Ana Sayfa Blog Sayfa 420

Kuaförlüğe ilişkin sağlık istatistikleri

0

Geçtiğimiz yıl Nisan ayında imzalanan (26 Nisan 2012) “Avrupa Kuaförlük Sektöründe Mesleki Sağlık ve Güvenliği Korumaya İlişkin Çerçeve Anlaşması” öncesinde Cenevre’de (İsviçre) bulunan Uluslararası İş Kurumu Mesleki Sağlık ve Güvenlik Koordinatörü ve Baş Uzmanı  Dr. Shengli Niu tarafından hazırlanan rapor, kuaförlük mesleğine ilişkin sağlık istatistiklerini ortaya koyuyor.

Rapora göre;

  • ABD’de, yaklaşık 150 bin kuaför ve berber salonunda 1 milyonun üzerinde insan çalışıyor.
  • 1993’te Cornell Üniversitesi’nden Nellie Brown’un yaptığı bir araştırma, ABD’li kuaförlerin %20’sinin işten kaynaklanan hastalıklar nedeniyle işlerini bıraktığını ortaya koyuyor.
  • Ellerde ya da yüzde meydana gelen tahriş ve alerji kaynaklı cilt yanıkları, kozmetologların %20’sinin karşılaştığı yaygın bir sorun.
  • Ciddi ya da olağan kas-iskelet hastalıkları nedeniyle sağlık kurumlarına başvuran kuaförlerin yüzde 40’ını iş kaynaklı kol, boyun ve omuz şikayetleri, %30’unu ise sırt şikayetleri olanlar oluşturuyor.
  • Kuaför kimyasallarından kaynaklanan cilt ve solunum rahatsızlıkları, yaygın meslekis sağlık problemleri arasında.
  • İşi bırakan kuaförlerin yalnızca %30’unun bırakma nedeni psikolojik şikayetler.

KİMYASAL TEHLİKELER

  • Kuaförler, bir iş günü saresince geniş ölçüde kimyasal maddeye maruz kalıyor. Deri ve göz yoluyla nüfuz eden kimyasallar, zaman içinde ciddi sağlık problemlerine yol açıyor.
  • NIOSH raporuna göre, kozmotelojide kullanılan yaklaşık 3 bin kimyasal, ABD hükümetince toksik (zehirli) madde olarak sınıflandırılıyor. Pek çok salonda, havalandırma sistemi kimyasal etkileri ortadan kaldıracak yeterlilikte değil.
  • Kozmetik kimyasalların sürekli kullanımı nedeniyle kuaför çamlışanlarının yüksek risk altında bulunmalarına karşın, kullanılan ürünlerin  test çalışmaları genellikle bu ürünlerle çalışanların değil, müşterilerin taşıdığı riske odaklanıyor.
  • Kullanılan kimyasallar sentetik organik renklendiriciler, kompleks metalik renklendiriciler ve bitkisel boyaları içeriyor. Hidrojen peroksid içeren sentetik saç boyaları, genellikle kalıcı oksidatif boyalar. Bu kimyasallar göz, burun ve boğazı tahriş eder. Sentetik organik saç boyaları, en sık rastlanan alerjik reaksiyonlarun da temel kaynağı.
  • Saç rengi açma ve perma işlemlerinde kullanılan kimyasallar göz, deri, boğaz ve ciğerlerde tahrişe sebep olabiliyor. Persülfat toz açıcılar, kozmetologlar tarafından astım rahatsızlığıyla da ilişkilendiriliyor.
  • Cilt, göz ve boğaz tahrişine ve deri yanıklarına neden olabilen saç düzleştiricileri, aynı zamanda merkezi sinir sistemi üzerinde de olumsuz etkiler yapabiliyor.
  • Müşterilerle yakın temas içinde olan kuaförler, gripten hepatite bulaşıcı pek çok hastalığa karşı yüksek risk altındalar.
  • Sürekli ayakta kalma, devamlı tekrar edilen hareketler, sıkışık çalışma ortamı ile kalitesiz alet ve ekipman kullanımı bilek ve elde sorunlara, omuzda ve boyunda problemlere yol açıyor.

Psikolojik Sorunlar

  • Zaman baskısı
  • İş organizasyonunda control eksikliği ve ara vermeme
  • İş arkadaşları ya da üstlerinin destek eksikliği
  • Takdir görememe, ödüllendirilmeme, çatışmalar…
  • Kariyer gelişim imkanlarının eksikliği
  • İş ve özel yaşam arasında dengesizlik
  • Cinsel taciz
  • İş ortamında baskı ve zorbalık
  • Agresyon ve şiddet
  • Kuaförlerin 12-14 saatlik müşteri hizmeti süresince ara vermeden çalışmaları , psikolojik problemlere yol açabiliyor. Bazı salonlar bu sorunu vardiyalı çalışma prensibiyle çözüyor.

El Kuaför salon tasarımı

0
El Kuaför salon tasarımı

El Kuaför, Etiler/İstanbul

Mimari Tasarım: İdea Mimarlık, Yasemin Karadeniz

Fotoğraflar: www. 4yaprak.com.tr

Cephe tasarımı başta olmak üzere, genel olarak mekanın içe dönük yapısını kırmak ve mevcut hacmi daha etkin ve elverişli kullanmak amacıyla müşterinin ihtiyaçları ve seçimleri doğrultusunda İdea Mimarlık tarafından yeniden kurgulanan El Kuaför, giriş katı 110, alt katı 160 m² olmak üzere, toplamda 270 m²’’lik geniş bir alana yayılmakta. Mekanın tasarımındaki en önemli çıkış noktası ise klasik ile modern çizgileri kesiştirmek olmuş.

Kullanıcı konforunun maksimum düzeye ulaştırılmasının hedeflendiği mekanda, kırık beyaz tonlara sahip mobilyalar, koyu renk ahşap kaplama ile kombinlenmiş, zeminde ise açık renk ahşap parke zemin malzemesi kullanılmış. Mekanı ferahlatmak amacıyla, mevcut durumda giriş kısmında bulunan tünel şeklindeki geçit yıkılmış; kapının iki tarafına yerleştirilen ışıklı görsel kutular ve boşluklu ürün teşhir üniteleriyle de giriş bölümü güçlendirilmiş.

Mevcuttaki hareketli betonarme döşeme, her bölümde tek havuz oluşumuyla sakinleştirilmiş, havuz içindeki renk kullanımı ve gizli ışık detayı ile tavan tasarımı vurgulanmış. Bu doğrultuda kurgulanan aydınlatma planında enerji tasarruflu aydınlatma elemanlarının kullanımına öncelik verilmiş ve her kesim tezgahına özel aydınlatma düzeni oluşturulmuş.

Kuaför salonlarının kalbi olarak değerlendirilen yıkama alanı; yıkılan bir duvar ile mevcut salona dahil edilmiş, ihtiyaçlar doğrultusunda dizayn edilen havlu dolabı ve Paladium marka yıkama setleriyle, bu bölümün tasarımı tamamlanmış. Giriş kattaki modern-klasik tarzın en büyük paydası olan kesim üniteleri, eskitme boyayla boyanarak üstlerine cam tezgahlar konulmuş ve konsept çerçevesindeki ayna tasarımlarıyla giriş katın tasarım süreci sonlandırılmış.

Giriş bölümünde hakim olan modern hava alt kata kesim ünitelerinde de devam ediyor. Gerek malzeme gerekse tasarım çizgisi olarak benzer nitelikler taşıyan mobilyalara, klasik tarzda duvar kağıtları ve bekleme koltukları eşlik ediyor.

Öncesinde yarı opak, koyu renk cephe tercih edilen mekan, bu seçimiyle kendini gizli kılmaktayken tasarım dilini güçlendirmek için iç mekandaki klasik etkinin dışa vurumu olarak ızgara sistem doğrama tercihi ve cephe üzeri tente uygulaması ile kontrollü¨ gün ışığı kullanımı sağlanmış. Eskiye nazaran daha geçirgen ve aydınlık olan mekanın, yakın çevre algısını güçlendirdiği ve potansiyel kullanıcı için de farkındalık oluşturduğu görülüyor.

Uzun süre kabuğunda gizlenmiş ve İdea Mimarlık imzası taşıyan mekan yeni, güçlü cephe tasarımıyla, artık, kozasından yeni çıkmış bir ipek böceği gibi ışıldıyor.

Meslek hastalıkları ve korunmanın yolları

0

Kuaförler, kullandıkları kimyasal maddeler, fırçalar; manikür-pedikür ve ağda uzmanları ise kullandıkları aletler konusunda uluslararası standartlara uymadıklarında pek çok sağlık sorunuyla karşı karşıya kalabiliyor. Onun ötesinde, kuaför salonu çalışanları, meslekleri gereği bazı hastalıklara daha yatkın oluyorlar.

Meslek hastalıklarını ve korunmak için neler yapılması gerektiğini sizin için araştırdık.

Kanser

Kuaför ve berberlerin, en çok yakalandığı hastalıklar içerisinde kanser yer alıyor. Bu durumdan kaçınmak için ise birçok kimyasal maddenin kullanıldığı salonların uygun havalandırma sistemine sahip olması gerekiyor.

Hepatit B

Diğer meslek guruplarına göre kuaför ve berberlerin yakalanma riski 3 kat fazla. Çalışanların yarısı müşterilerine ait jiletle veya manikür-pedikür yaparken yaralanıyorlar. Berberler ve kuaförler de sağlık çalışanları gibi sürekli kanla temas halinde. Bulaşıcı hastalıklar konusunda kendilerini ve müşterilerini korumaları gerekiyor. Sağlık Bakanlığı mevzuatında berber ve kuaförler riskli meslek gurupları içinde olduğundan dolayı Bakanlık Hepatit B aşısını ücretsiz yapıyor. Tüm berber ve kuaförlerin, kendi sağlıkları açısından Hepatit B aşısını yaptırmaları gerekiyor. Türkiye’de salonlarda kullanılan aletlerin dezenfekte edilmesi konusundaki bilinç yüzde 60 oranında.

Hastalıklara yakalanma riskinden korunmak için yapılması gerekenlerin başında temizlik ve hijyen geliyor. Ayrıca kullanılan tüm ürünlerin dezenfekte edilmesi ve sürekli eldiven kullanımı şart.

Havlulara dikkat!

Havluların tek kullanımlık olması ya da kaynatılarak temizlenmesi gerekiyor. Açık renk, beyaz havluların kullanılması gerektiğini vurgulayan uzmanlar, ayrıca bu havluların asla dışarıda kurutulmaması gerektiğinin de altını çiziyor, çünkü nem, bakteri aktarıyor ve dışarıda kurutulduklarında havanın tozu da havluya geçiyor.

 

Alet Temizliği

Manikar ve pedikür yapanlar, hastalık riskini en çok taşıyan grup, Aletlerin asla elde yıkanmaması gerektiğine dikkat çeken uzmanlar, destrelizasyon işleminin özel makinelerde yapılmasını şart koşuyor. Her müşteri için ayrı pedikür kabı naylonu kullanılmalı ve mutlaka eldiven takılmalı.

Tarak ve fırçalar.

Tarak ve fırçaların da mutlaka çamaşır suyunda veya ılık suyla dezenfekte edilmesi gerekiyor.

Ağda

Ağdada kullanılan ahşap spatulaların tek kullanımlık olması gerekiyor, çünkü ağda sırasında açılan gözenekler, deriyi enfeksiyona çok daha açık hale getiriyor. Açık yaralara ise kolonya kullanmanın son derece sakıncalı olduğunu belirten uzmanlar, kolonya kullanıldığı takdirde daha çok kanamanın meydana geleceğine ve hastalık bulaşma olasılığının artacağına dikkat çekiyorlar.

Astım

En sık fırıncılar, kuaförler, boyacılar, çiftçiler, kereste ve mobilya işinde, gıda sektöründe çalışanlar olmak üzere bir çok iş kolunda, işyeri ortamında karşılaşılan bazı maddelere bağlı olarak astım gelişiyor.

En iyi kuaförlerin tercihi
En iyi kuaförlerin tercihi

Dijital dünyamıza hoşgeldiniz…

0

İlksöz

 

HAIRiST bir hayaldi ve gerçekleşti. Saç tasarım profesyonellerinin ve sektörün seçkin markalarının buluştuğu bir platforma dönüştü. Yılda bir kez düzenlediğimiz bu etkinlik farklı bir ihtiyacı daha gündeme getirdi: 7 gün 24 saat iletişim imkanı sağlayacak, yine kaliteli, yine zengin, yine farklılık sunan özel bir dijital dünya: HAIRiSTonline.

 

Dünya ve genç nüfusuyla ülkemiz hızla dijitalleşiyor. Gerekli-gereksiz, yararlı-yararsız bilgi ve paylaşım her yerde… Dijitalleşen bu dünyada HAIRiSTonline özenle seçilmiş, fark yaratan içerik ve paylaşım sunan özel bir alan.

 

Kuaförlüğün ihtişamını, ortaya çıkan çalışmaların güzelliğini yansıtan, ülkeden ve dünyadan seçilmiş eserleri, eğitimleri, etkinlikleri paylaşan  yeni bir dünya.

 

Bu dünyada herkes için bulunma nedeni var:

‘Sizden Gelenler’ bölümüyle salon ve saç tasarımlarını meslektaşlarınızla paylaşabilecek, ‘Konuk’ bölümünde tüm şeffaflığıyla özel konukları dikkatle izleyeceksiniz. ‘Bilgi Bankası’ size okullarıyla, markalarıyla tüm sektörü sunacak, ‘Salon Bul’ kısmında salonunuz ulaşılabilir olacak.

 

Kısa bir süre içinde gerçekleştireceğimiz işbirlikleriyle sektörün insan kaynağı konusunda ihtiyaçlara cevap veren bir platformunu sizlere sunmuş olacağız. ‘Etkinlik Takvimi’ ise planlamanızda vazgeçemeyeceğiniz başvuru kaynağınız olacak.

Web TV bölümünde yer alan videolar sizlere kısa özetler sunacak.

Konuk bölümündeki ilk konuğumuz ise herkesin merak ettiği bir isim. Bunun için ise 2 Nisan 2013’te kapılarını açacak olan HAIRiSTonline’ı beklemeniz gerekecek.

 

HAIRiSTonline’ı seveceğinize inanıyoruz… Herşey sevmekle başlamıyor mu zaten?

 

Erkan Güzel

 

 

MM Bahçecik ile “Vintage Saç Modelleri”

0

Vintage saç modelleri, saç modasına yön veren MM Bahçecik ile 2013 Sonbahar/Kış sezonuna damgasını vuruyor. Günümüz kadınları, Marilyn Monroe, Sophia Loren ve Elizabeth Taylor gibi Hollywood yıldızlarına yeniden hayat veriyor.

MM Bahçecik’in Sonbahar/Kış koleksiyon çekimlerinde ünlü manken Tülin Şahin geçmişe yolculuk ediyor…

1978’den bu yana ünlülerin saçlarını tarayan, trendlere öncülük eden MM Bahçecik, 1999 yılında ilkini gerçekleştirdiği, sonrasında ise rituel haline gelen, İlkbahar/Yaz -Sonbahar/Kış koleksiyon çekimleriyle saç modasını belirlemeye devam ediyor.

Zeynel Abidin Ağgül’ün gerçekleştirdiği çekimde, Polar Moda’nın birbirinden iddialı kıyafetleriyle ve doğal güzelliğiyle dikkat çeken Tülin Şahin, sağlıklı saçlarıyla Bahçecik kadınına ilham veriyor… Her sene tekrarladığı koleksiyon çekimleriyle saç modasına yön veren MM Bahçecik, 2013 Sonbahar/Kış koleksiyonu yıldız olmak isteyen kadınların hayallerini gerçeğe dönüştürüyor! MM Bahçecik, her biri yıldız adayı kadınlar ile Hollywood yıldızlarının 50’lerin ve 60’ların görkemli geçmişini günümüze taşıyor. MM Bahçecik 2013 Sonbahar/Kış koleksiyonunda, ‘Yeni Geçmiş’in hikayesini saçlara uyarlıyor. Yeni sezonda kadınlar; zarif, şık, sofistike ve tam bir Hollywood görkemine sahip oluyor.

Retro dalgalar, nostaljik topuzlar, kabarık toplu saçlar Sonbahar/Kış döneminde kadınların gözde saç modelleri arasında…

MM Bahçecik’in Sonbahar/Kış koleksiyonunda Tülin Şahin ise Hollywood yıldızlarına bürünerek ister bir saatliğine, ister ömür boyu spotlar altında parlamak isteyen kadınları temsil ediyor. Rita Hayworth’ın vaglı saçları, Sophia Loren’in kullandığı krepeli kabarık saçları, Elizabeth Taylor’un hafif dalgalı saçları, Grace Kelly’nin yumuşatılmış vag yöntemiyle kullandığı şık topuzları, Bridget Bardot’un hacimli ve kabarık saçları kadınları oldukça feminen ve baştan çıkarıcı bir görüntüye büründürüyor.

Kıvırcık Saçları Keserken Şampuan Kullanmayın!

0

Kıvırcık Saçları Keserken Şampuan Kullanmayın!

Kıvırcık saçları keserken en sık yapılan hata, işe şampuanla başlamak.

Hiçbirşey, kıvırcık saçı iyice köpürmüş bir şampuandan daha çok eletriklendirip kabartamaz. Şampuan yerine saç kremi kullanmak, hassas kütikülleri harekete geçirmeyecek ve bu sorunu ortadan kaldıracaktır.

Müşterilerinize, kir ve yağın saç kremine yapışarak durulanırken kremle birlikte saçtan atılacağını izah edin.

Ayrıca bu şekilde şampuanın bıraktığı donuk his de ortadan kalmış olur. Kıvırcık saçlı müşterilerinize, haftada bir kezden fazla şampuan kullanmamalarını öğütleyin.

Şampuana bir süre ara verdikten sonra, saçlarındaki değişimi mutlaka farkedecekler.