Ana Sayfa Blog Sayfa 392

Saç Boyamanın Tarihçesi

0

 

Çok eski çağlardan beri insanlar, beyazlaşan saçlarını gizleyip göstermemeye çalışmışlar ve boyayıp kapatmak ihtiyacını duymuşlardır. Eski Mısırlılar ve Antik Yunanlılar zamanında insanların saç kestirip biçimlendirme ve peruka kullanmaları gibi saç boyama gelenekleri de vardı.

 

Geçtiğimiz yüzyılda, saç boyamada kullanılan ilk boya maddesi kurşun sülfat olmuştur. Sirkenin içine batırılan kurşun, tarakla saçlar tarandığı zaman bu iki maddenin birleşimiyle meydana gelen tuz tabakası, saçları az çok belirli şekilde renklendirmekteydi. Daha sonra gümüş nitrat, amonyum sülfat tesiriyle saçlar boyanmaktaydı. Sonraları kına ve madeni tuzlarla yapılan boyaların denemesi yapıldı. Fakat zaman geçtikçe bu uygulamanın da başarılı olmadığı görüldü.

 

1860 yılında, Hoffman adında bir kimyager tarafından "Parafelinen Diyatnin" is- minde saça renk verici bir madde bulunmuş ve 1883 yılına kadar bu madde saç boyamada kullanılmıştır. Bu konudaki araştırmalar bir yandan devam ederken 1900 yılları başında Avrupa'da kuaförlerin kullandıkları saç boyaları "metal" boyalardı.

 

1950'li yıllara kadar Türkiye'de saç boyası olarak metal ve taş boyalar ile kına, rastık gibi nebati maddeler saç boyamada kullanılırdı. Avrupa'da geliştirilip kullanılmakta olan saç boyaları 1950'den sonra patenti alınarak Türkiye'de de imal edilip kullanılmaya başlanmıştır.

 

Bugün artık saç kozmetik ürünleri alanında yapılan araştırmalar, gelişen bilim ve teknolojik yeniliklerle kurulan büyük tesislerde, saç boyaları ve diğer kozmetik ürünler imal edilmekte ve hemen hepsi de Türkiye'de kuaförlerin hizmetine sunulmaktadır.

 

Kaynak: Ahmet Erkan Modern Kuaförlük Sanatında Eğitim Kitabı

 

Doğal Saçları Açık Renge Boyama

0

 

İstenen renk, doğal saç renginin 4–5 renk açığı ise saç rengi boya ile açılabilir. Daha fazla açmalarda toz açıcı ile sarartılmalıdır. Boya ile açmalarda hedeflenen renk, H2O2 yoğunluğuna ve açık olarak seçilmiş boya rengine bağlıdır. Normal boyamalardan daha yüksek olan H2O2 yoğunluğu kullanılır. Bu da oksidasyon yoluyla doğal renk vericileri daha fazla açar. Bazı durumlarda fazla açık renge boyamalarda H2O2 payı yükseltilebilir. Hatta % 12-18‘lik yoğunluktaki H2O2, belli renklerle karıştırılabilir.

Rengi açılmaya elverişli saçlar

Moda renkler daha ışıklıdır. Siyah, orta kahverengi, kızılımsı renkteki saçlar, daha açık renge boyamaya pek elverişli değildir. Çünkü bu renklerin açılması zordur. Buna karşın sarı tonlar daha kolay açılır.

Çok koyu bir saçı, boya ile açık tona boyamak için açık renk boya içerisine toz açıcı konulmamalıdır. Bu uygulama boyadaki yapay renk vericileri yok ederek boyanın renk verme görevini engeller.

Saç boyama yöntemi

Saç ilk kez kendi doğal renginden daha açık (örneğin, üç ton açığı) renge

boyanacak kısa saç ise önce uç daha sonra dip kısım boyanır.

Saç ilk kez kendi doğal renginden daha açık (örneğin üç ton açığı) renge boyanacak uzun saç ise ilk önce saçın uç kısmı, sonra orta kısmı, en sonda dip kısmı boyanmalıdır.

 

Vücut ısısı boyanın kimyasal tepkimesini hızlandırdığından saç diplerini etkilediğinden saç dipleri, orta kısımdan ve uçlardan daha çabuk renklenir. Boyanın saç dibine en son sürülmesinin nedeni budur.

Fiziksel hasara uğramış saçların uç kısımları daha gözenekli ve yıpranmış durumdadır. Saçın uç kısmı boyayı, orta kısımlara oranla daha çabuk alır. Bu tip uygulamalarda boyayı önce orta kısma sonra uç kısımlara en son olarak da dip kısımlara sürmek gerekir.

 

HAIRiST 2014 Yılın Kuaförleri burada!

0

Bu yıl üçüncüsü düzenlenen ve ülkemizin süreklilik arz eden bağımsız ve en geniş katılımlı tek kuaförlük yarışması olan HAIRiST Yılın Kuaförü Yarışması 6 Nisan 2014 tarihinde Beşiktaş MKM Gösteri Merkezi'nde özel seçilmiş jüri üyelerinin ve Beşiktaş 37.noterliğinin gözetiminde gerçekleşti.

Topuz Kategorisi 1.si: Erdal KöseRenk-Kesim Kategorisi 1.si: Taner Yıldız

Salon Nurettin Esengül'den Erdal Köse Topuz kategorisinde birinciliği alırken; Ekip by Yıldırım'dan Taner Yıldız Renk-Kesim kategorisinde birinciliği kazandı.

Topuz Kategorisi 2.si: Ayaz BeyazdaşRenk-Kesim Kategorisi 2.si: Mustafa Ali Nişancı

2.lik ödülleri ise Topuz Kategorisi'nde Kuaför Talat'tan Ayaz Beyazdaş'ın, Renk-Kesim Kategorisi'nde Stüdyo Kuaför Astoria'dan Mustafa Ali Nişancı'nın oldu.

Topuz Kategorisi 3.sü: Uğur KılıçaslanRenk-Kesim Kategorisi 3.sü: İzzet Tabak

Toka Kuaför'den Uğur Kılıçaslan Topuz Kategorisi'nde 3.lük ödülünü, Erdem Kıramer Akmerkez'den İzzet Tabak ise Renk-Kesim Kategorisi'nde 3.lük ödülünü kazanan ve salonuna götüren isim oldu.

Kazananlara ödülleri 7 Nisan 2014 tarihinde düzenlenen HAIRiST 2014 Yılın Saç Tasarım Etkinliği bünyesinde 1300'e yakın izleyicinin alkışları arasında verildi.

Tüm yarışmacıları ve kazananları kutluyor bir sonraki yarışmanın 5 Nisan 2015'te yapılacağını duyurmaktan mutluluk duyuyoruz.

Detaylar Estetica Dergisi Nisan-Mayıs 2014 sayısında ve HAIRiST Etkinlik Gazetesi'nde yer alacaktır.

 

 

Tutku HAIRiST 2014’ün Atmosferine Karıştı

0

Tutkuyu, kaliteyi, paylaşımı ortak bir platformda buluşturmayı amaçlayan HAIRiST Saç Tasarım Etkinliği 06-07 Nisan 2014 tarihlerindende İstanbul’un prestijli etkinlik mekanlarından Beşiktaş Mustafa Kemal Kültür Merkezi’ne yurtiçinden ve yurtdışından gelen 1300’e aşkın izleyiciye unutulmaz anlar yaşattı. Her anı hafızalarda yer alacak etkinliğin ilk gününde Renk-Kesim ve Topuz kategorisinde ilham veren saçlar arasından jürinin değerlendirmeleri sonucunda Yılın Kuaförleri belirlendi.    

Topuz kategorisinde birinci Pendik Nurettin Esengül Kuaför’den Erdal Köse; ikinci Pendik Talat Kuaför’den Ayaz Beyazdaş üçüncü Brandium Ataşehir Toka Kuaför’den Uğur Kılıçaslan;

Renk – Kesim kategorisinde ise birinci Ekip by Yıldırım salonundan Taner Yıldız, ikinci Stüdyo Kuaför  Astoria’dan Mustafa Ali Nişancı, üçüncü Erdem Kıramer Akmerkez’den İzzet Tabak seçildi.

Birbirinden özel kuaförlük markalarının yer aldığı özel etkinliğin ikinci gününde profesyonel saç kozmetiği ve güzellik alanında hizmet veren Türkiye’nin büyük markaları; Alpeda,  Alter Ego, Aveda, Davines, Eczacıbaşı-Schwarzkopf Professional, Filiz Çelik, Kyana, Londa Professional, L'Oréal Professionnel, Matrix, Matsuzaki, NMP, Revlon Professional, Sebastian Professional, Ventoso, Wella Professionals ile hizmet markaları Altıpat Mimarlık, Estetica Dergisi, Pivot Point, Kariyer Eğitim Kurumları ve Sibel Bircan markaları katılımcılarla bir araya geldi.

Şovlar başlamadan önce, Yılın Kuaförü Yarışması finalistleri ödüllerini izleyicilerin önünde alkışlarla aldılar. Sahnede büyük bir gurur ve mutluluk yaşandı.  

Hemen ardından gerçekleşen açılış şovunda sektörün tanınan isimleri Baykan Savaş ve Gürkan Savaş ekipleri izleyicileri Flamenko konseptleri ile ateşlediler.

Sahnede oluşan inanılmaz ambiyans ile Datça’nın ve Marmaris’in kuaförlük markaları Ferhat Kara ve Mevlüt Bayındır müthiş şovları ile izleyicileri bulutların üzerine çıkardılar.

Avangard ve özgün şovun ardından Ukrayna’nın celebrity kuaförü Theo Dekan sahne aldı. Fütüristik yaklaşımlarla mekanik, ıslak ve avatar konseptleri tutku ile bir araya getiren Theo Dekan üç bölümden oluşturduğu şovunda makyaj, kostüm ve saç tasarımlarını kendisi yönetti. Şov öncesi makyajları Kariyer Eğitim Kurumları makyaj grubu üstendi.

Estetica Dergisi Yılın Meslek Onur Ödülü kuaförlük sektörüne AKD-Artistik Kuaförler Derneği’ni kazandıran merhum kurucu Muzaffer Çapkın adına oğulları Dicle ve Fırat Çapkın’a alkışlarla verildi. 

Topuzun seçkin temsilcisi Damla Arı, sahneyi bir anda peri masalından göz kamaştıran bir kesite dönüştürdü.

Birbirinden çarpıcı gelin saçlarını özenle tarayan Damla Arı’nın şovu ardından final şovuyla Kırıktarak Ali sahnedeydi. Şov başlamadan önce Kırıktarak Ali’nin meslekte 60. Yılına özel hediye dağıtıldı ve nostaljik görüntüler ile izleyicilere bir Kırıktarak belgeseli yaşattı. Bütün izleyicilerin ayakta alkışladığı muhteşem final şovu duygulu anlara sahne olurken kuaförlük bu etkinlikle bir kez daha yıldızlaştı.

HAIRiST Etkinliğinin beşincisi 6 Nisan 2015 tarihinde gerçekleşecek. 

Saç Yıkamanın İncelikleri

0

 

Birçok kuaför salonlarında müşterinin saçının yıkanmasını basit bir işlem gibi düşünüp, bu görevi çıraklara verir. Çıraklar da bir an önce kendilerini gerçekleştirmek için fırsat yakalamaya çalışırlar ve saç yıkamayı herkesin yapabileceği bir iş olarak görürler. 

Oysa saç yıkama işlemi, yapılacak olan işin başlama noktasıdır. Saç yıkama bilgisi olmayan bir elemanın ellerine bırakılan saçlar iyi temizlenmemesinin yanı sıra dolaşır, bozulur ve dolayısıyla müşteri memnun kalmaz. Saçların yıkanması saç diplerinin rahatlığı ve saç sağlığı için de önemlidir.

 

Yıkama işleminde baş üzerinde yapılan yumuşak hareket ve parmak uçlarıyla saç diplerine masaj yapmak müşterinin sinirlerini dinlendirir, yorgunluğunu alır ve saç diplerindeki besleyici kan damarlarını harekete geçirerek saçın kuvvetlenmesini sağlamış olur.

 

Ustalar saç yıkama işlevini mutlaka bu konuda bilgi ve yeteneği olan birine yaptırmalı. Müşteri tutmak ve meslekte ilerlemek, iyi bir saç yıkama tekniğini bilmek ve uygulamakla mümkündür.

 

Saç Yıkamada Ön Hazırlık

Yıkanacak saçın cins ve karakterine uygun olacak şampuan ve kremin seçimiyle, müşterinin rahat edebileceği de düşünülerek ön hazırlık olarak şu hususlara dikkat edilmelidir:

1. Yıkama yerinin temiz, tertipli ve aydınlık olması,

2. Havlu ve örtülerin temiz, kuru olması,

3. Suyun ısı derecesinin ayarlanması.

Normal Saçların Yıkanması

Yıkanacak saçın dolaşığı fırçalanarak açılmalıdır. Suyun ısı derecesi ayarlanıp, saçların hiçbir yerinin kuru kalmamasına dikkat edilerek iyice ıslatıldıktan sonra, şampuanı azar azar saçın her yerine dökmek suretiyle, parmak uçlarını fazla bastırmadan ahenkli hare­ketlerle masaj yaparak, saçlar iyice temizlendikten sonra bol suyla durulanmalıdır.

Saç yıkarken enseye ve kulaklara su kaçırılmamasına dikkat edilip; yıkama işlemi mümkün olduğu kadar çabuk yapılmalıdır.

Boyalı Saçların Yıkanması

Boyalı saçları yıkamaya başlarken, boyanın kendisinde bulunan şampuanın köpürme­si, saçın daha İyi temizlenebilmesi için saça bir miktar su döküp boya karıştırılarak köpür­tülür. Başın hiçbir yerinde boya bulaşığı kalmayıncaya kadar bol suyla durulanır. Gereki­yorsa şampuan tatbikatı yapılır. Ciltteki boya lekelerini çıkarırken, cildin tahriş olmamasına ve boyanan saçın bozulmamasına dikkat edilir.

Dekoloreli ve Röfleli Saçların Yıkanması

Dekolore, röfle ve meş yapılan saçların yıkanmasında çok dikkat edilecek iki husus  vardır:

1. Saç rengini açmak için kullanılan dekolore ilacı ile röfle ve meş İçin paketlenmiş saçlara sürülen açma ilacının, yıkanma sırasında rengi açılmaması gerekli diğer saçlara da değip onların rengini bozmaması için. üzerinde açma ilacı bulunan saçlar çok çabuk durulanıp akıtılır.

2. Dekolore, röfle ve meş İşlemlerinde kullanılan dekolore İlacının, yıkandıktan sonra saçtan iyi temizlenmiş olması önemlidir. Eğer yıkama sırasında şampuan yapılarak saçın her tarafı temizlenip iyi durulanmaz ise, saç içinde ve arasında kalacak kimyasal oksijen artık maddeler, daha sonra bu saç üzerinde yapılacak boya işlemini bozabilir. Bu bakım­dan dekolore ve röfle yapılan saçları yıkarken mutlaka şampuan yapılmalı, diplere fazla bastırmadan çok iyi durulanmalıdır. Arta kalan kimyasal maddelerin İyi temizlenmesi için kaliteli bir şampuan kullanılması gereklidir.

Kaynak: Ahmet Erkan Modern Kuaförlük Sanatı kitabından alıntıdır.

 

Balıkesir’den bir Kuaförlük Markası: Alim Kuaför

0

Alim Kuaför

Balıkesir’de Alim Kuaför‘ün sahibi Ali Ata, gelişime açık, yenilikçi duruşuyla ve salon işletmesi hakkında deneyimleri ile Balıkesir’de fark yaratan örnek bir kuaför.

Girişimci genç nesile ilham vermesi için Ali Ata’yı HAIRiST Online’ın konuk bölümüne davet ettik.      

Ali Bey, biraz kendinizden bahseder misiniz?

1991 yılında babamın yönlendirmesiyle kuaförlüğe başladım.  11 yılık işletmemiz var.

İyi bir kuaför nasıl olmalıdır? Müşterilerin devamlılığını sağlamak için nelere dikkat etmek gerekiyor?

Bir kuaför sürekli yenilikleri takip etmeli ve  gelişmelidir. Geliştiği gibi ekibini de geliştirmelidir. Çünkü kapitalist bir düzende yaşıyoruz.

Biz hizmet sektörüyüz. Müşteri memnuniyeti için maksimum hizmet sağlamalısınız. Doğru karşılamayı ve doğru hizmeti verebiliyorsanız, kusursuz bir iş sergilemiş olursunuz. Sektörde teknoloji ürünlerini takip etmeye başladık. Bunlar fark yarattı. Fark yarattığını da görünce ticareti daha doğru yapmaya başladık.

Siz kendinizi geliştirmek, fark yaratmak için başka neler yapıyorsunuz?

Çalıştığımız firmaların eğitimlerine, etkinliklerine her yıl düzenli olarak katılıyoruz. İşletmecilik, yöneticilik, ekip motivasyonu, ürünler ile ilgili eğitimler, satış pazarlama ile ilgili eğitimler alıyoruz. Ekibim de bu eğitimlere katılıyor. Bu eğitimleri aldıktan sonra müşterilere karşı davranışlar değişiyor, vücut dillerini çok iyi kullanabiliyorlar. Doğru bir ekip, müşteri sadakatini de beraberinde getiriyor.

Eleman bulmakta zorluk çekiyor musunuz?

Hayır. Çünkü elemanlara arkadaşça yaklaşıyorum. Çok sağlam bir dostluk kuruyoruz. Yaklaşımlar bence çok önemli.

Sizin salonunuzdan ayrılıp başka salon açtıklarında sizin tepkiniz ne oluyor?

Ben görüşmeye, bağlantı halinde olmaya devam ediyorum. Onlara sırt çevirmiyorum. Gelişmelerini, başarılı olmalarını istiyorum. Birine faydam oluyorsa bu beni mutlu ediyor.

Salonda takım çalışmasını güçlendirmek için, motivasyon artırmak için yaptığınız neler var?

Mutlu ekip başarıya götürür. Arkadaş aynı zamanda da yönetici olmalısınız. Ekibinizi öncelikle anlamalısınız, dinlemelisiniz.  

Ekip ile beraber motivasyon günleri yapıyoruz. Onun dışında hediyeler, tatiller veriyoruz. 

Siz mesleğe başladığınız zamandan beri sektörde ne değişti? Kuaförlüğün geleceği hakkında ne düşünüyorsunuz?

Şimdi sektörde teknolojiye yönelik yenilikçi ürünler daha geniş bir çerçevede sunulmaya başladı. İş yapmanın hukuku ve firmalar çok değişti. Geçmişe oranla daha profesyonel işler yapmaya çalışıyoruz. Gelecekte birçok kuaför değil, tek çatı altında güçler olmaya başlayacağını düşünüyorum.

Bir daha dünyaya gelseniz yine kuaför olur muydunuz?

Evet, kesinlikle kuaför olurdum.

En çok hangi işlemi yapmayı seviyorsunuz?

Saç kesmeyi seviyorum. Çünkü makası saça defalarca vurduktan sonra ortaya bir şey çıkıyor. Renklendirme işlemi daha teknik. Boya prospektüsünü okuyarak, kolayca uygulayabiliyorsunuz. Kesim ve topuz böyle değil, baştan bir şey tasarlıyorsunuz ve bu çok keyifli. Yaratıcılığınızı ortaya koyuyorsunuz.

Türkiye’deki Meslek Okulları için ne söyleyeceksiniz?

Okulda teorik bilgi öğretiliyor. İleride Okul-Sektör Projeleri ile daha iyi bir noktaya gelebilir. Pivot Point’den Yusuf Koçyiğit,  okullar için müfredat oluşturduklarını söyledi. Bu çok güzel bir şey. Pivot Point’ten 5 kez kesim eğitimi aldım. Öğrenemediğim için değil, her seferinde yeni bir şey keşfettiğim için. Meslek Okulları 20 sene önce olsaydı, daha eğitimli kuaförler olacaktı.   

HAIRiST hakkında ne düşünüyorsunuz?

HAIRiST,  kuaförleri, firmaları, okulları aynı atmosferde topluyor. Sahne çok etkili ve ilham verici. Her yıl olduğu gibi etkinliğe katılıyorum. Bu yıl da orada olacağız. Sabırsızlıkla bekliyoruz. Bunun dışında yenilikleri HAIRiST Online’da incelemeye fırsatı buluyoruz. Sektörümüze başka bir açıdan bakmaya başladık. Konuk bölümü, ürünler, yurtdışından koleksiyon, etkinlik ve eğitim haberlerinden faydalanıyoruz.

Estetica Dergisi hakkında?

Yıllarca okuduğumuz, takip ettiğimiz bir yayın. Uluslararası Moda ve Saç Tasarım Dergisi, çok başarılı. 

Ali Ata'ya paylaşımları için teşekkür ederiz. 

 

Salon Diva Uğur Perla Vista AVM

0

 

Işıkla Formun Dansı

 

Daha önce yine İdea Mimarlık tarafından tasarlanan Salon Diva Uğur Perla Vista şubesine, 70 m2'lik bir alanın ilave edilmesiyle salonun yeniden planlanması gündeme gelmiş ve daha önceki alan yerleşimlerinin ve teknik altyapının da değerlendirilmesi hedefiyle yola çıkılarak farklı bir konseptle mekan ambiyansı tekrar oluşturulmuş.

 

Perla Vista AVM'nin girişinde yer alan ve AVM içi salonlardan farklı olarak yaklaşık 7 metrelik bir dış cepheye ve dışarıya açılan 2. bir kapıya sahip olan mekan güneş ışığından da faydalanıyor.

 

Salon kadın ve erkek saç kesim alanları, makyaj bölümü, kadın ve erkek özel kesim alanları, bakım odası ve diğer yardımcı mekanlardan oluşmaktadır. Bayan kesim alanı gün ışığından faydalanabilen kare bir alana rahat bir şekilde yerleştirilmiştir. Giriş alanında dairesel formlar ile oluşturulan odak, bayan kesim alanındaki orta kesim alanı odağıyla güçlendirilmiştir.

 

 

Giriş bölümünde yer alan eğrisel karşılama bankosu, dairesel formlu desenli ferforje tavan çalışması ve tavan hareketinin tekrarı ile oluşturulan banko arkası teşhir ünitesi ile birlikte etkileyici bir karşılama alanı oluşturulmuştur. Kullanılan aydınlatma elemanları ve gizli aydınlatma efektleri ile mekan algısı güçlendirilmiştir.

 

Haber hakkında detaylı bilgiyi Estetica Dergisi  Şubat – Mart sayısında bulabilirsiniz. 

 

Eyüp’te bir marka: Buket Erışık

0
Kuaför Buket Erışık

Sosyal zekası ve meslek aşkıyla Eyüp’ün en köklü kuaförü Buket Erışık’ın farklı vizyonuna salon yönetimi bölümümüzde yer vermiştik.  Salonda Buket Erışık’ın müşteri ile olan duygusal bağının, müşteri memnuniyetinin nasıl sağlanacağının anlatıldığı anahtar sözcüklerin asılı olduğu bir tablo vardı. http://goo.gl/riFdsU

O pencereye daha yakından bakmak istedik; Buket Erışık’ın dünyasına biraz yaklaştık ve HAIRiST Online’a konuk ettik.

Sizi biraz tanıyabilir miyiz?

52 yaşındayım. Küçük semtlerde sanatınla hak ederek yaşam şeklinle, duruşunla bir yere gelmek daha zor. Bunu başarmak için çok geniş açılardan bakmak gerekiyor. Ben çok küçük yaşta bu mesleğe başladım ve kısa bir zamanda bunu başardığımı düşünüyorum. İlkokulu bitirdikten sonra öğretmen okulunu kazandım. Babam okumamı istemedi. Bir arkadaşımla birlikte kuaföre gittiğimde, bu işi yapabilirim diye düşündüm. Salon işletmecisine  çırak olmak istediğimi söyleyince, bu işi öğrenmek istiyorsan sen bize ödeme yapman gerekiyor dedi.  Ama babam buna izin vermedi. İstenen parayı bulmak için ayakkabı boyacılığı yaptım. Haftada bir gün ayakkabı boyadım ve o parayı çalıştığım salona verdim. O zamanlarda çıraklık dönemi çok başkaydı. 4 aylık çıkarlık dönemimde patronum bana bir taraftan yoğurt sattırıyordu. Oradan çıktım, 4 ay sonra evde komşunun, arkadaşımın saçlarını yaptım, evde çalışmaya başladım. Kapıcımız beni bir salona yönlendirdi.  Fakat orada da usta yoktu.

Boya konusunda bilgiye sahip değildim. Fakat röfle öğrenmek için bir arkadaşıma gittim, gram ve ölçü bilmiyordum. Göz kararı yapmaya başladım. İkna kabiliyetim de güçlüydü. Salonda çalışmaya başladıktan dört sene sonra salon sahibi beni ortak etti. 5 yıl sonra da ortaklıktan ayrıldı ve Eyüp’te Seyran Salon’un sahibi oldum. Daha sonra kendim çok güzel bir salon açtım.

Mesleğinizde nelere önem verirsiniz?

İş ahlakı mutlaka olmalı. Ben hala salona geç kalınca elemanlar gitti ben gitmedim diye vicdanımla savaşıyorum. İhtiyacım olduğundan mı? Tabii ki değil ama böyle yetiştik.

Samimiyet çok önemli, ben hiçbir zaman müşterimin parasını almak için entrika yapmadım, yalan söylemedim. Bu yüzden çok güvenilir ve çok sağlam bir müşteri pörtföyüne sahibim. Anneleri gelin ettim, kızlarını gelin ettim, torunlarına başladım. Bu müthiş bir şey. 

Kuaförlük sektöründe neler değişti?

Geçmişte ustalara daha fazla saygı vardı. Ustalardan çıraklara karşı sevgi yoktu. Çok fazla rencide ediyorlardı. Ben hiçbir zaman bunu yaşamadım. Çünkü ustam olmadı. Benim ustam da patronum da müşterimdi. Şimdi yeni nesile ben çektim sen de çekeceksin düşüncesiyle yaklaşılıyor. Bu çok yanlış. Önce elemana öğreticeksin, sonra isteyeceksiniz. Öncelikle onlara karşı anaç olmalısınız. Şu an ustaya karşı da saygı yok. Saygının olmadığı bir yerde sevgi de yoktur. Müşterinin gözünde eskiden kuaför sanatkardı, şimdi bu da kalmadı.

Müşteri neresi ucuz yaparsa oraya gitmek istiyor. Ancak eğer bir salon maddi manevi yönden müşteriyi mutlu ettiği taktirde müşteri hiçbir yere gidemez. 

Eleman sıkıntısı yaşıyor musunuz?

Ben elemanlarımla çok uzun soluklu çalışıyorum. Çünkü elemanıma maddi manevi  her konuda destek oluyorum.

Sizden ayrılıp, salon açan oldu mu?

Tabiki Eyüp’te salonun yakınlarında salon açan çok elemanım oldu. Ama hiçbiri de bana danışmadan salon açmadı. Bana yeterli olup, olmadıklarını soruyorlar. Evet yeterlisin dediğim zaman salon açıyorlar. Sadece bir kaç kişi ile kırgın ayrıldım. Hem çok anaç, hem de çok otoriteyimdir. İkisini bir denge içerisinde yapabilmek çok zor. Hem beni çok severler, sayarlar, hem de çok korkarlar. Bu çok kötü bir özellik ama müşteri varken kızdığım an çalışanlar rencide olabiliyor. Bunun için çalışanlar da hata yapmamaya özen görterirler.

Çalışanları motive etmek için neler yapıyorsunuz?

Otobüs tutup pikniğe gideriz, özel geceler düzenleriz. Yılbaşı gibi özel günlerde her birine hediye alırım.Ramazanda iftar yemeklerini, üç aylık erzaklarını veririm. Ben hangi yemeği yiyorsam onlar da aynı yemeği yemeli. Hepsini ev sahibi yapmışımdır. Çünkü onlarla aile gibiyim.

Kaç kişi ile çalışıyorsunuz?

Salonda 10 kişiyiz. 5 kişiye daha ihtiyaç var.

İşe alacağınız elemanların Meslek Liselerinden ya da Yüksek Okullardan mı yoksa alaylı mı olmasını tercih edersiniz?

Ben kesinlikle eğitimli olmasından yanayım. Fakat sektörü de tanıyor olması çok önemli. Bu anlamda öğrencilerin mutlaka staj yapmaları ve çok sıkı bir şekilde çalışmaları gerekiyor.

Usta çırak ilişkisi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Herkes haddini bilmeli diyorum. Usta, çırağı yönlendirmeli. Ben insanlara emek harcamayı seviyorum. İnsanlara duygusal yaklaşırken, otorite kurmanız gerekiyor. Ancak bu sayede çalışanınızla sağlıklı ve dengeli bir ilişki kurabilirsiniz.  

Salonunuzdan içeri girince müşteriyi bir yazı karşılıyor. O yazıyı oraya asmak nasıl aklınıza geldi?

Ben işimi, insanları çok seven çok hırslı biriyim. Bu hırs sadece parayı kendim için kazanmak için değil, kazandıklarımı insanlarla paylaşmak için. Ben daha çok duygularımla hareket eden bir insanım. O da daha çok duygusal bir yazı. İnsanlara nasıl yaklaştığınız çok önem taşıyor. Oradaki herkes salonun müşterisi. Müşteriye her türlü hizmeti verirseniz sadakat yaratmış olursunuz. O yazı da bunu anlatıyor. Bir yazı daha var salonda. Her birimiz sizlere hizmet vermek için görevliyiz önemli olan sizin buradan mutlu çıkmanız mesajı veriyor. Müşteri bazen manikürünü bir başkasına yaptırmak istiyor, fakat ayıp olur diye söyleyemiyor. O yazıyı okuduktan sonra daha rahat davranabiliyor.

Kuaförlüğün geleceği hakkında ne düşünüyorsunuz?

Gelecek için hem ümitliyim, hem de değilim. Biz çok şanslıyız, çok güzel günler yaşadık ama bizden sonrakilerin öyle olacağını sanmıyorum. Müşteriden dolayı bu mesleğe iyi bakamıyorum. Çünkü müşterilere ne kadar hizmet sunarsanız sunun, hep daha fazlasını istiyorlar. Teşekkür eden bir müşteri profili yok artık. Kuaför de müşteriye çok özverili ve saygılı davranmıyor. Eskisi kadar güven yok.

buket erışıkMüşteriye nasıl yaklaşmak gerekiyor?

Müşteriyi çok iyi analiz etmek gerekiyor. Duruşundan, oturma şekline kadar o kişi zaten kendisini ortaya koyar. Onu çözüp, ne istediğini anlamanız gerekir.

Çok önemli bir nokta daha var. Bütün kuaför camiası salonda çalışırken bir aktördür. Acınızı, sevincinizi, evliğilinizi, yaşayamazsınız. Ailenizle vakit geçiremezsiniz. Çünkü size gelen kişiye siz psikolog olmak zorundasınız. Onu ne derdiniz olursa olsun tedavi etmelisiniz. Müşteriyi asık suratla karşılayamazsınız, yanlış bir işlem yapamazsınız. Mutlaka seviyeli bir şekilde sohbet olmalıdır.

Yapmayı en çok sevdiğiniz işlem nedir?

Boya karıştırmak, kesim, röfle. Kısaca mesleğim ile ilgili her şeyi seviyorum.

HAIRiST etkinliği hakkında ne düşünüyorsunuz?

Süper. Gençlere heyecan ve güç verecek bir organizasyon. En ince noktasına varana kadar konuşuluyor ve güzel düşüncelerle yapılan bir iş. Gençlerin ayaklarını çok sağlam yere basmasını sağlıyor, kendine özgüvenini artırıyor.

Estetica Dergisi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Her zaman salona geliyor ve çok beğeniyorum.

Kuaförlüğü bir cümleyle tanımlar mısınız?

Kuaförlük benim için hayat demek. 

Bir Eğitim Gönüllüsü:Habib Örs

0

Bir Eğitim Gönüllüsü:Habib Örs

Türkiye’de kuaförlük mesleğine saygınlık kazandırmak ve mesleğin geleceğini daha iyi bir konuma getirebilmek için çalışmalarını sürdüren Habib Örs ile  konuştuk.

HABİP ÖRS

 

Kimileri görevini bitirdiği anda sorumluluklarını yerine getirdiğini düşünür kimileri ise kendi üzerine düşeni yapmakla kalmayıp, genel bir çerçevede hangi açıdan bakılması gerektiğini meslektaşlarıyla paylaşırlar. İşte Habib Örs sektöre kattığı fayda ile ikinci tanımladığımız karakteri yansıtıyor.

Sizi biraz tanıyabilir miyiz?

30 senedir kuaförlüm. 16 senedir kendi salonum olan Nis Kuaförü işletiyorum. 1984 yılında Etiler’de Ali Mevlüt Abdullah Salon’da çalışmaya başladım. Ali Hakan, Mevlüt Yıldız ve Abdullah Yıldız bana mesleki hayatımda çok önemli katkı sağlamıştır.

Dört yıl İstanbul Kuaförlük Odası’nda Denetim Yönetim Kurulu başkanlığı yaptım. Gaziosmanpaşa Meslek Eğitim Merkezi’nde Kuaförlük eğitmenliği yaptım. Gönüllü olarak Meslek Liseleri’nde görev aldım.

Mesleğe başladığınız zamandan günümüze kuaförlükte neler değişti?

Eskiden sektörde alaylılar vardı. Şimdi kuaförlük sektöründe daha donanımlı bir çalışan profili oluşuyor. Sektör, salonda çalışmaya başladıklarında müşterilere nasıl davranılması gerektiğinden, boya karıştırmaya, saç yıkamaya kadar bilen elemanlar kazanıyor. Salondaki çalışma hayatı da onların bilgilerini hayata geçirip, deneyim kazanacakları bir yapıda ilerliyor. Meslek Liseleri’nden mezun olacak öğrencilerin sektörü daha ileriye götüreceğine inanıyorum.

Şu an kuaförlük sektöründe nasıl sorunlar yaşanıyor?

Türkiye’de kuaförlük sektörünün en büyük sorunu yeterliliği olmayan kişilerin salon açıyor olması. Bunun dışında çalışanların davranış modellerinde ve nitelikli elemanların bulunabilirliğinde değişiklikler var.

Salonlara ara eleman dediğimiz kitle daha az geliyor. Bunun nedeni de okulların 4+4+4 sistemine geçmesi. Sektörümüzde daha eğitimli insanlarla beraber çalışmak istiyoruz ama bir taraftan da çırak ihtiyacı var. 15- 16 yaşlarında çırak bulup yetiştiremiyoruz.

İş görüşmesine bir eleman geliyor ve hiçbir şey konuşulmadan işe başlıyor. Vizyonu nedir? Ne yapmak istiyor? Bütün bunlar hiç sorulmuyor. Daha sonra sorunlar yaşanıyor. Çarpık sistemi düzeltmek gerekiyor.

Sektörde en çok yaşanan sorun ise salonda mesleğe yeni başlamış elemanlara daha iyi davranılması gerekiyor, fakat yaklaşımlar olması gerektiği gibi değil. Yeni nesil çok çabuk vazgeçiyor. Onları motive etmemiz, emek harcamamız lazım.

Sektörde çalışma saatleri de çok fazla. Kuaför sadece salonda kalmamalı. Sosyal etkinliklerde bulunmak, resim yapmak, müzik enstrümanı çalmak gibi hayattan ilham alarak tasarlamalı.

Bir diğer sorun da elemanların bir önceki çalıştıkları salonun karşısına salon açarak gücü parçalıyor olmaları. Oysa işbirliğine gidilip, çalışanlara hissedarlık verilmesi daha güçlü sonuçlara yol açıyor. Bu noktada bir standart ve denetleme yok. Avrupa’da elemanın ayrıldığı salona belli bir uzaklıkta yeni salon açmasına izin veriliyor.

Meslek Odalarının bunun hakkında bir dosya hazırlayıp, sunması gerekiyor.  Firmaların Türkiye’de kuaförlüğe çok önemli katkıları oldu. Her kuaförün eğitimi önemsemesini tavsiye ediyorum. Bunun salon cirosuna da ciddi anlamda geri dönüşümü oluyor.

Sektörde Meslek Liseleri mezunu ve usta çırak ilişkisiyle yetişmiş elemanlar arasında sorunlar oluyor mü      

Eskiden ilkokulu bitirenler bu mesleğe başlıyordu ve söylenilen her şeyi yerine getiriyorlardı. Şimdi meslek liselerinden mezun insanlar öyle değil. Kendilerine yapılan herhangi bir harekete hemen tepki verebiliyorlar. Meslek Liselerinde Saç Tasarımı ve Kuaförlük bölümü öğrencilerinin yüzde 50’si bu işi yapmak istemiyorlar. Çünkü sektör hem onların beklentilerini karşılamıyor hem de mesleğin saygınlığının algısında bir sorun var. Salonlardaki davranışlardan çok şikayet ediyorlar.

Bu konuda hepimiz sorumluluk taşıyoruz. Okuldaki derse sektörden bir kuaför gelip, mesleğe nasıl başladığını ve nasıl bulunduğu noktaya geldiğini anlatarak öğrencilere bir eğitim verdi.  Eğitimden önce kaç kişi kuaför olmak istiyor dediğimizde 30 kişiden sadece 5 kişi elini kaldırmıştı. Eğitimin sonunda şimdi kaç kişi kuaför olmak istiyor dediğimizde 25 kişi el kaldırdı. 1 saat içerisinde o insanların fikirleri değişti. Bunun gibi projelerin çok işe yarayacağını düşünüyorum.

Meslek Liselerinden mezunlar en çok hangi alanda çalışmayı tercih ediyorlar?

Kız Meslek Lisesi mezunları Güzellik ve Cilt Bakımı alanında çalışmayı tercih ediyorlar. Neden bu alanı seçtiklerini sorduğumuzda çalışma şartlarının daha iyi olduğu ve kuaförlük sektörü ile karşılaştırıldığında daha saygın bir alan olduğunu söylüyorlar.

Meslek Liselerinde eğitim gören öğrenciler staj yapıyorlar mı?

Sistem içerisinde 10. ve 11. sınıflar bölüm dersleri görmeye başlıyorlar. 11. sınıfta staj görüyorlar. Haftanın iki günü okula gidiyorlar, 3-4 günü de sektörde staj görüyorlar. Staj döneminde öğrenciler mesleği severse sektörde kalıyorlar, sevmezlerse başka bir sektöre yöneliyorlar.

Türkiye’de mesleğin sevdirilmesi için neler yapılması gerekiyor?

Bu saygınlığın getirilmesi için sektörün önde gelen insanlarının bir şeyler yapması gerekiyor. Biz AKD olarak Milli Eğitim Bakanlığı ile ortak bir proje geliştirdik. Bunu çok önemsiyorum. Buna benzer projelerde herkesin üzerine düşeni yapmasıyla güzel şeyler ortaya çıkacak ve meslek sevdirilecek.

Okul sektör buluşması projesinden biraz bahseder misiniz? 

Buradaki amaç sektörel işbirliği. Milli Eğitim Bakanlığının da desteğiyle ileride bizimle birlikte çalışacak insanları daha donanımlı yetiştirip sahada görmek istiyoruz. Bunun için Milli Eğitim Bakanlığı, AKD ve meslek liseleriyle ortak bir işbirliğine gittik. 11. Sınıf öğrencileri sektördeki firmaların akademilerinde kesim, renklendirme ve topuz alanlarında bir paket programı içerisinde eğitim alacaklar. Bu eğitimler sertifikalanacak. İşbirliği yaptığımız AKD salonları, firmalar ve stajyerler olmak üzere yerleştirmeler yapılacak. Bu proje ile birlikte kalifiye eleman bulma sorunu ortadan kalkmış olacak. Okullardaki mesleki eğitim kalitesini artırmış olacağız.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın sitesinde birçok meslek grubunun projeleri varken, kuaförlük sektörünün bu tür bir projesi yoktu. Projeye Estetica Dergisi ve firmalar da çok destek oldu. Çok heyecan verici bir proje oldu.

Bir cümle ile kuaförlüğü tanımlar mısınız?

Tutku, keyif ve memnuniyetin getirmiş olduğu çok güzel bir haz. Müşteri mutluluğunu görmek müthiş bir duygu. Biz salonda bir sanat icra ediyoruz. İnsanın en güzel aksesuarının saç olduğunu düşünüyorum. Kadınlar saçları güzel olduğunda kendilerini iyi hissediyorlar. Kadınlar toplum psikolojisinde çok önemli. Ailenin de toplumun da direği kadınlar. Mutlu olduklarında ailesi de toplum da mutlu oluyor. Bu yüzden kuaförlük mesleğini çok önemsiyorum. İşini iyi yapan bir kuaföre gelen bütün kadınlar salondan mutlu çıkıyor ve bunu çevresine yansıtıyor. Sadece bunun için kuaföre saygı duyulması lazım.

Kadınlar bazen  kuaföre geldiklerinde sinirli oluyorlar ve saçlarını kısa kestirip, hiç boyatmadıkları bir renge boyatmak istiyorlar. Sonra da pişman oluyorlar.

Bu noktada kuaförün müşteriye bir psikolog gibi yaklaşması gerekir. Kuaför sadece saç kesen ve saç boyayan insan değildir. Artık kuaförler genel görünüm üzerine dersler alıyorlar. Her kuaförün bunu önemsemesini tavsiye ediyorum. Müşteriye fikir veren ve doğru açılımlar yapan tasarımcı gözüyle yaklaşıldığı zaman müşteri memnuniyeti yakalanmış oluyor. Bu saç ile şöyle bir küpe, böyle bir makyaj, yüksek topuklu bir ayakkabı yakışır gibi fikir vermek müşterinin gözünde çok saygın bir hale getiriyor ve daha sadık bir müşteri haline geliyor.

Kuaförlüğün geleceği hakkında ne düşünüyorsunuz?

Özellikle son dönemde sektörün iyileştirmeye yönelik çalışan, bu işe gönül vermiş insanlar çoğaldı. Ben sektörün geleceği için ümitliyim. Dünya üzerinde hak ettiği yeri bulacak. Yeni neslin çok daha güzel şeyler başaracağına inanıyorum.

Eğitim konusunda gönüllü olarak gerçekleştirdiği projeler ve başarılarından dolayı Habib Örs’ü kutluyor, başarılar diliyoruz.

 

Kazan Tara Teknik Kız Meslek Lisesi’nin açılışı yapıldı!

0

Kuaför İbrahim Tara ve Gülnaz Güngör tarafından Ankara Kazan'da yaptırılan Tara Teknik Kız Meslek Lisesi'nin açılışı Halk Eğitim Merkezi'nde gerçekleşti. 

Türkiye'de Kız Meslek Liseleri hayata her sene farklı vizyon kazanmış genç kızlar kazandırıyor. Tara Teknik Kız Meslek Lisesi'nin de yeni umutlarla yarınlara daha güzel bakmamızı sağlayacak kapılar aralamasını diliyoruz.