danışmalısınız:
Elde açık yara, aktif enfeksiyon veya iltihap
Vitiligo veya pigment kaybı görülen bölgeler
Hamilelik veya emzirme dönemi
Işığa duyarlılık yapan ilaç kullanımı
İmplanta sahip olunan durumlar (ürün kılavuzu incelenmeli)
Ayrıca bazı kullanıcı yorumlarında eldivenin bağlama/şerit kısmında kırılma gibi küçük dayanıklılık şikâyetleri olduğu da görülüyor. Bu nedenle ürünü güvenilir satıcılardan almak ve garanti koşullarını kontrol etmekte fayda var.
Fiyat ve Türkiye’de Bulunabilirlik
Ürün lüks segmentte yer aldığı için fiyatı da buna paralel. Fiyat, ürünü daha çok evde profesyonel bakım isteyen ve uzun vadeli el gençleştirme yatırımı yapmak isteyen kullanıcılar için uygun görünüyor.
Sonuç
Margaret Dabbs London LED Hand Mitts, ellerine yüzü kadar özen göstermek isteyenler için güçlü ve yenilikçi bir seçenek sunuyor. Düzenli kullanımda ellere daha dolgun, daha aydınlık ve daha eşit tonlu bir görünüm kazandırıyor. Fiyatı yüksek olsa da, el bakımını üst seviyeye taşımak ve bunu ev ortamında yapmak isteyenler için cazip bir cihaz olarak öne çıkıyor.
Anne Veck, “Spiritual Sisters” koleksiyonu ile kadın dayanıklılığını, ruhsal derinliği ve zamansız bir güç duygusunu saç sanatıyla buluşturuyor. Siyah–beyaz renk paleti, duyguyu ve formu en saf haliyle ortaya çıkarıyor.
Kadın Ruhunun Gücü ve Kardeşlik Bağı
Anne Veck tarafından hazırlanan “Spiritual Sisters”, iki ana kavramın birleşiminden doğdu:
Sisters of Shalati – savaşçı kadınların cesareti ve
Spirit – içsel denge, ruhsallık ve bilgelik.
Bu koleksiyon, kadının hem dışa yansıyan gücünü hem de içsel dinginliğini temsil ediyor. Her saç modeli, tarih boyunca kadınların taşıdığı cesaret, zarafet ve dayanıklılığın bir sembolü. Anne Veck, bu çalışma ile “modern çağın ruhani savaşçı kadınlarını” sahneye taşıyor.
Siyah ve Beyaz: Gürültüsüz Bir Duruş
Koleksiyonda tüm görseller siyah–beyaz tercih edildi. Bu bilinçli seçim: ✔ dikkati saça ve yapıya yönlendiriyor ✔ duyguyu sadeleştiriyor ✔ dramatik bir görsel etki yaratıyor
Renk yok; sadece duygu, gölge, ışık ve teknik… Saç, ışığın altında heykel gibi duruyor.
Teknik Detaylar: Örgü, Hacim ve Heykel Sanatı
Koleksiyon; ✂️ güçlü örgüler 🌀 bükümlü ve zincir gibi işlenmiş saç yapıları 🏛️ hacimli, heykelsi silüetler 🎭 yalın ama çarpıcı yüz hatları ile dikkat çekiyor.
Tüm yapı; kuvvet, disiplin ve estetik sadelik üzerine kurulu.
Anne Veck, saçın dokusunu adeta bir kumaş, bir zırh, bir ruh formu gibi işliyor.
Yaratıcı Ekip
Saç: Anne Veck – Anne Veck Education Saç Asistanları: Carla Kirkpatrick, Katia Prou, Ella Park Fotoğraf: Desmond Murray Makyaj: Morgan Defre Styling: Jamie Russell, Lewis Cameron Takı: Chloe Mellen @dirtyfrenchgirlbijoux
Mesaj: Sessizliği Bile Güçlü Olan Kadınlar İçin
“Spiritual Sisters”, güç göstermek zorunda kalmadan güçlü olan, konuşmadan iz bırakan, kırılganlığında bile dirayet taşıyan kadınlara adanmış.
Saç bu koleksiyonda sadece bir estetik unsuru değil; kimlik, direniş ve ruhun dili.
Son Söz
“Spiritual Sisters”, saç tasarımının moda sınırlarını aşarak kültürel, duygusal ve sanatsal bir anlatı sunuyor. Bu nedenle Hairist okurları için bu koleksiyon, modern saç sanatının ruhla buluştuğu nadir örneklerden biri.
Estetica Dergisi, çevreye duyarlı salonları görünür kılmak ve sektör genelinde sürdürülebilirlik bilincini artırmak amacıyla bu yıl “Estetica Dergisi Eco-Salon Ödülleri” ni başlatıyor.
Amaç, sadece güzelliğe değil, doğanın korunmasına da katkı sağlayan kuaförleri onurlandırmak ve öne çıkararak takdir etmek. Bu nedenle çevreye değer veren salonlar bu özel ödül ile taçlandırılıyor!
🌿 Kuaför Salonlarında Su Tasarrufu: Küçük Adımlar, Büyük Etkiler
Güzellik endüstrisi, su kullanımının en yoğun olduğu alanlardan biri. Bu nedenle saç yıkama, bakım ve temizlik süreçlerinde her gün yüzlerce litre su tüketiliyor. Ancak artık birçok salon, suyun her damlasına değer veren yenilikçi çözümlerle fark yaratıyor.
Düşük debili duş başlıkları, geri dönüşüm sistemleri, verimli musluklar ve çevre dostu ürünler sayesinde günlük su tüketimi %40’a kadar azalabiliyor. Bu adımlar aynı zamanda enerji tasarrufu sağlıyor. Karbon salınımını düşürüyor ve doğaya verilen zararı minimize ediyor.
Su tasarrufu yalnızca çevreye değil, salonların ekonomik sürdürülebilirliğine de katkı sunuyor.
🏆 Estetica Eco-salon Ödülleri: Sektörde Yeşil Dönüşüm Başlıyor
Estetica Dergisi, sürdürülebilirliği merkezine alan salonları “Eco-salon Plaketi” ile ödüllendiriyor. Bu özel plaket, çevreye duyarlı uygulamalarıyla örnek teşkil eden salonlara verilecek. Hedef, güzellik sektöründe çevre bilincini yaygınlaştırmak. Aynı zamanda iyi örneklerin diğer kuaförlere ilham vermesini sağlamak.
Estetica Ekco-salon Ödülleri, sadece bir takdir değil; sektörün doğaya verdiği sözü simgelemektedir.
🎥 Başvuru : Çevreye Katkınızı Gösterin
Ödül programına katılmak isteyen salonlardan, çevreye duyarlı uygulamalarını içeren kısa videolar talep ediliyor. Videolarda özellikle şu konulara yer verilmesi beklenmektedir:
Su ve enerji tasarrufuna ilişkin çalışmalar
Geri dönüşüm ve atık yönetimi
Doğal içerikli ürün kullanımı
Çevre bilinciyle yapılan yenilikçi düzenlemeler
Gönderilen videolar Estetica Dergisi jürisi tarafından değerlendirilecek. Kriterlere uygun olanlar “Estetica Eco-salon Onur Plaketi” almaya hak kazanacaktır. Başarı hikâyeleri ise Estetica Dergisi ile hairist.com.tr platformlarında özel bir dosya haberiyle paylaşılacakt.
💬 Estetica Dergisi’nden Mesaj
“Güzellik doğadan gelir. Onu korumak hepimizin sorumluluğu.”
Eco-salon Ödülleri ile kuaförlük sektöründe çevreye saygılı bir dönüşümün öncüsü olmayı hedefliyoruz.”
📢 Nasıl Başvurabilirsiniz?
Estetica Eco-Salon Ödülleri’ne başvurmak isteyen salonlar, çevreye katkılarını anlatan kısa videoları Estetica Dergisi ekibine ulaştırabilir. instagram’da hairist.com.tr’yi etiketleyip paylaşarak da sürece dahil olabilir.