Ana Sayfa Blog Sayfa 81

Protein Bakımları ve Saçlara Faydaları

0
protein bakımları

Protein bakımları saçın yoğunluğunu, elastikiyetini ve gücünü önemli ölçüde etkiler. Ayrıca kırılmaları, ayrık uçları ortadan kaldırmaya ve saçın potansiyel çapına ulaşmasına yardımcı olarak daha iyi veya sağlıklı saçların ortaya çıkmasını sağlar.

Protein Bakımları Saç İçin Neden Gereklidir?

Protein saçın yapı taşıdır. Peki, saç proteinden oluşuyorsa neden ek protein bakımlarına ihtiyaç duyuyor? Saç diplerindeki canlı saç hücrelerimiz, derideki yağ bezlerine bağlı. Bu nedenle, yüzeyin altındaki canlı hücreler sebumumuzdan gelen kan, oksijen, peptitler ve lipitlerle beslenir. Saç uzayıp kafa derisinden uzaklaştıkça ve uçlara doğru indikçe çok az besin kalır.

Nemi ve beslenmeyi kaybettiğimizde, keratinize protein çözülmeye ve parçalanmaya başlar. Gücünü, elastikiyetini kaybeder ve bağlar zayıflar. Sonunda çatlar, parçalanır, kırılır ya da bölünür. Protein dengesini yeniden oluşturmak, ve güçlendirmek sağlıklı saç ve saç derisinin anahtarıdır. 

Saç İçin Protein Bakımlarının Faydaları

protein bakımları
  • Protein bakımı aslında şunu yapar: hidrolize buğday proteini veya ipek amino asitleri gibi protein bileşenlerini doğrudan saç folikülüne bağlar ve kütikül tabakasını sertleştirir. Bu da, folikülün (saçın dış tabakası) etrafına onu daha fazla hasardan koruyan bir bariyer yerleştirir. Bu ürünler su kaybını önlemek, saçı beslemek, kütikülü onarmak ve mühürlemek için tasarlanmıştır.
  • Protein bakımları saç tellerindeki kırılmayı veya bölünmeyi önlemek için bağları güçlendirerek saç folikülünün elastikiyetini artırır.
  • Kütikülü onarıp mühürleyerek transepidermal su kaybını önler.
  • Uçlardaki kırılmaların  giderilmesine yardımcı olur. 
  • Saçın genel görünümünü iyileştirir. Protein bakımlarının popülaritesi, büyük ölçüde saçın görünümünde yaptıkları gözlemlenebilir farklılıktan kaynaklanıyor. 

Saç Tipine Göre

Uzmanlar, protein bakımlarının tüm saç tipleri için güvenli olduğu konusunda hemfikir. Ancak, protein bakımlarından en büyük faydayı kuru, susuz kalmış, hasar görmüş, aşırı gözenekli ya da boyalı saçlara sahip olanlar görecektir.

Protein Bakım Ürünlerini Evde Nasıl Uygulamalısınız? 
  • Protein bakım ürününü baş derisinden saç uçlarına kadar uygulayın. Saça eşit şekilde dağıldığından emin olmak için geniş dişli bir tarak ya da parmaklarınızı kullanın. 
  • Saçınızı topuz şeklinde toplayıp üzerine bir duş bonesi ya da benzer bir başlık geçirin.
  • Kurutma/fön makinenizi düşük ısıda tutarak başınıza ısı uygulayın. Yanmayı önlemek ve ısının tüm başa eşit şekilde dağıldığından emin olmak için makineyi bonenin etrafında sürekli olarak hareket ettirin.
  • Başlığı/boneyi çıkarıp uyguladığınız bakımı durulayın. Ürünün üzerinde belirtilen talimatlara uygun olarak, bazen bu bakımı duruladıktan sonra şampuan ve saç kremi kullanmanız  gerekebilir.
Evde Uygulayabileceğiniz Protein Bakımı Önerilerimiz:

Alterna Caviar Bağ Yapılandıran Durulanmayan Protein Krem

Kaba, gözenekli, yıpranmış saçlar için derinlemesine onarıcı, protein dolu durulanmayan bakım kremi; saç yüzeyini, Alterna’nın hasarlı tellerdeki çatlakları ve çatlakları yeniden kapatmaya yardımcı olan özel Havyar Bağ Güçlendirme Teknolojisi’ni içerir.

Aveda Damage Remedy Onarım Maskesi

Protein ve lipitler ile formüle edilen bu onarıcı bakım; özellikle hasar görmüş saçları hedef alarak saçları kökten uca güçlendirir.

Kerastase Resistance Masque Thérapiste Saç Maskesi 

Çok yıpranmış ve aşırı işlem görmüş saçlar için yoğun saç bakımı maskesidir. Saç telinin özünü derinlemesine onararak gücünü ve elastikiyetini geri kazandırma etkisine sahiptir

Hemingway’den Napolyon’a Tarihin En Ünlü Aşk Mektupları

0
aşk mektubu

Romantik aşk mektupları yazmak, sabah saat 2’de “Uyuyor musun?” mesajı attığımız bir çağda tarih öncesi bir uygulama gibi gelebilir, ama çok uzak olmayan geçmişimizde, yakıcı bir duyguyu dile getiren ve elle yazılmış mektupların önemli bir yeri vardı. Tarih, kadın ve erkek arasındaki romantik aşk mektuplarıyla doludur.

Tinder’dan soğumuş kalbinizi ısıtmak üzere biraz ilham almak için gelmiş geçmiş en romantik 10 aşk mektubunu bir araya getirdik. Napolyon’un Josephine’e yazdığı mektuplardan Virginia Woolf ile kadın sevgilisi arasındaki mektuplara, en görkemli aşk mektupları…. 

1. Ernest Hemingway’den Marlene Dietrich’e Aşk Mektupları

Nobel Ödüllü Amerikalı romancı Ernest Hemingway, maskulen, üretken ve kendine güvenen bir yazardı. Ancak aktris Marlene Dietrich’e yazdığı mektuplar, bize onun daha savunmasız bir yanını gösteriyor. Hemingway, en iyi arkadaşı Dietrich’e 1949 ile 1959 yılları arasında yaklaşık 30 mektup yazdı. Bir mektubunda, “Size her sarıldığımda kendimi nasıl evimde hissettiğimi anlatamam,” diye yazmıştı. 

aşk mektubu

2. Napolyon’dan Joséphine’e Aşk Mektupları

Bir hükümdar olarak acımasızlığıyla tanınan Fransız imparatoru Napoleon Bonaparte’ın kimseye göstermediği yumuşak bir yanı da vardı. Çocuk sahibi olamayınca onu eşini boşayan Napolyon, ayrıldıktan sonra yıllarca Joséphine’e yazmaya devam etti. Napolyon, evliliklerinden birkaç ay sonra İtalya yakınlarında Fransız ordusuna komuta ederken kaleme aldığı özel bir mektupta, karısını ne kadar özlediğini ifade etti.

“Senden ayrıldığımdan beri sürekli depresyondayım. Mutluluğum senin yanında olmama bağlı. Okşamalarını , gözyaşlarını, ilgini, alev alev yanan ve ışıldayan Josephine’in cazibesini sürekli olarak hafızamda, yüreğimde yaşıyorum. Tüm endişelerden, rahatsız edici kaygılardan arınmışken, zamanımı seninle geçirmekle, yalnızca seni sevmekle ve yalnızca bunu söylemenin ve bunu başkalarına kanıtlamanın mutluluğunu düşünmekle yetineceğim. Sen?”

3. Frida Kahlo’dan Diego Rivera’ya

Frida Kahlo ve eşi, sanatçı arkadaşı Diego Rivera’nın fırtınalı bir ilişkisi olduğu bir sır değil, ancak Kahlo’nun Rivera’ya yazdığı aşk mektuplarında sadece yoğun bir aşk görüyoruz. Bu  mektuplar, çiftin 27 yıllık ilişkisi boyunca sürüyor ve ikisinin paylaştığı güçlü, ancak çalkantılı bağlantının altını çiziyor. İşte Frida’nın satırları:

“Hiçbir şey ellerinle kıyaslanamaz, gözlerinin altın yeşili gibisi yok. Bedenim günler ve geceler boyuncu seninle dolu. Sen gecenin aynasısın. Şiddetli şimşekler… Toprağın rutubeti… Çukur… Senin koltuk altların benim sığınağım. Parmaklarım kanına dokunuyor.”

3. Beethoven’dan “Ölümsüz Sevgilisi”ne

İkonik besteci ve piyanistin 1812’de birkaç mektup yazdığı Beethoven’ın “Ölümsüz Sevgilisi”nin kimliği hâlâ büyük ölçüde bir sır. Ancak mektuplar, ölümsüz bir aşk hikayesinin çok canlı bir resmini çiziyor. Birçok tarihçi, Beethoven’ın sevgilisinin, bestecinin “Diabelli Varyasyonları Op. 120″sini adadığı Antonie Brentano adlı bir diplomatın kızı olduğuna inanıyor. Ölümünden sonra bulunan mektuplarından birinde şu sözler karalanmıştı:

“Hala yatakta olsam da düşüncelerim sana çıkıyor. Ölümsüz sevgilim, Sakin ol, sev beni. Ah sevmeye devam et beni.Sevdiğinin en sadık kalbini asla yanlış değerlendirme. Her zaman senin olan ben. Her zaman benim olan sen. Her zaman bizim…”

6. George H. W. Bush’tan Barbara Bush’a

Merhum ABD Başkanı George H. W. Bush, karısı Barbara’ya yazdığı mektuplarda şaşırtıcı derecede romantikti. 1942’de, II. Dünya Savaşı’nın hemen ardından, Bush Donanma’ya katıldı ve denizaşırı ülkelerde görev yaparken hem anne babasına hem de o zamanki kız arkadaşı Barbara Pierce’a mektuplar yazdı. Bu güne kadar, Barbara’nın eski başkanın denizaşırı zamanlarından kalma sadece bir aşk mektubu kaldı. Bu mektupta Bush, çiftin geleceğini nasıl tasavvur ettiğini sevinçle anlatıyordu:

“Bu, yazması çok kolay bir mektup olmalı; kelimeler kolayca gelmeli ve, kağıdı açıp nişanımızın ilanını görmekten ne kadar mutlu olduğumu söylemek benim için basit olmalı, ama bir şekilde yapamıyorum. belki de hepsini bir mektupta söylemek isterim. Seni tüm kalbimle seviyorum kıymetlim ve beni sevdiğini bilmek benim için bir hayat demek. Bir gün bizim olacak ölçülemez neşeyi ne kadar çok düşündüm. Ne kadar şanslıyım. Çocuklarımız senin gibi bir anneye sahip olacak.”

7. Ronald Reagan’dan Nancy Reagan’a

Romantik yazılarından bahsetmeye değer bir başka Eski Alerikan Başkanı da Ronald Reagan. 1972’de karısı Nancy’ye yazdığı bir mektupta, karısına ölümsüz aşkını ifade ediyor ve onun yanından asla ayrılmak istemediğini açıklıyor.

“Önemli olan önümüzdeki 20 yıl, 40 yıl ya da ne kadar çok olursa olsun… Sensiz olmak istemiyorum. Mutlu olmaya çok alıştım ve seni gerçekten çok seviyorum.”

9. Sekizinci Henry’den Anne Boleyn’e

38 yıl boyunca İngiltere Kralı olan 8. Henry, sevgilisi Anne Boleyn’e bugüne kalan gizli, romantik mektuplardan oluşan bir koleksiyon yazdı. Henry, altı karısı olan despot bir hükümdardı. Anne de dahil olmak üzere iki eşinin kafasını kesti. Ama aynı zamanda, Henry’nin Anne’ye yıllarca süren flörtleri sırasında yazdığı mektuplar romantik içeriğiyle dikkat çekiyordu:

“Eğer gerçek bir sadık eş ve arkadaş görevini yerine getirirseniz, bedeninizi ve kalbinizi bana teslim ederseniz, sizin en sadık hizmetkarınız olacağım ve olmuşumdur da. Seni tek metresim olarak alıp, senin dışındakileri düşüncelerimden ve sevgimden kovacağıma, sadece sana hizmet edeceğime söz veriyorum. Bu kaba mektubuma tam bir cevap vermenizi rica ediyorum, böylece neye ve ne kadar güvenebileceğimi bileyim. Bana yazılı olarak cevap vermeniz hoşunuza gitmiyorsa, cevap alabileceğim bir yer belirleyin. Oraya tüm kalbimle gideceğim..”

aşk

10. Vita Sackville-West’ten Virginia Woolf’a

Ünlü yazar Virginia Woolf ve İngiliz şair Vita Sackville-West birbirlerine şaşırtıcı olmayan bir şekilde güzel yazılmış bir dizi aşk mektubu gönderdiler. Vita’dan Virginia’ya gelen bir mektupta, Woolf’un çiçekli, süslü düzyazısının aksine, West çok daha açık sözlü: “Seni çok basit, insani bir umutsuzlukla özlüyorum. Sen, ​​asla bu kadar basit bir mektup yazmazdın. Belki yazdıklarımı hissetmezsin bile. Yine de küçük bir boşluğun farkına varacaksın ama onu öyle güzel bir cümleyle giydirirsin ki gerçekliğini biraz yitirir. Benim için oldukça açık: Seni inanabileceğimden daha fazla özlüyorum, seni özlemeye çoktan hazırdım. Yani bu mektup gerçekten sadece bir acı cıvıltısı. Benim için bu kadar önemli hale gelmen inanılmaz. Lanet olsun sana şımarık yaratık, kendimi böyle ele vererek beni daha fazla sevmeni sağlayamam. Ama ah canım, akıllı ve soğukkanlı olamam. Seni bunun için çok seviyorum. Fazla içten. Sevmediğim insanlarla ne kadar mesafeli olabileceğimi bilemezsin. Bunu güzel bir sanata dönüştürmüştüm. Ama sen benim savunmamı kırdın ve buna gerçekten kızmıyorum.”

Yeni Cilt Bakımı Anlayışı: Saç Derisi Bakımı

0
saç derisi bakımı

Yeni cilt bakımı kavramı, saç derisi bakımı ile tanımlanıyor. Son birkaç yıldır saç ve cilt bakımı markaları, saç ve saç derisini sağlıklı tutmayı amaçlayan hibrit ürünler yaratmaya odaklanıyor. Bugün, kişisel bakım sektörü bu tür ürünlerle dolu. Başınızın üstündeki cilde, vücudunuzun geri kalanındaki cilt kadar özen göstermenin ve bakım yapmanın önemi fark edildi.

Saç Derisi Sağlığı Neden Önemlidir?

Saç derisi sağlığınız, saç sağlığınızla doğrudan ilişkilidir. Saç derisini bitkinin büyüdüğü toprak gibi düşünebilirsiniz. Kafa derisi yüzünüzün bir uzantısı iken, cildinizden daha kalındır ve onu destekleyen yaklaşık 100 bin saç köküne sahiptir.

Bir saç bakım markası tarafından gerçekleştirilen bir araştırma, baş derisinin yüzünüzdeki ve vücudunuzdaki deriden 6 kat daha hızlı yaşlandığını ortaya koydu. Vücuttaki konumu göz önüne alındığında, başınız saçla kaplı olsa bile doğrudan çevresel etkilere daha sık maruz kalıyor.

Saç Derisi Bakımı Nasıl Yapılır?

Cildinizin geri kalanında olduğu gibi, saç derinize de bir an önce bakmaya başlamanız önemli. Sonuçta, hasarı önlemek, düzeltmekten çok daha kolaydır. Cilt bakımının sıklıkla ele aldığı ince çizgiler ve hiperpigmentasyon yerine, saç derisi bakımı genellikle kuruluk, pullanma, ürün birikmesi, incelme ve hatta saç dökülmesi gibi sorunları ortadan kaldırmak ve önlemek için formüle edilir.

Saç derinizin düzgün çalışması için biraz TLC’ye ihtiyacı vardır. Saçın bütünlüğünü korumak için saç derisinin uyarılması yoluyla kalıntıları, kiri ve yağı tutarlı bir şekilde çıkarmak saç bakımı rutininin bir parçası olmalıdır. Düzenli olarak fırçalama ve şampuanlama harika bir başlangıç. Ancak bunu ne sıklıkla yaptığınız, saç derinizin günlük olarak ürettiği sebum (yağ) miktarına bağlıdır. Ölü deri hücreleri, ürün birikimi ve saç uzamasını engelleyen sebum nedeniyle, saç kökleriniz kolayca tıkanabilir.

Şampuan söz konusu olduğunda, saç derinizin tipine göre şunları dikkate almanızı öneririz:

Kuru Saç Derisi:

Çok sık şampuanlıyor olabilirsiniz. Şampuan rutininizi haftada iki ila üç defaya indirmeyi deneyin ve temizlemeden önce nem eklemek için bir saç derisi serumu veya saç yağı kullanın.

Yağlı Saç Derisi:

Yağlı bir saç deriniz varsa saçınızı daha sık yıkamanızda fayda var. “Nemlendirici” olmayan bir şampuan kullanın ve saç kremini yalnızca orta ve uçlarda kullanın.

Hassas Saç Derisi:

Duşta kullandığınız suyun sıcaklığı saç derisi sağlığınızı etkiler. Soğuk veya ılık su, özellikle hafif bir şampuanla eşleştirildiğinde en idealidir.

Kaşıntılı Saç Derisi:

Kaşıntıdan şikayet ediyorsanız, değerlendirme için dermatoloğunuzdan randevu alın. Genellikle kepek önleyici bir şampuanla bu sorun giderilebilir.

Saç derisi bakımı söz konusu olduğunda, yıkama kadar fırçalama da önemli. Uzmanlar, yatmadan önce saçınızı ve saç derinizi 100 kez taramanın gerçekten işe yaradığını belirtiyor. Bu, saçınızın kendi doğal yağlarını saçınıza dağıtmaya yardımcı olur ve saç derisini uyarır ki bu da saç bakımı için çok önemlidir.

Saç Derisi Bakım Ürünleri

Günümüzde saç derisi bakımı için geliştirilmiş son teknoloji ve profesyonel serumlar, saç yağları ve maskeler saç derisi sorunlarına önemli ölçüde çare oluyor. İşte önerilerimiz:

Aveda Scalp Benefits serisi ürünleri saçı ve saç derisini besler. Saç derisini yatıştırarak saçı nemlendirir, sağlıklı saçlar için ideal bir temel oluşturur. Dulavratotu kökü, ekinezya ve adaçayı içeren, tüm saç tipleri için uygun olan formülüyle tahriş olmuş kaşıntılı saç derilerini yatıştıran besin açısından zengindir. Günlük kullanıma uygundur.

Davines Calming Hassas Baş Derisi için Yatıştırıcı Şampuan, saç derisini nazikçe temizler. Etkili formülü sayesinde saçı yatıştırır. 20 gr ürünü saç derisine çok hafif bir masajla uygulayın. Durulayın ve gerekirse uygulamayı tekrarlayın.

Insight Lenitive serisi ürünleri saç derisinin epidermal işlevini yeniden dengeleyerek tahriş olan saç derisini yatıştırmaya yardımcı olur.

Kerastase Specifique Cure Apaisante Anti-Inconforts Saç Bakım Kürü, şıntı, tahriş veya enflamasyon gibi saç derisindeki rahatsızlıkları anında sonuç vererek yatıştıran 4 haftalık konsantre bir kürdür.

Pandemi, Normalleşme, 2021 ve Sonrası…

0
pandemi

Koronavirüsle mücadelenin yavaş yavaş sona yaklaşması ile birlikte normalleşme arzumuz ve heyecanımız da artıyor. Peki, Covid-19, toplumları nasıl değiştirdi? 2021 ve sonrasında neler önem kazanacak, bizi neler bekliyor?

Yüz yüze etkileşim daha da önemli hale gelecek

Pandemiyle gelen en büyük zihinsel sağlık mesajı şu: Yüz yüze etkileşime sahip olmak, başkalarına dokunabilmek ve kısıtlamalar olmaksızın başkalarına yakın olmak zihinsel sağlığımız için ne kadar önemli?

Covid öncesinde hepimiz evden çalışmanın ve tüm gün en rahat kıyafetlerimizle yaşamanın ne kadar kolay olabileceğini hayal ederdik. Bunalmış hissettiğimizde, doğada güzel bir inzivada yalnız olmayı düşlerdik. Ama bir maskeyle kaplı olduğu için birinin yüz ifadesini tam olarak göremediğimiz zaman kendimizi ne kadar kopuk hissedeceğimizi ya da maskeli bir insan kalabalığının arasından geçmenin ne kadar yabancılaştırıcı bir etkisi olduğunu hayal bile edemezdik 

Pandemi süresince uzun süre evden çalışmak ve diğer  insanlardan kopmak, insanlarla sık sık yüz yüze etkileşime ne denli ihtiyacımız olduğunu bize bir kez daha gösterdi. Yüz yüze ritüellerimiz, komşularımızla yaptığımız küçük konuşmalar ya da bir arkadaşı selamladığımızda rastgele sarılmamız… Pandemi  sonrası normalleşme sürecinde büyük ölçüde sanal bir yaşam fikrinden vazgeçeceğiz, çünkü diğer insanlarla fiziksel etkileşimlerimiz varlığımızı, insanlığımızı ve birbirimize bağlılığımızı onayladığını fark ettik. 

Mekanlarımızı tasarlama şeklimiz bundan sonrası için yardımcı olabilir mi?

İnsanların doğuştan gelen bir bağlanma arzusu vardır. Ancak Covid sonrası normalleşme sürecine girdiğimizde daha kişiselleştirilmiş deneyimler arayacağız. Deneyim tasarımı, kullanıcıları çekmede merkezi bir rol oynayacak.. Otomasyon, dış kaynak kullanımı ve yapay zekanın üçlü tehdidiyle karşı karşıya kalan güvencesiz istihdam ile karşı karşıyayız. Farklı senaryoları aktif olarak planlamak için yaklaşımlarımızı yeniden düşünmemiz gerekiyor ve bu süreç Covid-19 ile daha da hızlandı.

Şehirlerin daha küçük merkez ofisleri olacak. Evlerde daha donanımlı ve ses yalıtımlı çalışma alanları olacak. Evlerimiz muhtemelen daha fazla otomasyona ve birden fazla çalışma alanına sahip olacak. İnsanlar her gün ofise gitmeyecek. Ofisin amacı değişecek, odak bireysel çalışmaya değil, ekip etkileşimi ve işbirliğine odaklanacak. Ofislerin tasarımı, çalışanların fiziksel ve psikolojik olarak güvende hissetmelerini, bağlantı kurmalarını ve yaratıcı olmalarını destekleyen deneyimler ve alanlar yaratmaya odaklanacak.

Covid, romantik ilişkilerimize yaklaşımımızı nasıl değiştirdi?

Sınırlı sosyal ortamlar, evden çalışmak ve eve kapanmak, romantik ilişkilerimizi de teste tabi tuttu. Birçok insan, partnerleriyle her zamankinden daha fazla zaman geçirdi. Bazıları için ilişkinin derinliklerine inmek bir lütuf oldu, ancak birçoğu için birbirlerini anlama eksikliği veya ilişkideki zayıf iletişim konusunda acımasız bir uyanış oldu.

Boşanma davaları tüm dünyada %15-20 artış gösterdi. Aile içi şiddet vakaları küresel olarak %20 arttı.

Öte yandan, pandemi sevdiklerimizin değerini anlamamıza da yardımcı oldu. 

Güzelliğin peşinde…

0
Güzelliğin peşinde

Kuaförler güzelliğin, biz kuaförlerin peşinde…

Dünya 75., Türkiye’de 18.yılına imza atan Estetica Dergisi olarak yepyeni bir projeyi sunmanın mutluluğunu yaşıyoruz.

‘Güzelliğin peşinde…’ adını taşıyan kuaförlerin belgeseli projesi tüm yaşanmışlıklarıyla kuaförlüğün ve kuaförlerin hikayesi olarak hayata geçiyor. Belgesel formatında hazırlanan projede kuaförlerin yanıtlayacakları en önemli soru neden ‘kuaförlük dünyanın en güzel mesleği’…

Kuaförlüğün dijitaldeki varlığını ve indirekt olarak meslek grubunun saygınlığını arttırmayı hedefleyen proje özel video çekimleriyle gerçekleşecek ve her bir belgesel her bir kuaförün hikayesini anlatacak…

Konuya ilişkin olarak Estetica Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Erkan Güzel’in açıklamalarının yer aldığı videoyu izleyebilirsiniz.

Kağıt Kesiği Bob: Yeni Başlangıçlar ​​İçin İlk Adım

0

Saçınızı kestirmek, görünümünüze yeni bir soluk getirme stratejilerinden biridir. Kağıt kesiği bob da uzun bir pandemiden sonra yeni bir başlangıç ​​yapmak için çok ideal bir seçenek!

Yavaş yavaş Covid öncesi normale dönüş için hazırlanırken kabuğumuzdan çıkmanın, yenilenmenin ve dönüşmenin de tam zamanı! Her zaman ruh halimizin bir ifadesi olan saçlar da bu dönüşümün önemli bir parçası. Karantina sürecinde pek çok kişi saçlarını uzattı. Pandeminin yaşamlarımıza getirdiği monotonluğu kırmak için işe saçlarından başlamayı düşünenlerimizin sayısı şüphesiz azımsanamaz. Bu durumda, tüm dünyada popülerliği gün geçtikçe daha da artan Kağıt Kesiği Bob imdadımıza yetişebilir.

Çene hizasında veya uzun ya da lob modelleriyle, kaküllü modelden Fransız stiline, bob o kadar çok yönlü bir kesim ki, 2021 yazının en büyük saç trendi oldu. Son derece hassas bir ustura ile yapılan kağıt kesim bob, zarif ve kusursuz etkisinin ötesinde, başarısız deneylerden zarar görmüş saç uçlarından kurtulmak ve ince telli saçlara bile dolgun bir hacim kazandırma avantajı sunuyor.

Renk ve kesimin mükemmel bir kombinasyon yarattığı Texpert Collective imzalı Urbane Koleksiyonu’ndan harika bir görünüm.

Renk, Kesim ve Stil: Kauilani Goodwyn, The Texpert Collective ve Sam Villa Ambassador’un Kurucu Ortağı @kauigoodwyn

Fotoğraf: Danny Bourne 

Makyaj: Dominique Hernandez, Dalton Morris 

Stilist: William Haskell 

Klasik Bob

Bob kesimin mükemmel bir temsilcisi olan bu klasik görünüm titiz hatlar, doğal renkler ve nüanslı ton vurgularıyla öne çıkıyor.

Pembe Kağıt Kesiği Bob
Görünümünüze canlılık, klasik bir modele ekstra bir cazibe katmayı tercih ederseniz, bu kesim çılgın bir renk için ideal… Örneğin pembe mükemmel bir tercih!

Renk Geçişli Bob

Her zaman çılgın renkler kendini daha fazla gösteriyor, ancak kontrast çizgiler oluşturmak için renklendirmeyi kullanarak biraz farklı bir yorum getirmek mümkün.

Aksesuarlı Kağıt Kesiği Bob

Kusursuz geometrik bir kesim, minimal stil ve romantik çiçek şeklinde klipslerle hiçbir zamana ait olmayan bir görünüm yaratabilirsiniz.

Ünlülerin De Gözdesi

Kağıt kesiği bob ünlüler arasında da çok popüler. Saç ister koyu, ister açık, ister doğal bir renkte olsun, sonuç daima göz alıcıdır. 

Bu da ilginizi çekebilir: Julie Holbrook’tan 2021 Bob Saç Modelleri

L’Oréal Professionnel’den çok özel bir çalışma

0

‘Kendine bir güzellik yap’

Pandeminin etkilediği sektörlerden bir tanesi de kuaförler oldu. Her ne kadar kuaför salonları almış oldukları hijyen önlemleri sayesinde diğer sektörlere oranla daha iyi durumda olsa da tüketicilerin çekinceleri doğal olarak yine de kuaför salonlarını ve kuaför salonlarından alınan hizmet frekansını negatif olarak etkiledi.

L’Oréal Professionnel Ürünler ailesi tüketicileri kuaför salonlarına yönlendirmek hedefiyle çok özel bir kampanyaya, duygusal bir video çalışmasıyla imza attı.

Konuyla ilgili olarak L’Oréal Professionnel Ürünler Bölümü Genel Müdürü Gülşah Camcı Yılmaz, hazırladıkları çalışmayı özel bir videoyla kuaförlere seslenerek duyurdu. L’Oréal Professionnel Ürünler Bölümü Genel Müdürü Gülşah Camcı Yılmaz hazırladığı videoda şöyle konuştu:

‘Sevgili kuaför dostlarımız,
Zorluklarla dolu, geleceği tam göremediğimiz bir dönemden daha da yükseleceğimiz, işlerimize daha da sarılacağımız çok güzel bir döneme adım adım ilerliyoruz. Ne zorluk yaşarsak yaşayalım, sevdiklerimizi, ailemizi, ekiplerimizi korurken aynı zamanda eğitime yatırım yapmaya, geleceğimizi daha çok düşünmeye ve geleceğimizi kurgulamaya birlikte devam ettik.

L’Oréal Professionnel Ürünler ailesi olarak en iyi partneriniz olmak için tutkuyla çalışmaya devam ettik, daha da iyisini yapmak için çalışmaya devam ediyoruz. Bugün, gururla söylüyorum ki geçen hafta itibarıyla müthiş bir iletişim kampanyasının başlangıcını yaptık. “Kendine Bir Güzellik Yap” kampanyası, kuaförlüğün ne olduğunu, müşterisine ne kadar değer verdiğini ve müşterilerinin güzelliğini ortaya çıkarmak için ne kadar önemli olduğunu kadınlara ve erkeklere hatırlatacak çok önemli bir davet, tüm kuaförlüğün kampanyası.

L’Oreal Professionnel olarak bu büyük medya kampanyasını sizlere ilan etmekten büyük bir onur ve heyecan duyuyorum. Bu sadece bir medya kampanyası değil, servisimizi daha da güzelleştirerek müşterilerimize yepyeni bir güzellik anlayışını sunarak, farklı sebeplerle salonlarımıza artık gelmeyen müşterilerimizi “Artık senin için hazırım, senin için çok daha iyi hazırlandım” diyerek davet edeceğimiz, genç kuaförle kuaförlüğün ne olduğunu anlatacağımız ve kadının da erkeğin de salonlardan uzak kaldıkları dönemde fark ettiği gibi kuaförlüğün önemini tekrar hatırlatacağımız, işlerimizi büyütebileceğimiz bir kampanya.

Bu kampanyanın dijital yönü de olacak. Farklı ürün ve servis videolarıyla sizlerin salonlarda verdiğiniz servisleri de ön plana çıkaracak. Hepinizi “Kendine Bir Güzellik Yap” kampanyasını maksimum şekilde kullanmaya davet ediyorum. Ekip arkadaşlarımız da L’Oreal ile çalışan salonlara kullanabilecekleri görselleri gönderiyor olacaklar. Sizler de bu güzel daveti müşterilerinizle paylaşabilirsiniz. Aynı zamanda salonunuzdaki servisleri çeşitlendirerek, farklı projelerle birlikte kazanmaya davet ediyorum. Salonlarınızda müşterilerinizi daha güzel bir şekilde ağarlayın ve daha iyi bir gelecek kurun!’

Sevgiler, görüşmek üzere,
Gülşah Camcı Yılmaz
L’Oreal Professionel Ürünler Türkiye Genel Müdürü

İlgili videoyu aşağıda izleyebilir; hazırlanan video çalışmasını sizde sosyal medya hesaplarınızdan rahatlıkla paylaşabilrisiniz.

Jules Tognini İmzalı Yaratıcı Kısa Saçlar

0

Master Saç Kesim Uzmanı Jules Tognini, eğitim vermediği zamanlarda salonunda saç kesiyor ve ortaya böyle yenilikçi işler çıkıyor.

Uzman bir kesimci olmasına rağmen, tutkusu ve yaratıcılığı, bu çalışmada da kendini gösteren kısa, keskin saç kesimlerinde yatıyor.

Bu da ilginizi çekebilir: Kısa saç şekillendirmenin 4 yolu

Master Saç Kesim Uzmanı Jules Tognini, eğitim vermediği zamanlarda salonunda saç kesiyor ve ortaya böyle yenilikçi işler çıkıyor.Uzman bir kesimci olmasına rağmen, tutkusu ve yaratıcılığı, bu çalışmada da kendini gösteren kısa, keskin saç kesimlerinde yatıyor. Master Saç Kesim Uzmanı Jules Tognini, eğitim vermediği zamanlarda salonunda saç kesiyor ve ortaya böyle yenilikçi işler çıkıyor.Uzman bir kesimci olmasına rağmen, tutkusu ve yaratıcılığı, bu çalışmada da kendini gösteren kısa, keskin saç kesimlerinde yatıyor. Master Saç Kesim Uzmanı, eğitim vermediği zamanlarda salonunda saç kesiyor ve ortaya böyle yenilikçi işler çıkıyor.Uzman bir kesimci olmasına rağmen, tutkusu ve yaratıcılığı, bu çalışmada da kendini gösteren kısa, keskin saç kesimlerinde yatıyor. Master Saç Kesim Uzmanı, eğitim vermediği zamanlarda salonunda saç kesiyor ve ortaya böyle yenilikçi işler çıkıyor.Uzman bir kesimci olmasına rağmen, tutkusu ve yaratıcılığı, bu çalışmada da kendini gösteren kısa, keskin saç kesimlerinde yatıyor.Master Saç Kesim Uzmanı , eğitim vermediği zamanlarda salonunda saç kesiyor ve ortaya böyle yenilikçi işler çıkıyor.Uzman bir kesimci olmasına rağmen, tutkusu ve yaratıcılığı, bu çalışmada da kendini gösteren kısa, keskin saç kesimlerinde yatıyor.Master Saç Kesim Uzmanı eğitim vermediği zamanlarda salonunda saç kesiyor ve ortaya böyle yenilikçi işler çıkıyor.Uzman bir kesimci olmasına rağmen, tutkusu ve yaratıcılığı, bu çalışmada da kendini gösteren kısa, keskin saç kesimlerinde yatıyor. Master Saç Kesim Uzmanı, eğitim vermediği zamanlarda salonunda saç kesiyor ve ortaya böyle yenilikçi işler çıkıyor.Uzman bir kesimci olmasına rağmen, tutkusu ve yaratıcılığı, bu çalışmada da kendini gösteren kısa, keskin saç kesimlerinde yatıyor.

“Ham Konturlama” Renklendirme Tekniği

0

Saç boyama, renk uzmanının kendi renk tasarımıyla saça imzasını atmasına olanak tanır. Kaliforniyalı kuaför ve salon sahibi Sadie Jean Gray, Ham Konturlama (Raw Contouring) adını verdiği bir renklendirme tekniği geliştirdi.

“Bu, yüksek ve düşük aydınlatmalarla kendini gösteren boyama yöntemi, bir yüzey tekniği kullanıyor. Ama sonuçta, mesele onu bölümlere ayırmak ve kişiye göre uyarlamakla ilgili” diyen Sadie, 

bu tekniği ‘Ham Konturlama’’ olarak adlandırmasının nedenini ise şöyle anlatıyor. “Hamlık bir şeyin en gerçek, en özgün halini ifade ediyor. Kontur ise derinlik ve gölgeler yaratmaktır. Işık ve gölge her zaman birlikte gitmeli çünkü gölgeyi ışıksız elde edemezsiniz. Bu ikisini kullanarak, birinin doğal güzelliğini vurguluyorsunuz.”

Ham Konturlama Tekniği ve Farklı Kullanma Yolları

Ham Konturlama tekniğini renklendirmenize dahil etmenin farklı yolları var. Gray, “Teknik esasında çok esnek. Diplere doğru daha koyu ve tepede tümüyle koyu olmayan ombre etkisi yaratmış oluyorsunuz. Bu balyaj, saç derisine doğru parlaklık yaratmayı sağlıyor. Işığın arkasına konturu ekleyebilirsiniz (diplerde derinlik oluşturmak ve yine de daha parlak uçlara sahip olmak için). Bu derinliğin koyunun açık renkle buluştuğu tepe üçgenin üzerindeki noktada olduğundan emin olmalısınız. istersiniz. Vurgunun saç çizgisine değdiği yerin yaklaşık 1 cm arkasında kalın. Aksi takdirde çizgiler oluşturabilirsiniz” diyor.

“Kontur bir renk erimesi olabilir,” diyen Gray, şöyle devam ediyor: “Güneşin doğal olarak temas edeceği yüzün çevresinde parlaklık yaratabilirim ve ardından kontur derinliği yaratmış olurum. Bunu başarmak için çapraz olarak arkada yüzey boyası yapıyorum, sonra en küçük nokta önde ve üçgenin en geniş kısmı arkada olacak şekilde derin üçgenler oluşturuyorum. Düşük ışık, güneşin doğal olarak dokunmadığı saçın iç kısmında olacaktır.

Saç koyu ise, ancak hafif, kontrast parçalar isteniyorsa, folyo ile de yapılabilir.

“Seviye 5 veya daha koyu ise ve saçta parlaklık, boyut, derinlik ve az bakım gerektiren bir sonuç isteniyorsa, özellikle çok fazla sıcak ton istenmiyorsa, balyaj o süper dramatik ışık patlamasını yaratmayacaktır. O saç teli şaftının içinde daha fazla pigment varsa, folyolamayı seçiyorum. 

Ham Konturlama Tekniği için İpuçları

  • Saç seviye 7 veya daha açıksa kil açıcıyı tercih ederim. Seviye 6 veya daha koyuysa, o kile biraz toz ekleyin, çünkü kil çok çabuk kurur ve toz şişer.
  • 30g kil için, sarılığa biraz güç katmak amacıyla 10-15 gram toz ekleyebilirsiniz.
  • Sadece ufak bir dokunuş yaratmak istiyorsanız, oksidan oranını biraz düşürün. Her zaman streç film ile bekletin çünkü nemi içeride tutar.
  • Kil ne kadar uzun süre ıslak kalırsa, işlemeye o kadar uzun süre devam etmesi gerekir.

Ham Konturlama: Kişiye Göre Uyarlama

Ham Şekillendirme tekniğinin, her türlü saç dokusunda harika sonuçlar yarattığını belirten Gray, “En önemli şey, saçı bölümlere ayırdığınızda ve elinizde tuttuğunuzda, diplerde ne kadar saç olduğundan daha çok uçlarda ne kadar saç olduğuna odaklanmanız gerekir. Bazı kişilerde bu ayrımı dipten alabilirsiniz ama gittikçe incelir ve dipte çok ince olur. Parlaklık ve derinlik kaybolur ve birbirine karışır, çamurlu bir görünüm yaratır, bu yüzden aldığınız kesitin uçlarının iyi bir kalınlıkta olduğundan emin olmalısınız. Bu, kişiye göre uyarlama şeklinizdir. İnsanlar saçın ucuna bakmadan sadece mekanik davranıyorlar,” diyor.

Gray, bu tekniğin önemli bir avantajının da az bakım gerektirmesi olduğunu söylüyor. 

Diğer bir renklendirme tekniği için tıklayın.

Mükemmel bir Saç Koleksiyonu Yaratmanın Sırları

0

Saç koleksiyonu hazırlamak, bir saç tasarımcısının yaşayabileceği en büyük heyecanlardan biridir. Koleksiyonunuz hem kartvizitiniz, hem yeteneğinizi ve vizyonunuzu sergilediğiniz bir vitrin hem de kariyeriniz için bir kilometre taşıdır. Peki, saç koleksiyonu nasıl hazırlanmalı, fotoğraf çekimleri nasıl yapılmalı? Nelere dikkat etmeli, nelerden kaçınmalı?

Saç Koleksiyonu Nasıl Hazırlanmalı? Nelere Dikkat Etmeli?

En Önemlisi Hazırlık 

  • Şüphesiz herhangi bir koleksiyon çekiminin en önemli kısmı hazırlık aşamasıdır. Fotoğrafçınız, herkesin aynı vizyonu paylaşabilmesini sağlamak için sizinle ve ekibinizle prodüksiyon öncesinde mutlaka çeşitli toplantılar yapmalı.
  • O gün oluşturmak istediğiniz saç modellerini ve onları hangi sırayla çekeceğinizi planlamalısınız. Sete girmeden önce tüm hazırlık çalışmalarının tamamlanmış olması gerekiyor.
  • Çekim gününde herhangi bir sürpriz olmaması için saçtan kostüm ve fotoğraflara, yapılacak her şeyi adım adım bir beyaz tahtaya aktardığınızdan emin olun.

Ekibinizi dikkatli seçin

  • Fotoğraf çekimleri bir ekip işidir. Ekibiniz, çekimin niteliği ve neticesinde kilit rol oynar Unutmayın, bu sizin çekiminiz, sizin vizyonunuz. Sorumluluk sizde. Ama her şeyi kendi başınıza yapmanız mümkün değil. Sizinle aynı vizyona sahip fakat sizi yeni şeyler denemeye itecek bir ekiple çalışın. 
  • Saç, makyaj sanatçısı, kostümlerden sorumlu stilist ve fotoğrafçı konusunda yardımcı olacak 1 veya 2 asistana ihtiyacınız olacak. 
  • Ayrıca ekibe mutlaka bir tırnak sanatçısı da dahil edilmeli. 

Doğru fotoğrafçıyı seçin

  • Saç fotoğrafçılığı tamamen saçın şekli, dokusu ve silueti ile ilgilidir. Nasıl görme yetinizde bir problem olduğunda dahiliyeciye değil de bir göz doktoruna görünüyorsanız, çekimlerde de saç konusunda uzmanlaşmış bir fotoğrafçıyla çalışmanız ortaya çıkan işin kalitesini önemli oranda etkileyecektir 

Doğru Modelleri Bulmak     

  • Koleksiyonunuza uygun modelleri belirlemek, yaratıcı sürecin önemli bir parçasıdır. Model görüşmeniz sırasında, koleksiyonunuzu çekecek olan fotoğrafçının dijital çekim yapmak üzere görüşmede hazır bulunmasında fayda var.
  • Modelin tüm saç kesim ve renklendirme işlemlerinden, gerekli tüm zamanlamalardan net bir şekilde haberdar olması çok önemlidir. 
  • Modellerinizin kendilerine özgü bir güzellikleri olduğundan emin olun. Modanın dayatmalarıyla değil, modelin kendi güzelliğini ortaya çıkarmak üzere hareket edin.

Koleksiyonunuzla Bir Hikaye Anlatın

  • Yıllar boyu düzenlenen tüm saç yarışmalarının finalistlere bakarsanız, hepsinin bir hikaye anlattığını veya koleksiyondaki her imajın birbirine bağlanan bütünsel bir konsepte sahip olduğunu görebilirsiniz. Bu önemli.
  • Koleksiyondaki tüm görsellerde ortak bir unsur olmalıdır. Bu giysi stili, makyaj, renk veya aksesuarlar olabilir. Sonuçta bu bir koleksiyon, bu yüzden tek bir hikaye anlatmak için görsellerin bir bütünlüğünün olması şart.
  • Kişiliğinizden ve özünüzden uzak çılgın fikirlere kapılmayın. İyi olduğunuz şeye bağlı kalın. Trend odaklı görüntüler üretin.

Saç Kusursuz Olmalı

  • Saçın kusursuz ve muhteşem olması gerektiğini söylemeye gerek yok. Saçın gerçekten patlaması gerekiyor. Orijinal, yaratıcı ve teknik olarak mükemmel bir şey yaratmak zorundasınız.
  • Her şeyin kamerada daha küçük göründüğünü unutmayın, bu yüzden yaptığınız saç kabarık ve büyük proposyonlara sahip bir saç ise kamera için %25 daha büyük yapın.
  • Gün içinde çalışmanızda en ufak bir kusur fark ederseniz, saçı yıkayın ve yeniden başlayın. Fotoğraf çekimi büyük bir yatırımdır, ikinci sınıf işler için harcayacak ne bütçeniz ne de zamanınız var.
  • Bunun bir saç çekimi olduğunu ve yarattığınız saç modelini ön planda tutmanız gerektiğini unutmayın, bu yüzden diğer her şeyi basit ve abartısız tutmaya özen gösterin.

Potansiyel Ödüllere ve Övgülere Odaklanmayın

  • Ödüller ya da övgüler için değil, kendiniz için çekim yapın. 
  • Amacınız yeteneklerinizi, tutkunuzu ve vizyonunuzu ortaya koyan bir koleksiyon yaratmak olmalı. Ödül ya da övgü toplayan bir koleksiyon yaratma fikriyle yola çıktığınızda, bu düşünceler gereksiz stres ve baskı yaratır ve odağınızı kaybedersiniz.

Eğlenmeye Bakın

  • Fotoğrafik bir saç koleksiyonu oluşturmanın en iyi yanı, ekip halinde ortak bir hedef için çalışırken size eğlenebilmek için de büyük bir fırsat sunmasıdır. Baştan sona tüm sürecin tadını çıkarmaya bakın.