Ana Sayfa Blog Sayfa 21

Yılın Kuaförü Yarışması 2022 Gelin Kategorisi Sizin Seçiminiz

1
Yılın Kuaförü Yarışması 2022 Gelin Kategorisi

Büyük Jüri değerlendirmesinin ardından sıra Sizlerin Seçimi’nde! Yılın Kuaförü Yarışması 2022 Gelin Saçı Kategorisi’nde siz de seçiminizi yapabilirsiniz!

Kendi kullanıcı geri bildirimi anketinizi oluşturun

Dünden Bugüne Hairist Yılın Kuaförü Yarışması’nda Birinciler galerisi…

2012

Bülent Demir-İstanbul-Şekillendirme&Topuz Kategorisi Birincisi

Sinan Ergün-İstanbul-Kesim&Renk Kategorisi Birincisi

2013

Onur Varlı-İstanbul-Şekillendirme&Topuz Kategorisi Birincisi

2014

Erdal Köse-İstanbul-Şekillendirme&Topuz Kategorisi Birincisi

Taner Yıldız-İstanbul-Kesim&Renk Kategorisi Birincisi

2015

Gülseda Kenar-Lüleburgaz-Şekillendirme&Topuz Kategorisi Birincisi

Serap Aykut-İstanbul-Kesim&Renk Kategorisi Birincisi

2016

Hüseyin Alkan-Samsun-Şekillendirme&Topuz Kategorisi Birincisi

Hüseyin Alkan-Samsun-Kesim&Renk Kategorisi Birincisi

2017

Hüseyin Alkan-Samsun-Şekillendirme&Topuz Kategorisi Birincisi

Hüseyin Alkan-Samsun-Kesim&Renk Kategorisi Birincisi

2018

Pınar Yıldırım-Gaziantep-Şekillendirme&Topuz Kategorisi Birincisi

İlknur Akbulut-Tokat-Kesim&Renk Kategorisi Birincisi

2019

Nilgün Ayvaz-Bursa-Şekillendirme&Topuz Kategorisi Birincisi

Burak Pir-Gaziantep-Kesim&Renk Kategorisi Birincisi

2020

Pınar Eyinç-Mersin-Şekillendirme&Topuz Kategorisi Birincisi

Volkan Hazırcı-İstanbul-Kesim&Renk Kategorisi Birincisi ve Yılın Kuaförü

2021

Barış Berk  / Hüseyin Alkan Kuaför Salonu, Samsun -Yılın Kuaförü ve Renk Kategorisi Birincisi

Ufuk Çatıkkaş / Saçkaran Kuaför Salonu, İstanbul – Avantgarde Kategorisi Birincisi

Neslihan Usta / Bülent&Özgür Kuaför Salonu, İstanbul – Gelin Saçı Kategorisi Birincisi

2022

Yüzdeki Koyu Lekeler ile Mücadele Yöntemleri

0
yüzdeki koyu lekeler

Yüzünüzdeki koyu lekeler ve hiperpigmentasyondan mı şikayetçisiniz? Piyasada yüzdeki lekelerle mücadele etmeyi vaat eden o kadar çok ürün var ki, hangisini seçeceğinize karar vermek güç olabilir. Bu durumda, cilt rengini eşitlemeye yardımcı olduğu kanıtlanmış bazı bileşenler sizin için yol gösterici olabilir.

Yüzdeki Koyu Lekeler Neden Olur?

Koyu lekeler yaygın bir cilt rahatsızlığıdır, ancak birçok insan bunlara gerçekte neyin sebep olduğunu bilmiyor. Halk arasında yaşlılık lekeleri olarak adlandırılan siyah lekeler, çeşitli etkenlere bağlı olarak yüz ve vücutta oluşabilir. Buna neden olabilecek etkenleri şöyle sıralayabilirizX

Güneş Hasarı

Koyu lekelerin en yaygın nedeni, çok fazla güneşe maruz kalmaktan dolayı cildin çok fazla melanin (ten renginden sorumlu pigment) üretmesine neden olur. Aşırı melanin koyu lekeler oluşturabilir ve bu leke oluşumu hiperpigmentasyon olarak adlandırılır.

Hormonlar

Cildiniz dermis ve epidermis katmanlarında hem östrojen hem de progesteron reseptörleri içerir. Mensturasyon döngünüz veya menopoz sırasında vücudunuzdaki bu hormonlarda dalgalanma olabilir ve cilt pigmentasyonunda değişiklikler yaşayabilirsiniz.

Genetik

Bazı insanlar genetik olarak hiperpigmentasyona yatkındır, çünkü genetik varyasyonlar melanin üretimini ve dağıtımını etkileyebilir.

Enflamasyon

Cildinizdeki koyu lekelerin bir diğer sorumlusu enflamasyon olabilir. Cildiniz akneye tepki olarak aşırı melanin üreterek iltihaplanmaya yol açabilir. Bu da hiperpigmentasyona neden olur.

Kötü beslenme: C vitamini, E ve çinko gibi bazı vitamin ve minerallerdeki eksiklikler cildin doğal savunmasını zayıflatabilir.

koyu lekeler

Koyu Lekeleri Tedavi Etmek İçin En İyi İçerikler

1) C vitamini
Çeşitli cilt sorunları için kullanılan C vitamininin ince çizgileri ve kırışıklıkları giderme konusundaki becerisi tartışılmaz. Buna ek olarak koyu lekeleri ve iltihap sonrası hiperpigmentasyonu gidermek için de en iyi bileşenlerden biridir. .

Topikal olarak kullanacağınız c vitamininin cilt hücresi döngüsüne yardımcı olduğu ve koyu lekelerin görünümünü iyileştirdiği kanıtlanmıştır.

2) Glikolik Asit
Glikolik asit, zamanla koyu lekelerin solmasına ve lekelerin görünümünün azalmasına yardımcı olabilecek şekilde ölü cilt hücrelerinin üst katmanlarını eriterek pul pul dökülmesine yardımcı olur.

Bu güçlü bileşen aynı zamanda hücre dönüşümünü uyararak cilt dokusunu iyileştirmeye destek olur. Glikolik asit içeren ürünleri düzenli olarak kullandığınızda koyu lekeler yerini zamanla temiz bir cilde bırakabilir.

3) Niasinamid
Cilt bakım ürünlerinde niasinamidin birkaç faydasından biri de koyu lekeleri gidermesidir. Cildin aydınlık ve parlak görünmesinde son derece etkilidir. Bunun nedeni ise ciltte melanin üretimini bloke ederek daha fazla koyu leke oluşumunu engellemesi ve var olan lekeleri gidermesidir.

Yılın Kuaförü Yarışması 2022 Renk Kategorisi Sizin Seçiminiz

3
Yılın Kuaförü Yarışması 2022 Renk Kategorisi

Büyük Jüri değerlendirmesinin ardından sıra Sizlerin Seçimi’nde! Yılın Kuaförü Yarışması 2022 Renk Kategorisi’nde siz de seçiminizi yapabilirsiniz!

Kendi kullanıcı geri bildirimi anketinizi oluşturun

Dünden Bugüne Hairist Yılın Kuaförü Yarışması’nda Birinciler galerisi…

2012

Bülent Demir-İstanbul-Şekillendirme&Topuz Kategorisi Birincisi

Sinan Ergün-İstanbul-Kesim&Renk Kategorisi Birincisi

2013

Onur Varlı-İstanbul-Şekillendirme&Topuz Kategorisi Birincisi

2014

Erdal Köse-İstanbul-Şekillendirme&Topuz Kategorisi Birincisi

Taner Yıldız-İstanbul-Kesim&Renk Kategorisi Birincisi

2015

Gülseda Kenar-Lüleburgaz-Şekillendirme&Topuz Kategorisi Birincisi

Serap Aykut-İstanbul-Kesim&Renk Kategorisi Birincisi

2016

Hüseyin Alkan-Samsun-Şekillendirme&Topuz Kategorisi Birincisi

Hüseyin Alkan-Samsun-Kesim&Renk Kategorisi Birincisi

2017

Hüseyin Alkan-Samsun-Şekillendirme&Topuz Kategorisi Birincisi

Hüseyin Alkan-Samsun-Kesim&Renk Kategorisi Birincisi

2018

Pınar Yıldırım-Gaziantep-Şekillendirme&Topuz Kategorisi Birincisi

İlknur Akbulut-Tokat-Kesim&Renk Kategorisi Birincisi

2019

Nilgün Ayvaz-Bursa-Şekillendirme&Topuz Kategorisi Birincisi

Burak Pir-Gaziantep-Kesim&Renk Kategorisi Birincisi

2020

Pınar Eyinç-Mersin-Şekillendirme&Topuz Kategorisi Birincisi

Volkan Hazırcı-İstanbul-Kesim&Renk Kategorisi Birincisi ve Yılın Kuaförü

2021

Barış Berk  / Hüseyin Alkan Kuaför Salonu, Samsun -Yılın Kuaförü ve Renk Kategorisi Birincisi

Ufuk Çatıkkaş / Saçkaran Kuaför Salonu, İstanbul – Avantgarde Kategorisi Birincisi

Neslihan Usta / Bülent&Özgür Kuaför Salonu, İstanbul – Gelin Saçı Kategorisi Birincisi

2022

Sadece Saç Yıkama Deyip Geçmeyin!

0

Saçınızı yıkamanın da doğru ve yanlış yolları olduğunu biliyor muydunuz? Saç yıkama, sadece saçımızı temizlemekten ibaret değildir, aynı zamanda neredeyse hepimiz için bir terapi gibidir. Çoğu insan gibi saçlarınızın parlak, sağlıklı ve temiz görünmesi için saçınızı mümkün olduğunca sık yıkamanız gerektiğini düşünenlerdenseniz, yanılıyorsunuz. Saçınızı çok sık yıkamak aslında saçınızın sağlığını olumsuz etkileyebilir.

Saçımı Ne Sıklıkta Yıkamalıyım?

Genel olarak, saçlarınızı iki ila üç günde bir yıkamalısınız. Ancak bu saç tipine göre değişiklik gösterebilir. Herkesin saçı farklıdır, bu yüzden ne sıklıkta yıkamanız gerektiği birkaç faktöre bağlı:

  • İnce telli, düz saçların daha sık yıkanması gerekir, çünkü sebumun veya doğal yağların aşağı doğru hareket etmesi daha kolaydır.
  • Kıvırcık veya dokulu saçlara sahip olanlar, saç yıkamaları arasında daha uzun bir aralık bırakabilirler, çünkü sebum saç gövdesinden aşağı o kadar kolay bir şekilde ilerleyemez.
  • Yaşam tarzı da dikkate alınmalı. Ne kadar sık egzersiz yaparsanız, saçınızı o kadar sık yıkamanız gerekir. Ter, gözeneklerinizi tıkayabilir ve saçınızın yağlı ve kirli görünmesine neden olabilir.
  • Çok nemli bir iklimde yaşayanlar saçlarını daha sık yıkamayı gerekli görebilir.

    Saç derinizi sık sık temizlemezseniz fazla yağ, kir, kirlilik ve ölü deri hücrelerinin birikmesine neden olursunuz. Ölü deri hücrelerinin birikmesi kaşıntıya, tahrişe ve kepeklenmeye neden olabilir. İnce telli düz saçlar gibi bazı saç tipleri, sık sık yıkamazsanız gevşer ve yağlı bir parlaklık kazanır. Ancak bu, istenen ve sağlıklı görünen bir parlaklık değildir. Diğer saç tipleri karma saç geliştirir – üstte yağlı ve keçeleşmiş, altta kuru ve karışık.
saç yıkamanın incelikleri

Şampuan Saça Zararlı mı?

Hayır, şampuan saç için kötü değildir. Şampuan, saçtaki yağı ve kiri tutar ve yıkayarak saçtan arındırır. Saçınızı düzenli olarak yıkamak sağlıklı saçlar için çok önemlidir. Ancak, tüm şampuanlar eşit değildir. Bazı şampuanlar çok serttir ve saçı sağlıklı, doğal yağlarından arındırır. Saçı besleyen doğal yağların saçtan arınmaması ve saçın kurumaması için sülfatsız şampuanları tercih etmek en iyisidir.

Şekillendirici etkileri olan bir şampuan kullanmadığınız sürece, şampuanınızın amacı yalnızca saç derinizi temizlemektir. Saçınızın uçları en eski, en kırılgan kısımlardır ve ekstra neme, özel bakıma ihtiyaç duyar. Saçları kuru olanlar, her yıkamada saç kremi kullanmalı. Saç kremi kullanırken saçınızın uçlarına özellikle dikkat edin. Kuru ve kıvırcık saçlara sahipseniz saç diplerine de krem uygulayabilirsiniz..

Saçınızı Yıkarken Bunlara Dikkat Edin

İyice Durulayın: Şampuan ıslak saçta daha iyi köpürür ve eşit şekilde yayılır. Ayrıca saçınızı önceden düzgün bir şekilde ıslatırsanız, saçınızı yıkamak için daha az şampuana ihtiyaç duyarsınız.
Önce Ilık Suyla Durulayın: Ilık su, saçın kütiküllerini açmaya yardımcı olur, böylece şampuan daha derine nüfuz edebilir ve saçtaki kiri ve yağı temizleyebilir.
Suyla Karıştırın: Şampuanı doğrudan saç derinize uygulamaktan kaçının, bunun yerine biraz su ile karıştırın. Bu, şampuanın saç derinize eşit şekilde yayılmasını sağlar.

Saçınızı Yıkarken Bunları Yapmayın

Saç Derisini Ovalayarak Yıkamayın: Aşınmalara ve enfeksiyonlara neden olabileceği için saç derinizi asla tırnaklarınızla ovalayarak yıkamayın.
İki Kez Şampuanlamayın: İki kez yıkamak saçınızın doğal yağını tamamen arındırır, bu da saçınızın uzamasını olumsuz yönde etkiler ve hasarı tetikler.
Saç Derisine Saç Kremi Uygulamayın: Saçınız neme çok ihtiyaç duyar, bu nedenle saçınızı sadece ortasından uçlarına kadar kremleyin.
Saçınızı Ovarak Kurutmayın: Saçınızı kurutmak için havluyla ovmayın.

Akne Tetikleyici Gıdalar

0
tatlı

Yediklerimiz ve akne arasında nasıl bir ilişki var? Aldığımız besinlerin cilt sağlığımızı etkilediğini ve beslenmemizin cildimizi korumada önemli bir rol oynadığını biliyoruz. Bazı yiyecekler mevcut sivilcelerinizi daha da kötüleştirebilir. İşte sivilceyi tetikleyebilecek veya mevcut akneleri daha da kötüleştirebilecek yiyeceklerin listesi:

1- Süt Ürünleri
47.355 kadının lise eğitimi boyunca beslenmesini inceleyen bir araştırma, sivilce ile tam yağlı ve yağsız süt alımı arasında pozitif bir bağlantı olduğunu ortaya koydu. Krem peynir ve süzme peynir gibi diğer süt ürünlerinin de akneyi kötüleştirdiği bulundu.

süt ürünleri

2- Rafine Tahıllar ve Şeker

Orta düzey ya da şiddetli akne şikayeti olan 64 katılımcıyı içeren bir araştırma, aknesi olanların daha fazla miktarda karbonhidrat tükettiğini ortaya koydu. Diğer bir çalışma, sık şeker alımının ergenlerde ve hatta yetişkinlerde akne gelişimine yol açabileceğini gösteriyor.

Orta ila şiddetli aknesi olan kişilerin daha fazla karbonhidrat tüketirken, aynı zamanda kalitesi daha düşük bir yaşam tarzını benimsedikleri gözlemlendi. Bu da akneye neden olan yiyeceklerden kaçınmanız ve yaşam tarzınızı iyileştirmeniz durumunda cilt sağlığınızın iyileşebileceği anlamına geliyor.

pasta - sivilce ve akneye yol açabilen yiyecekler

3- Rafine tahıllar ve şeker içeren yiyecekler:

  • Beyaz pirinç
  • Makarna ve beyaz undan yapılan erişteler
  • Beyaz undan yapılan ekmek, tahıl gevrekleri, kekler, hamur işleri ve kurabiyeler
  • şekerli içecekler
  • Bal, akçaağaç şurubu, şeker kamışı gibi tatlandırıcılar

4- Fast Food ya da Abur Cubur

Ergenler üzerinde yapılan bir çalışma, aknesi olanların sağlıklı beslenme alışkanlıklarından yoksun olduğunu buldu. Araştırmacılar, yağlı yiyecekler, hamburger, sosis, kek, hamur işleri ve şeker gibi hızlı yiyeceklerin sık tüketilmesinin akne riskini artırabileceği veya şiddetlendirebileceği sonucuna vardı.

hamburger / akne

5- Yüksek Omega-6 Yağı İçeren Besinler

Batı’da beslenme stili, genellikle yüksek seviyelerde omega-6 yağ asitleri ve daha düşük seviyelerde omega-3 içerir. Omega-6 yağ asitleri, mısırözü ya da ayçicek yağı gibi yemeklik yağların çoğunda bulunur ve işlenmiş gıdaların çoğu bu yağlarda pişirilir.

Omega-6 yağlarının alımını ortadan kaldırmak zorunda değilsiniz. İşlenmiş gıdaların ve yukarıda adı geçen bitkisel yağlardan yapılan gıdaların tüketimini sınırlandırmanız, hatta bunları tüketmeyi tamamen bırakmanız yeterli. Omega-6 yağ asitleri bakımından düşük olan zeytinyağı ve hindistancevizi yağını tercih edin. Akne oluşumundan kaçınmak için ayçiçeği yağı gibi omega-6 yağ asitleri bakımından yüksek yağları tüketmekten kaçının.

6- Kafein ve Alkol

Bir araştırmaya göre, kahve insülin direncini azaltıyor Bu, kan şekeri seviyenizin kahve içtikten sonra normalden daha uzun süre yüksek kalması anlamına gelir. Bu, iltihabı artırabilir ve akneyi kötüleştirebilir.

alkol

7- Peynir Altı Suyu Protein Tozu

Kaslanmayı hedefleyen spor meraklılarının yakından tanıdığı peynir altı suyu protein tuzu, sivilceye neden olabilir. Peynir altı suyu proteini, peynir yapım sürecinde süt kesildikten ve ayrıldıktan sonra geride kalan sıvıdır. Amino asitler açısından zengin olmasına rağmen, spor salonuna giden ergenlerde akne artışı ile ilişkilendiriliyor.

Süt ve süt ürünleri, IGF-1 reseptörlerini ve progesteron ve östrojen gibi hormonların üretimini artırabilir (8). Akneye katkıda bulunabileceklerine inanılıyor, ancak arkasındaki mekanizmayı anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç var.

Büyük Jüri Yılın Kuaförü Yarışması için bir arada!

0
Büyük Jüri Yılın Kuaförü Yarışması için bir arada!

Hairist Yılın Kuaförü Yarışması 2022’de heyecan bugün gerçekleşen Büyük Jüri toplantısıyla doruğa ulaştı.

2012 yılından bu yana kesintisiz devam eden Yılın Kuaförü Yarışması için Kuaförler Derneği Yönetim Kurulu üyelerinin de yer aldığı büyük jüri, finalistler arasından seçim yapmak için Hush Akademi’de bir araya geldi.

Büyük Jüri Yılın Kuaförü Yarışması için bir arada!

Sistem Kozmetik Yönetim Kurulu Üyesi Sinan Kara’nın ev sahibi olarak açılış konuşmasını yaptığı toplantıda Sistem Kozmetik Genel Müdürü İsmail Çakır yarışmanın sektör açısından önem ve değerine vurgu yaptı.

Estetica Dergisi/ Hairst Genel Yayın Yönetmeni Erkan Güzel ve Kuaförler Derneği Başkanı Sabit Akkaya’nın yarışma hakkında yaptıkları bilgilendirmenin ardından oylamaya geçilerek yıl boyunca finale kalmayı başaran yarışmacıların tasarımları jüri üyeleri tarafından puanlama kriterlerine uygun olarak değerlendirildi.

Büyük Jüri Yılın Kuaförü Yarışması için bir arada!
Kuaförler Derneği Başkanı Sabit Akkaya – Estetica Dergisi Hairist Genel Yayın Yönetmeni Erkan Güzel

Kuaförler Derneği Başkanı Sabit Akkaya’nın Jüri Başkanı olarak oy kullanmadığı büyük jüride Kuaförler Derneği Yönetim Kurulu Üyeleri Habib Örs, Hüseyin Özcan, İlknur Akbulut, İsmail Babuz, Kadir Alkan, Levent Akan, Metin Kaya, Sinan Ergün ve Güzelliğin Peşinde Gazetesi Sorumlu Müdürü Dilan Perin yer aldı.

Dilan Perin

Yarışmanın sonuçları 29 Mayıs-2 Haziran tarihlerinde Kıbrıs’ta gerçekleşecek olan Hush Kıbrıs etkinliğinde etkinliğe davetli olarak katılacak olan finalistlerin de yer alacağı büyük etkinlikte tüm davetlilerin huzurunda açıklanacak ve ödüller sahiplerini bulacak.

Hairist Yılın Kuaför Yarışması hakkında daha detaylı bilgi için tıklayın!

Gelin Saç Rengi ve Uzmanlardan Yorumlar

0
Gelin Saç Rengi
Saç: Tracy Devine

En yoğun düğün sezonuna girmek üzereyiz. Kuaförler, gelinlerin, damatların ve konukların büyük güne hazırlanmalarına yardımcı olmak için koşuşturmaya hazır. Gelinin saç rengi ise, kuaför ve gelin arasındaki iletişimde ana konularından biri.

Gelinlerin çoğu için, beklentilerini ve vizyonlarını karşılayan genel bir görünüme sahip olmak çok önemlidir. Gelinin saç rengi, toplam görünümün ayrılmaz bir parçası olduğundan, renklendirme uzmanlarının gelin saçında çok önemli bir rolü var.

Zaman geçtikçe, gelin saçı her zamankinden çok bir trend haline geldi. Gelinler, büyük güne hazırlık aşamasında saçlarının o gün mümkün olan en iyi durumda olmasını sağlamak için bakım ve maske gibi diğer hizmetler için rezervasyon yaptırıyorlar. Ancak, renklendirme uzmanları, ileriyi nasıl planlayabilir ve gelinin isteklerinin, beklentilerin karşılandığından nasıl emin olabilir? Sektörün önde gelen renk uzmanlarından bazı tavsiyeler:

Alex Thaddeus
Gelin saçı uzmanları olarak bizim işimiz gelin adaylarının hayatını olabildiğince kolaylaştırmak. Bunu göz önünde bulundurarak özel bir paket oluşturduk. Bu paket gelin danışmanlığı, bir prova, derinlemesine bakım, fön ve tabii ki düğün günü saç şekillendirmeyi içeriyor. Bunu, sadece gelin saç provası için değil, aynı zamanda onları ilk danışmanlık hizmeti için gelmeye teşvik etmek için özel bir paket olarak sunuyoruz. Bu, gelini tanımamıza ve hayalindeki düğün saçını elde etmek için onunla yakın çalışmamıza yardımcı oluyor. Hayalindeki düğü saçı, elbette saç rengine kadar uzanabilir. İlk danışma sırasında, gelinin saç renginde net bir yol belirlemek için zaman ayırın.

Yüz yüze danışmanlık kapsamında, gelinlere göstermek veya gizlemek istediği herhangi bir alan olup olmadığını, elbise yaka detaylarını soruyoruz. Ayrıca gelinlerden bize stil ve renk dahil, beğendikleri en az 2 fotoğraf göstermelerini istiyoruz. Bu bize gelinin zevkleri ve tercihleri hakkında bir fikir verir ve bunu başarmak için yeterli doğal saça sahip olup olmadıklarını veya ek saç kullanılması gerekip gerekmediğini gösterir.

Tina Farey – RUSH

Gelin saç rengi söz konusu olduğunda, önceden plan yapmak ve düğün gününe kadar tüm renklendirme randevularını rezerve etmek çok önemlir. Müşteriler, düğün gününden önceki son renk randevularının düğünden yaklaşık iki hafta önce olmasına dikkat etmeli. Bu, rengin iyice yerleşmesini, böylece sonuçtan memnun olmasını sağlar. Bu iki haftalık boşlukta da gelinin saçına düğün öncesi bolca bakım uygulamak için harikadır. Bu bakımlar, renklendirme işleminden sonra saçın mümkün olan en sağlıklı ve en iyi görünüme sahip olmasını sağlar.

saç renklendirme

Müşterilerime, daima düğüne kadar (yani, düğünden önceki altı ay) aşina olmadıkları yeni bir renk/renk tekniği seçmemelerini tavsiye ederim. Tam bir renk değişikliği yapılacaksa bu kademeli olarak yapılmalı. Müşteriler tamamen yeni bir şey seçmemeli. Aksi takdirde düğünden önceki zamanlarının geri kalanını saçlarını istedikleri renge döndürmeye çalışarak geçirebilirler. Bu süreçte saçlarına zarar verirler.

Müşterilerimiz, altı ay öncesinden düğün günü için hangi saç rengini tercih edeceklerini düşünmeye çalışmalı. Daha sonra, randevuları oluşturulmalıdır Esmerlerse, birkaç ayda bir kalıcı bir renk seçmek isteyebilirler, saç aralarında bir parlaklık ve ışıltı olabilir. Eğer röfleleri olan bir sarışınlarsa, bir ay tam aydınlatma, sonraki ay ise kafanın yarısını aydınlatmak isteyebilirler. Bu, rengin en iyi şekilde görünmesini sağlarken aynı zamanda saça çok fazla zarar vermez. Çok fazla blok renkten kaçınmak için, saçın doğal bir bitişe sahip olmasını ve saçın içindeki boyut ve derinliğin kaybolmamasını sağlamak için bazı düşük ışıklar eklemeyi de düşünebilirler.

Sabrina Dijkman, ALTERNA Elçisi:

Düğün gününe kadar müşteriler saçlarının olabildiğince güzel görünmesini isterler. Müşteriler, saçlarını mümkün olan en iyi durumda tutmak için her zaman Bond Rebuild gibi bakımlardan faydalanmalı ve Saçlarının canlı, pürüzsüz, parlak ve hasar görmemiş olduğundan emin olmalılar. Müşterilerime her zaman ALTERNA Reconstruction Bond kullanmalarını öneriyorum.

Tracey Ann Smith, ASP Global Elçisi:

Gelinlerle önceden plan yapmak, özellikle yılın bu zamanlarında, biz renklendirmeciler için başrolde yer alıyor. Gelinlerin, bu önemli günleri için saçlarını mümkün olduğunca canlandırmalarına yardımcı olabiliriz.

İster salonun müdavimi ister yeni bir müşteri olsun, düğün saçından ne beklediğini, nasıl bir şey istediğini, bakış açısını ve tabii ki tercih ettiği rengi öğrenmek önemlidir. İlk adım, bunu ilk danışmada belirlemek ve ardından bir plan oluşturmaktır. Müşteriye her zaman saç renginde sert ve keskin olmamalarını tavsiye ederim. Bazen sonuç, zaman aralığı göz önüne alındığında hayal ettiklerinden çok daha uzak bir şey olabilir.

saç rengi

Genelde düğünden 8-10 ay öncesinde çalışmaya başlamayı severiz. Erken davranmak bize saçın sağlığını tam potansiyeline getirmek için yeterli zamanı verir. Bu, düzenli renk randevularıyla birlikte gelinin vizyonunu, hayal ettiği saça kavuşmasını sağlar. Salon bakımının yanı sıra gelin için bir de evde bakım planı oluşturuyoruz; saçın genel rengini korumaya ve bakımına yardımcı olduğundan, gelinden her zaman buna uymalarını istiyoruz. Evde bakım, salon bakımı kadar önemli, profesyonel olarak müşterilerimizi eğitmek de bizim işimiz.

Brian Leo McCallum

Geiinle ilk görüşmeniz, onu “şaşırtma” şansınızdır. Profesyonel ve cana yakın olmanız önemli. Düğün günlerinde onlar için en önemli şeyin ne olduğunu öğrenin. Önerilerini dinleyin ama kendi uzmanlığınızı da sunun. Büyük günlerine giden yolda, saçları için önerdiğiniz hazırlığı sağlayın. Belirli saç tipleri ve sorunları için doğru ürünler önerin. Ardından bir bakım planı oluşturup başta atmaları gereken adımları önerin.

Renk beklentilerini erkenden öğrenmek ve bunları elinizden geldiğince yönetmek çok önemli. Örneğin, gelininiz şu anda esmerse ve altı ay sonraki düğününde sarışın olmak istiyorsa, o zaman diliminde elde edebileceğiniz sonuçlarla ilgili gerçekçi beklentiler belirlemeniz gerekecek. Özel günlerinde saçlarının rengi kadar durumu da önemlidir. Fotoğraflarda en iyi şekilde görünmesi için saçın mükemmel durumda olması gerekir. Bir gelinle düğünlerine giden yolda çalışırken bir renk uzmanı olarak bu, aklınızın ön saflarında olmalı.

Yaz Ayları İçin Cilt Bakımının Püf Noktaları

0
yaz cilt bakımı

Mevsimler değiştikçe cildin ihtiyaçları da değişir. Yaz kapıdayken, cilt bakımı rutininizi değiştirmeniz gerekebilir.

Yazın güneşten dolayı kuru ciltler iyice kurur. Güzel havalarda alkol tüketiminin de artabileceğini de dikkate alırsak, kuru cilde sahip olanlar çok daha güçlü ve etkili nemlendiricilere, hatta SPF içeren nemlendirici seçeneklerine yönelmeliler. Yağlı cilde sahip olanlar için ise güneş çıktıklarında ciltlerindeki o ağır ve yağlı his tanıdık gelecektir. Hafif bir cilt bakımı rutini uygulamadıkları takdirde, ciltleri daha fazla yağ ve sivilce problemiyle karşı karşıya kalabilir.

Cildinizin yaz aylarına adaptasyonu için 6 püf noktası:

1- Güneş Kremi
Tüm yıl boyunca özel bir SPF kullanmalısınız. Ancak, güneşindaha güçlü olduğu yaz aylarında SPF’nizi gün boyunca tekrar tekrar uygulamanız gerekir. Şu anda bir SPF30 kullanıyorsanız, optimum güneş koruması için SPF50’ye geçin. Cildinizin güneşten zarar görmesini önlemek için özellikle dışarıdayken, birkaç saatte bir güneş kreminizi yeniden uygulayın.

Makyaj yapıyorsanız veya güneş kremini gün içinde yeniden kolayca uygulayabilmek için bir SPF spreyi deneyebilirsiniz. Makyajınızın güneş kremiyle bozulmasından endişe ettiğinizde ya da hareket halindeyken kolayca yüzünüze püskürtebilirsiniz. Kuru ciltler, ekstra nemlendirme için nemlendirici özelliklere sahip hafif bir güneş koruyucu seçmeli.

yaz cilt bakımı

2- Daha hafif nemlendirici
Yazın evlerdeki merkezi ısıtmaya maruz kalmadığımız ve daha çok terlediğimiz için cildimiz daha nemli kalır. Bu nedenle, cildimizin tıkanmaması veya ağırlaşmaması için daha hafif bir nemlendirici tercih etmek en iyisidir.

Yağlı ciltler, nemlendirici içeren bir serum ya da güneş kremi kullanırlarsa, ayrıca nemlendirici krem kullanmaya ihtiyaçları yok. Daha hafif oldukları için jel nemlendiricilere geçmekte fayda var.

    Kuru bir cildiniz varsa, yine de krem bir nemlendirici kullanmanız gerekebilir, ancak daha hafif bir formül de tercih edebilirsiniz. Ekstra güneş koruması için SPF eklenmiş nemlendiriciler en idealidir.

    3- C vitamini desteği
    Yaz aylarında C vitamini kullanımını artırmak cildinize çok iyi gelir. Bu güçlü antioksidan, cildin daha parlak ve ışıltılı görünmesini sağlamakla kalmaz, aynı zamanda güneş kreminin etkinliğini artırır ve cilde UV ışınlarından daha iyi koruma sağlar.

    C vitamini ayrıca hiperpigmentasyonla cildi eşitlediği için lekeleri, siyah noktaları ve kızarıklığı azaltmanın yanı sıra güneşin hasarı ile mücadele etmek için birebirdir. C vitamini tüm yıl boyunca kullanılabilse de özellikle yaz aylarında önemi artar.

    4- Yüz yağlarını dikkatli kullanın
    Yüz yağları, cildinize ekstra nem kazandırmak için çok iyi bir yoldur. Bununla birlikte, yaz aylarında cildinizde ağırlık yapabilir ve sivilcelerin çıkmasına neden olabilirler. Özellikle yağlı bir cildiniz varsa, yazın yüz yağlarını tamamen bırakmayı düşünebilirsiniz. En azından birkaç günde bir az miktarda kullanmayı deneyin.

      Yağlı Saçları Gizleyen En İdeal Saç Stilleri

      0
      Hair: Sam McKnight
      Hair: Sam McKnight

      Saçlarınız yağlı mı? Endişelenmeyin. İki veya üç gün yıkanmamış saçlar için en ideal saç stillerden oluşan bu seçki, hem saçınızın yağlı görünümünü en iyi şekilde gizleyecek hem de trendlere ve modaya uygun bir görünüme kavuşmanızı sağlayacak.

      Bazılarımızın saçları yağlıdır ve saçları her gün yıkamaya karşı koymak kolay değildir. Hepimiz temiz saçlar isteriz ve onları şekillendirip en iyi şekilde görünmesini sağlarız. Ancak, sık sık saç yıkamanın saç sağlığı üzerinde ciddi ve olumsuz sonuçlar doğurabileceğini iyi biliyoruz. Saçı çok sık yakamak saçınızı kurutabilir ve hatta saçı sebumun sağladığı doğal korumadan mahrum ederek saçın hasar görmesine neden olabilir. Bu nedenle tavsiyemiz, her gün yıkayıp saçlarınızı strese sokmaktan kaçınmaktır. Peki günlük yıkama ve şekillendirme stresi olmadan saçımızın güzel görünmesini nasıl sağlayabiliriz?

      İyi haber şu ki, şampuanladıktan iki veya üç gün sonra, tutuş gerektiren saç stilleri için saçınız tam olarak doğru dokuya kavuşuyor. Çoğu zaman, bu stilleri yaratmak için kuru şampuan veya doku verici bir ürün uygulamanız bile gerekir.

      Dağınık Şekillendirilmiş Saçlar
      Sanki yataktan yeni kalkmışsınız gibi bir hava veren bu stilin kendine has bir çekiciliği var. Birçok üst düzey kuaför bu görünümü elde etmek için, saçlara daha az yapılı ve daha doğal bir görünüm elde etmeye yetecek kadar doku verebilen kuru şampuanlar veya bitiş ürünleri yardımıyla elde eder. Kusurlu parçalar, gevşek kilitler ve pürüzlü bir yüzey, aynı zamanda 90’ların trendlerinin yeniden canlanması sayesinde (grunge-şık veya neo-goth’un yeniden ziyaret edilmesi gibi) yeniden moda oldu.

      dağınık toplanmış saç
      Chris Appleton (@chrisappleton1) tarafından Instagram’da paylaşıldı.

      Dağınık Kabarık Saçlar

      dağınık topuz
      RİHANNA (@rihannaofficiall Instagram)

      Islak ve Kaygan Görünümlü Saçlar

      ıslak ve kaygan görünüm
      Maude Apatow Instagram – @maudeapatow

      Geriye Jölelenmiş Saçlar

      Örgüler ve Toplu Saçlar
      Uzun bir kabarıklık elde etmenin en iyi yolunun yağlı saç olduğunu hatırlamakta fayda var. Yeni yıkanmış saçlarla topuz yapmayı deneyen herkes, saçı uzun süre yerinde tutmanın neredeyse imkansız olduğunu bilir. Bu nedenle, tıpkı örgüler ve yüksek atkuyruğu gibi, dağınık görünmemek için yönetilebilir yağlı saçlara ihtiyaç duyarlar. İki veya üç gün boyunca şampuanlanmayan saçlar, bukusursuz görünümün elde edilmesine yardımcı olur.

      Spiky Topuz

      Spiky topuz
      justine marjan (@justinemarjan) tarafından Instagram’da paylaşıldı.

      Çift Topuz

      çift topuz
      justine marjan (@justinemarjan) tarafından Instagram’da paylaşıldı.

      Lastikli Düşük Topuz

      Modern Örgü

      örgü
      Hair By Sam McKnight (@hairbysammcknight) tarafından Instagram’da paylaşıldı.

      Aksesuarlı Örgü

      aksesuarlı örgü
      Sanja Mandusic (@sanjamandusic) tarafından Instagram’da paylaşıldı.

      Aksesuarlar
      Son olarak, saç bandı, saç bandı veya toka gibi aksesuarların yağlı saçları yerinde ve şık tutmak için çok yararlı olabileceğini hatırlayalım. Saçlar, son moda olan fiyonklar, taşlı tokalar veya bantlarla süslendiğinde harika görünecek!

      Saç Bandı

      saç bandı
      Maude Apatow (@maudeapatow) tarafından Instagram’da paylaşıldı.

      Kırışıklıkları Önleyen Esans Yağlar

      0
      gül esans yağ

      Esans yağlar, göz altı ve çevresi, ağız çevresi, alın, çene ve boyundaki kırışıklıkları azaltmaya yardımcı olur. Bu uçucu yağlar hem cildinizin genç kalmasına yardımcı olan antioksidan desteğini sağlar hem de cildin nemlenmesini sağlayarak yaşla birlikte elastikiyetini kaybeden ciltte kırışıklıkların ve ince çizgilerin belirmesini geciktirir. Kırışıklıkların tamamen kaybolmasını sağlamaz, ancak düzenli uygulandığında kırışıklıkların görünümünü önemli oranda azaltır ve cildi gençleştirir.

      Esans yağların seyreltici görevi gören taşıyıcı yağlarla birlikte kullanılması öneriliyor. Uçucu bir yağı cildinize uygulamadan önce seyreltmeniz gerekiyor. Taşıyıcı yağlar da tam olarak bu işlevi görüyor. Seyreltilmelerinin nedeni, uçucu esans yağların konsantre formlarında kullanıldığında kaşıntı, kızarıklık gibi bazı potansiyel riskler oluşturmasıdır. Ayrıntılı bilgi için okumaya devam edin.

      Kırışıklıkların Görünmesini Azaltmada Etkili Esans Yağlar

      limon yağı
      1. Limon Yağı: Serbest radikalleri nötralize ederek cildi oksidatif strese karşı koruyan antioksidanlar açısından zengindir. Güneş hasarına karşı hücresel savunmanızı artıran askorbik asit, alfa-tokoferol (yaşlanma karşıtı bir bileşen) ve glutatyon içerir. Cilde limon yağı uygulamak, cildinizin savunmasını güçlendirir ve erken yaşlanmayı ve kırışık oluşumunu önler.
      2. Gül Yağı: En pahalı esans yağlardan biridir. Antioksidan ve antibakteriyel özelliklere sahiptir. Gül yağı, gül suyunun üretim sürecinin bir yan ürünüdür. Gül suyunda bile %10-50 oranında gül yağı bulunur. (Gül suyunun cilde faydaları) Gül yağı cildinizin sağlıklı ve genç kalmasına yardımcıdır.
      3. Biberiye Yağı: Antibakteriyel özelliklere sahip olan biberiye yağı, temelde cildinizin genel sağlığını korumak için idealdir. Biberiye özleri, cilt yüzeyinizin doğal lipitlerinin değişmesini önleyen ve cilt yaşlanmasını geciktiren güçlü bir antioksidan işlevi görür.
      4. Nar Yağı: Nar çekirdeği yağı, cilde uygulanabilecek güçlü bir antioksidandır. Anti-inflamatuar, anti-kanser ve antimikrobiyal özelliklere sahip aktif bileşenler açısından zengindir. Araştırmalar, keratin üreten epidermal hücreleri uyararak epidermisin (cildin üst tabakası) yenilenmesini desteklediğini gösteriyor. Ayrıca cildin elastikiyetini ve sıkılığını koruyan temel proteinleri artırır.
      5. Lavanta Yağı: Antiinflamatuar, antimikrobiyal ve antioksidan özelliklerinin yanı sıra aromaterapötik özelliklerinden dolayı stresi azaltmak için harikadır. Bu da cildiniz üzerinde olumlu bir etkiye sahiptir.
      esans yağ

      Esans Yağlarla Birlikte Kullanabileceğiniz Taşıyıcı Yağlar

      Badem Yağı: Bu yağdaki yağ asitleri, cildinizi nemlendirir, pürüzsüzleştirir ve ameliyat sonrası yara izlerini azaltabilir.
      Avokado Yağı: Kollajen üretimini ve cilt hücrelerinin yenilenmesini teşvik eder.
      Argan Yağı: Cilt elastikiyetini artırmaya yardımcı olur.
      Jojoba Yağı: Doğal cilt bariyerinin korunmasına yardımcı olur.
      Üzüm Çekirdeği Yağı: E vitamininin etkilerini artırıcı bir etkiye sahiptir. Diğer bir deyişle, E vitamininin cildinizi korumak için daha iyi performans göstermesine yardımcı olur.

      Peki, esans yağlar ve taşıyıcı yağları birlikte nasıl kullanabilirsiniz?

      Kaç damla / çay kaşığı kullanılmalı?

      Taşıyıcı yağlar, uçucu esans yağları seyrelterek cildinize taşır.

      • 6 çay kaşığı taşıyıcı yağ için 15 damla esans yağı kullanın.
      • Taşıyıcı yağ ve uçucu yağı bir şişede karıştırın.
      • Karışımı günde iki kez yüzünüze uygulayın.