Yılın Kuaförü Yarışması 2018 Gelin Saçı Kategorisi 1.si Pınar Yıldırım’dan gelin saçları koleksiyonu.
Koleksiyona ilişkin olarak Pınar Yıldırım ‘dan bilgi aldık:
Gelin saçı trendleri sürekli değişse de 2025’te gelinlerin kalbini fethedecek bir tema var: Zamansız zarafet ve kişisel dokunuşların uyumu.
Artık sadece popüler olanı takip etmek yerine, her gelinin kendi benzersiz hikayesini anlatan, hem etkileyici hem de sofistike saç tasarımları ön planda.
2025 GELİN SAÇI VİZYONU: Sofistike ve Kişisel
2025 gelinleri, düğün günlerinde kusursuz görünmekle birlikte, kendilerini en iyi hissedecekleri stili arayışındalar. Bu da demek oluyor ki, saç modelleri sadece güzel değil, aynı zamanda gelinlerin kişiliğini, düğünün konseptini ve hatta gelinliğin detaylarını yansıtmalı.
DOĞALLIĞIN YÜKSELİŞİ- ABARTIDAN UZAK ŞIKLIK
Artık abartılı ve katı saç modelleri yerini daha doğal, hafif dalgalı topuzlara, zarif örgülere ve yumuşak, akışkan formlara bırakıyor. Bu, gelinlerin düğün boyunca rahat etmesini sağlarken, aynı zamanda zarafetlerinden ödün vermemelerini sağlıyor. Özellikle düşük topuzlar, modern dokunuşlarla yeniden yorumlanarak, hem şık hem de romantik bir hava katıyor.
AKSESUARLARLA GELEN BÜYÜ – DETAYLARDA SAKLI IŞILTI
2025’te saç aksesuarları, gelin saçı tasarımının ayrılmaz bir parçası olacak. Ancak bu aksesuarlar, gösterişten ziyade incelik ve anlam taşıyacak. İnce işlemeli taçlar, doğal çiçekler, ipek kurdeleler veya vintage esintili tokalar, saç modeline zarif bir dokunuş katarken, gelinin stilini tamamlayacak. Özellikle gelinliğin kumaşına ve işçiliğine uygun seçilen aksesuarlar, bütüncül bir görünüm ortaya koyacak.
KİŞİSEL DOKUNUŞLARIN ÖNEMİ- HER TELDE BİR HİKAYE
Her gelin özeldir ve 2025 trendleri bunu bir kez daha vurguluyor. Saç tasarımında gelinin yüz şekli, saç tipi, gelinliğinin yakası ve genel düğün teması gibi faktörler, modelin belirlenmesinde kilit rol oynayacak. Bu, sadece bir saç modeli taramaktan öte, gelinin hayalini gerçeğe dönüştürmek ve onun için en özel gününde kendini en güzel hissetmesini sağlamak anlamına geliyor.
BEN BİR SAÇ STİLİSTİYİM VE VİZYONUM:
Bir saç stilisti olarak, 2025 gelinleri için tarayacağım her modelde bu vizyonu benimsiyorum: Her bir saç teliyle özenle çalışarak, gelinin doğal güzelliğini ortaya çıkaran, ona kendini özel ve eşsiz hissettiren, zamansız bir şıklık ve unutulmaz bir dokunuş sunmayı hedefliyorum. Çünkü biliyorum ki, düğün gününde bir gelinin saçları, onun mutluluğunun ve özgüveninin en güçlü yansımasıdır.
Siz de bu özel gününüzde hayalinizdeki saçlara kavuşmak ve 2025'in en sofistike gelinleri arasında yer almak istemez misiniz?
Shaggy haircut (veya kısaca shag) katlı, dağınık ve doğal bir görünüm veren, 1970’lerden beri popülerliğini koruyan bir saç kesim stilidir. Bu model, hacimli ve hareketli bir yapı sunduğu için hem kadınlar hem erkekler arasında oldukça tercih edilir.
Shaggy Haircut Nedir?
Tanım: Shaggy kesim; saçın farklı uzunluklarda kat kat kesilmesiyle oluşan, dağınık (ama kontrollü) bir görünüm sağlayan modern ve nostaljik bir stildir. Saçın uçlarında inceltme ve doku verilerek hareket kazandırılır.
Özellikleri: Üst katlar kısa, altlar daha uzun olabilir. Saç uçları “tüy tüy” veya feathered görünümde olur. Saçta doğal bir dağınıklık ve hacim vardır. Genellikle kakül (perçem) ile tamamlanır.
“Shaggy” kelimesi İngilizcede sıfat olarak kullanılır ve temel anlamı: “Dağınık, karışık, kat kat ve kabarık görünümlü” demektir.
Shaggy’nin Anlamları:
1. Saç ve Kürk İçin: Uzun, dağınık ve taranmamış gibi duran saç/kürk anlamına gelir. Örnek: He had shaggy hair and a wild look. (Dağınık saçları ve vahşi bir bakışı vardı.)
2. Genel Kullanımda: Bir şey düzgünce kesilmemiş veya şekillendirilmemişse de “shaggy” denebilir. Örn: a shaggy rug → tüylü, dağınık halı
Shaggy Haircut’ta Ne Anlama Gelir?
Kat kat, uçları tıraşlanmış ve doğal dağınık duran saç kesimi demektir. Saçın hacmini ve hareketini artırmak için kullanılır.
Popüler Kültürde:
“Shaggy” ayrıca Scooby-Doo çizgi filmindeki karakterin lakabıdır: Shaggy Rogers → Uzun, dağınık saçlı, salaş giyimli bir karakter olduğu için bu lakabı almıştır.
Özetle:
Shaggy = Dağınık, doğal, katlı ve hafif salaş bir görünüm. Saç kesiminde kullanıldığında ise hacimli ve cool bir tarzın anahtarıdır.
Instagram @rachelwstylistYapay Zeka ile oluşturulduInstagram @rachelwstylist
Andre Walker Saç Tipleri Sistemi ile Saçı Tanı, Hizmetini Özelleştir: Kuaförler İçin Detaylı Rehber
Müşterinizin saçını tanımak, ona en uygun bakım ve şekillendirme yöntemlerini sunmak, hem müşteri memnuniyetini hem de salonunuzun profesyonelliğini artırır.
Oprah Winfrey’in saç stilisti Andre Walker tarafından geliştirilen saç tipleri sistemi, saçları 1’den 4’e kadar ana gruplara ayırır ve her grubu kendi içinde alt tiplere böler.
Bu sistem, kuaförler için saçın yapısına göre işlem planlamasında güvenilir bir referans sunar.
Tip 1: Düz Saç (Straight Hair)
Alt Tiplendirme:
1A: İnce, ipeksi ve tamamen düz
1B: Daha hacimli, az dalga içerebilir
1C: Kalın telli, hafif dalgalı görünüm
Özellikler:
Yağlanmaya en yatkın saç tipidir.
Genellikle parlaktır ancak hacimsiz görünebilir.
İşlem ve Bakım Önerileri:
Kesim: Katlı kesimlerle hacim kazandırılabilir.
Ürün: Hafif kuru şampuanlar ve hacim artırıcı spreyler önerilir.
Isı Uygulaması: Maşa ve düzleştirici işlemleri uzun süre kalıcı olmayabilir; ısıyı dikkatli ve sabitleyici ürünlerle desteklemek gerekir.
Tip 2: Dalgalı Saç (Wavy Hair)
Alt Tiplendirme:
2A: İnce dalga, saç düzlüğe yakındır
2B: Belirgin “S” şekilli dalgalar
2C: Kalın telli, kabarmaya meyilli yoğun dalgalar
Özellikler:
Yağ ve kuru alanlar dengededir.
Kabarma sorunu görülebilir.
İşlem ve Bakım Önerileri:
Kesim: Katlı ve uçlara doğru incelen kesimler dalgayı belirginleştirir.
Ürün: Kabarma karşıtı serumlar, hafif şekillendiriciler tercih edilir.
Şekillendirme: Difüzör kullanarak dalgalar doğal şekilde belirginleştirilebilir.
Tip 3: Kıvırcık Saç (Curly Hair)
Alt Tiplendirme:
3A: Geniş bukleler, parlak yapı
3B: Daha sıkı ve belirgin kıvırcıklar
3C: İnce telli ama çok sıkı ve yoğun bukleler
Özellikler:
Kuruya meyilli, nem kaybına açıktır.
Buklelerin belirginliği hava koşullarına göre değişebilir.
İşlem ve Bakım Önerileri:
Kesim: Kuru kesim önerilir, çünkü ıslak halde saç uzunluğu yanıltıcı olabilir.
Ürün: Nemi hapsetmeye yönelik yoğun nemlendiriciler ve bukle belirginleştirici krem-jeller önerilir.
Şekillendirme: Parmakla şekillendirme (finger coiling) ve “plopping” tekniği bukleleri korur.
Tip 4: Kıvrımlı/Kıvırcık-Kinky Saç (Coily/Kinky Hair)
Alt Tiplendirme:
4A: Sık ama belirgin bukle yapısı
4B: Z şeklinde, esnek olmayan kıvrımlar
4C: En yoğun kıvrım, belirgin bukle yok, maksimum büzüşme (shrinkage)
Özellikler:
En kuru saç tipidir.
En kırılgan yapıya sahiptir.
İşlem ve Bakım Önerileri:
Kesim: Çok hassas işlem gerekir; kırılgan uçlar için sık sık kontrollü uç kesimi.
Ürün: Yoğun nemlendiriciler, shea butter, yağ bazlı ürünler.
Koruyucu Stil: Twist, braid, cornrow gibi stiller saçın kırılmasını önler.
Kimyasal İşlem: Ağır kimyasal işlemlerden kaçınılmalı, keratin ya da düzleştirme gibi işlemler özel eğitimle uygulanmalı.
Sonuç:
Andre Walker sistemi, kuaförlerin saçın dokusunu ve yapısını daha bilinçli değerlendirmesini sağlar. Her saç tipi, farklı bir yaklaşım ve ürün portföyü gerektirir. Bu farkındalık; saç sağlığına duyarlı, müşteri odaklı ve kişiselleştirilmiş hizmetlerin anahtarıdır.
Moda dünyasının heyecanla beklediği o an. ANDAM ödüllü tasarımcı Hakan Yıldırım, İstanbul Boğazı’nın büyüleyici silüeti eşliğinde; yalnızca modanın değil, duygunun, hafızanın ve anlatının da sahnelendiği yeni koleksiyonunu, Four Seasons Hotel Bosphorus ev sahipliğinde sundu.
Defilenin davetiyesinden itibaren hissedilen duygu yoğunluğu, tek bir cümlede özetlendi: “Kendimi var ederken bir şeyleri becerebildiysem, beceremediysem ya da, ‘Ne anladıysan o’… Hislerimi hisleriyle büyüten, hep yanımda olan tek kişiye. Sezen Aksu’ya ithafen…”
Koleksiyon; benzeri görülmemiş kesimler, özgün hacim oyunları, sanatın zanaate dönüştüğü el işçiliği ve bilinçli bir bilinmezlikle şekillenmiş. Formun estetiğiyle her şey, sanki ilk kez söylenmiş bir cümle gibi taze ve cesur. Kumaş, kesim ve ritim, defile boyunca yeni bir dilin harflerine dönüşüyor. Her bir dikiş, her bir kesim ve detay; sahnede yalnızca bir kıyafet değil, bir ifade biçimi olarak yerini alıyor. Yıldırım’ın yarattığı evrende her elbise bir hikâye, her katman bir duygunun taşıyıcısı. Her parça; bir duygunun, bir anının, bir şarkı sözünün bedensel karşılığı gibi. Tasarımlar yürümüyor, anlatıyor. Kimi zaman fısıldıyor, kimi zaman haykırıyor. Ama asla tanıdık değil—ne formda ne anlatıda…
Hikâyesini ve kolektif hikâyemizi anlatmaktan çekinmeyen tasarımcı, izleyiciyi duygusal bir koreografiye davet ediyor.
Gösteri, bedenin diliyle başlıyor. Açılışta yer alan solo performans, zarafetiyle olduğu kadar taşıdığı anlamla da izleyiciyi sessiz bir sarsıntıya uğratıyor. Anatomiye meydan okuyan hareketler, ritmin çağrısıyla bir isyana dönüşüyor; dünyamızın tam ortasında bir özgürlük çemberi çiziyor. Bu dans yalnızca bir koreografi değil; dünyaya karşı ince ama kararlı bir yanıt.
Uzun bir zaman sonra podyumlar, Ahu Yağtu’nun ikonik yürüyüşüne yeniden sahne oluyor. Defilenin açılışını yaparak modellerin yürüyüşüne önderlik eden Yağtu, bu özel defileyle podyumlara istisnai bir dönüş yapıyor.
Defilenin bir bölümünde duyulan organize adım sesleri, metalik ritimler ve uzaktan gelen toplu tekrarlar… Sahneye yansıyan bu ses düzeni, koleksiyonun kişisel anlatısını daha büyük, daha kolektif bir bağlama taşıdı—yoruma açık, güçlü bir not olarak yerini aldı. Yönetmen Köken Ergun’un Ben Askerim filminden alıntılanan bu askeri tören müziği, ritmik yapısıyla yürüyüşe disiplinli bir gerilim ve teatral bir yoğunluk kattı.
Ve koleksiyon tek bir cümlede nihayet buldu: “İzleyen ne anladıysa o.”
Koreografisi ve prodüksiyonu, show direktörü Uğurhan Akdeniz’in vizyonuyla şekillenen defilede; styling Mahizer Aytaş’a, saç tasarımları Ali Yılancı ve Serkan Aktürk’e, makyaj tasarımı ise Ece Birsen’e ait. Müzik tasarımı ise VEYasin imzası taşıyor.
AirTouch tekniği, özellikle saç renklendirme işlemlerinde kullanılan modern ve sofistike bir boyama yöntemidir.
Doğal geçişler ve yumuşak ombré etkisi yaratmak için tercih edilir. İşlem, saç tutamlarının uç kısımlarını bir fön makinesi yardımıyla hava üfleyerek ayırmak ve yalnızca kalın, ağır tutamları boyamak esasına dayanır.
AirTouch tekniği:
Saçtaki ince ve zayıf telli saçların fön makinesi ile üflenerek ayrılması,
Geriye kalan daha kalın saç tellerinin boyanması ile gerçekleştirilir.
Bu sayede renk geçişleri çok daha doğal, yumuşak ve gölgeli görünür.
Klasik balyajdan farkı, tutamların elle değil hava ile ayrılmasıdır.
AirTouch İçin Gerekli Malzemeler
Fön makinesi – Hava üfleyerek ince saçları ayırmak için kullanılır.
Folyo veya streç film – Boyanan tutamları ayırmak için.
Anıtkabir’e Kuaförler Derneği Yönetim Kurulu ve dernek üyelerinin gerçekleştirdiği anlamlı ziyaretten kareler.
Kuaförler Derneği Başkanı Emrah Kemendi Anıtkabir Ziyaret Defteri’ne şöyle yazdı:
‘Bugün, kuaförler derneği olarak huzurunuzdayız. Cumhuriyetimize, bağımsızlığımıza ve aydınlık yarınlara olan inancımızla, gösterdiğiniz yolda ilerlemeye devam ediyoruz. İlke ve inkılaplarınız, bizlere her zaman rehber olmaya devam edecek.
Sizden aldığımız ilhamla, ülkemizin gelişmesi, çağdaşlaşması ve muasır medeniyetler seviyesine ulaşması için durmaksızın çalışacağımıza söz veriyoruz. Emanetiniz olan Cumhuriyetimizi sonsuza kadar yaşatmak için kararlılıkla ilerlemeye devam edeceğiz.
Sizi saygı, minnet ve özlemle anıyoruz. Ruhunuz şad olsun.’
New York’taki Metropolitan Museum of Art, 5 Mayıs 2025’te moda dünyasının en prestijli etkinliklerinden biri olan Met Gala’ya ev sahipliği yaptı.
Bu yılın teması, “Superfine: Tailoring Black Style” olarak belirlenmişti ve etkinlik, Siyah dandyizm geleneğini ve Siyah tasarımcıların tarihsel katkılarını onurlandırdı. Gecenin eş başkanları Pharrell Williams, A$AP Rocky, Colman Domingo ve Lewis Hamilton olurken, LeBron James onursal başkan olarak yer aldı.
Kırmızı Halıda Öne Çıkan İsimler ve Saç Stilleri
Kim Kardashian
Kim Kardashian, Chrome Hearts imzalı siyah deri bir takım elbise giydi ve uzun saçlarını yumuşak bukleler halinde açık bıraktı. Saç stilini, ünlü kuaför Chris Appleton hazırladı. Appleton, saçın parlak ve pürüzsüz görünmesi için Color Wow’un Dream Coat Supernatural Spray ürününü kullandı ve Shark Beauty’nin FlexFusion cihazıyla saçları şekillendirdi .
Zendaya, Louis Vuitton imzalı beyaz bir takım elbise ile kırmızı halıda boy gösterdi. Stil danışmanı Law Roach, bu görünümün Bianca Jagger’ın 1971’deki ikonik düğün kıyafetinden ilham aldığını belirtti. Saç stilinde ise dramatik bir yaklaşım sergileyerek temaya uygun bir görünüm elde etti.
Nicole Kidman
Nicole Kidman, uzun sarı saçlarını geride bırakarak, Adir Abergel tarafından tasarlanan iki tonlu (blonde ve kahverengi) kısa bir saç kesimiyle dikkat çekti. Bu “bixie” kesim, Dandyizm temasına uygun olarak bireyselliği ve zarafeti yansıtıyordu .
Gigi Hadid, altın rengi, payetli Miu Miu elbisesiyle ve retro Victory Roll tarzı saç modeliyle göz kamaştırdı. Saç stilini Gabriella Karefa-Johnson hazırladı ve bu görünüm, Amerikalı tasarımcı Zelda Wynn Valdes’ten ilham aldı .
Charli XCX
Charli XCX, Ann Demeulemeester tasarımı şeffaf etekli takımıyla ve Matt Benns tarafından hazırlanan gotik ilhamlı saç modeliyle dikkat çekti. Saç stili, doğal bukleler ve asimetrik detaylarla romantik ve punk unsurlarını birleştirdi.
Lupita Nyong’o, saç stilisti Vernon François ile birlikte, Siyah dandyizm temasını yansıtan detaylı bir saç modeliyle geceye katıldı. François, bu görünümün Siyah kimliğinin zarafetini yeniden çerçevelemeyi amaçladığını belirtti .
Saçlarıyla Öne Çıkan Diğer İsimler
Tyla: Ünlü kuaför Yusef Williams tarafından hazırlanan kıvırcık sarı pixie kesimiyle Eski Hollywood cazibesini yansıttı .
Sydney Sweeney: Glen Oropeza tarafından hazırlanan parlak “kiss curls” saç modeliyle vintage bir görünüm sergiledi .
2025 Met Gala, temasıyla Siyah moda tarihine saygı duruşunda bulunurken, katılımcıların yaratıcı ve temaya uygun saç stilleriyle de moda dünyasında iz bıraktı. Etkinlik, sadece bir gece değil, kültürel bir anlatının moda üzerinden yeniden yazımı oldu.
Met Gala 2025, Messika’nın yüksek mücevher tasarımlarıyla kırmızı halıda unutulmaz bir geceye dönüştü.
Met Gala kırmızı halısının en parlak ve ışıltılı görünümlerinden bazıları, ödüllü cilt, vücut ve saç bakım markası Augustinus Bader ve onun imza niteliğindeki The Method yüz bakım ritüeli ile hazırlandı
Berlin’de düzenlenen Schwarzkopf Hair Festival, kuaförlük mesleğinin sanatsal ve kültürel yönlerini vurgulayan bir etkinlik olarak öne çıktı.
Bu festival, sadece bir etkinlik olmanın ötesinde, kuaförlük mesleğinin gücünü ve sanatını kutlayan bir hareket olarak değerlendirildi.
Festival boyunca, farklı milletlerden, kültürlerden ve etnik kökenlerden gelen 55 saç sanatçısı ve konuşmacı, sahne önünde ve arkasında büyük bir saç gösterisi sundular. Katılımcılar, salonlardaki günlük yaşamda karşılaşılan ortak konuları tartıştılar ve kuaförlük mesleğinin toplumdaki, kültürel hareketlerdeki ve bireylerin zihnindeki güçlü rolünü vurguladılar.
Henkel Consumer Brands Hair Professional Türkiye Genel Müdürü Viki Motro'nun davetiyle yer aldığımız etkinliği Henkel Consumer Brands Hair Professional Türkiye Pazarlama ve Eğitim Müdürü Müge Meydan ve Schwarzkopf professional Global Elçi Kuaförü Emre Ayaksız ile birlikte izleme imkanı bulduk
Schwarzkopf’un yeni sloganı “FOR EVERY YOU”, her bireyin benzersizliğini kutluyor ve kuaförlük mesleğinin her gün görünür kıldığı bireyselliği güçlendirmeyi amaçlıyor. Bu slogan, Schwarzkopf’un ikonik siluetiyle birleşerek markanın geleneksel imajını modern bir şekilde yeniden tanımlıyor.
Festivalde, ürünlerden ziyade bireyler olarak kuaförlerin ve kuaförlerin salonlardaki, hayattaki ve her müşterinin kalbindeki rolüydü. Shaping Futures, göçmen geçmişine sahip bireyler için eğitim alternatifleri ve fırsatlar, sanal gerçeklik destekli eğitimler, yapay zeka ile yönlendirilen danışmanlıklar, sürdürülebilirlik projeleri ve saç analizleri gibi birçok konu ele alındı. Katılımcılar, çeşitli istasyonlarda etkileşimli ve eğitici deneyimler yaşayarak kendilerini geliştirme fırsatı buldular.
Ayrıca, Schwarzkopf Professional, “FOR EVERY YOU” kampanyası kapsamında, kuaförlerin bireysel hikayelerini ve yeteneklerini paylaşabilecekleri bir platform sunarak, onların yaratıcılıklarını ve mesleki gelişimlerini desteklemeyi hedefliyor. Bu kampanya, kuaförlerin benzersiz yolculuklarını kutlayarak, onların sanatsal ifadelerini ve kişisel gelişimlerini teşvik ediyor.
Berlin’de düzenlenen bu festival, kuaförlük mesleğinin sanatsal yönlerini ön plana çıkararak, katılımcılara ilham verici bir deneyim sundu. Schwarzkopf’un bu girişimi, kuaförlerin bireysel hikayelerini ve yeteneklerini kutlayarak, mesleğin geleceğine dair umut verici bir vizyon sunmuş oldu.
Neredeydi? Kimler Vardı?
Ünlülerin kuaförü ve Schwarzkopf Elçisi Chris Appleton’ın etkinliğin finalinde yer aldığı Hair by Schwarzkopf Festivali, yaratıcılığı, yeteneği ve ilişkileri kutlayan sürükleyici bir etkinlikti. Etkinlik, Berlin’deki Motorwerk isimli mekânda gerçekleşti.
Motorwerk Berlin: 1921 yılında inşa edilen, zamanında elektrik motorlarının üretildiği tarihi tuğla bina, klasik endüstriyel tarzı ile küresel kuaför topluluğu için canlı ve ilham verici bir merkeze dönüştürüldü.
Schwarzkopf’un yeni sloganı “For Every You” (Her Sen İçin) ile desteklenen festival, markanın müşterilerini yenilikçi ve anlamlı bir şekilde destekleme ve bağ kurma konusundaki kararlılığını vurguladı; aynı zamanda sektörü inovasyon ve topluluk odaklı bir yaklaşımla ileriye taşıdı.
#HairbySchwarzkopfPro sahnesinde yer alan uluslararası sanatçı ve konuşmacılar arasında Tracey Cunningham, Jacob Schwartz, Nick Irwin ve efsanevi İngiliz fotoğrafçı Rankin gibi isimler vardı. Festivalde 25’ten fazla ülkeden 55’in üzerinde sanatçı sahne aldı ve etkinliğe 45 ülkeden 600’den fazla kişi katıldı.
Etkinlikte Henkel Tüketici Markaları Saç Bölümünden Sorumlu Kurumsal Başkan Yardımcısı Matthieu Chauvet şöyle konuştu:
“For Every You” ile bireyselliği ve kuaförlük sanatını kutluyor, dünya çapındaki profesyonelleri kendilerini ifade etmeleri ve mesleklerinde ustalaşmaları için güçlendiriyoruz. Hair by Schwarzkopf Festivali’nde bu küresel topluluğun bir araya gelmesine tanık olmak gerçekten ilham vericiydi. Olağanüstü yeteneklere sahip insanlar, yaratıcılıklarını ve tutkularını sergileyerek ‘For Every You’ sloganını hayata geçirdi. Saçın kimliği şekillendirme ve yaratıcılığı ifade etmedeki gücünü bir kez daha gözler önüne serdik. Bu sadece bir etkinlik değil aynı zamanda bir harekettir.”
Festival boyunca 4 ayrı sahnede toplamda 60’tan fazla interaktif etkinlik yer aldı. Konular arasında saçın kültür, moda, kişisel hikâyeler, sosyal medya, iş dünyası ve sağlıklı yaşamla olan bağlantıları ele alındı. Etkinlikler arasında canlı şovlar, katılımcı paneller, söyleşiler, atölye çalışmaları, Look&Learn eğitimleri ve sanal gerçeklik deneyimleri vardı.
Deneyim alanları:
Hair by SchwarzkopfPro Galerisi: Saç sanatının ve stilistlerin yeteneklerinin kutlandığı etkileyici bir görsel sunuma sahip sergi alanı.
Siluet Stüdyosu: Katılımcılar kendi siluetlerini fotoğraflatarak topluluğun bir parçası oldu.
Renk ve Bakım Alanı: Schwarzkopf’un ileri teknoloji ürünleri ile yapılan çarpıcı deney ve gösteriler.
Sürdürülebilirlik ve Shaping Futures Alanı: Sektörün yenilikçi ve sorumlu geleceği vurgulandı.
Dijital Eğitim Alanı: Yapay zekâ eğitmeni ve VR deneyimleri ile kuaförlük eğitimine yeni bir boyut kazandırıldı.
Öne çıkan anlar:
Chris Appleton: Hollywood’un ikonik saç stillerinin arkasındaki isim, sahnede kariyerine dair etkileyici bir yolculuk sundu. Kişisel hikâyeleri, saçın dönüştürücü gücü ve kariyerindeki dönüm noktalarını katılımcılarla paylaştı.
Hair by SchwarzkopfPro Defilesi: Günümüz saç kültürü, bireysellik ve sanatsal ifadenin kutlandığı dinamik bir gösteri. Lesley Jennison, Brendnetta Ashley, Patricia Nikole ve Shy+Flo gibi öncü isimler sahnede kendi yaratıcı tekniklerini sergiledi.
Javier Romero’nun Aztek Gösterisi: Ünlü Meksikalı stilist, kültürel temalı şovu ile izleyicileri coşturdu.
Rüya Gösterim: Pablo Kuemin ve Lesley Jennison öncülüğünde gerçekleşen bu defilede, cesur peruklar, canlı renkler ve enerjik bir sahne sunumu ile moda ve saç sanatı iç içe geçti.
Türkiye’ye gelecek isimler de Berlin’deydi.
Etkinliğin önemli isimlerinden ve kısa bir süre sonra Antalya’da Sachwarzkopf Professional Türkiye davetlisi olarak yer alacak olan Lisa Farral ve Reto Camichel ile de sohbet etme imkanı bulduk.
Encarna Moreno’nun Gelin Zarafeti Koleksiyonu, zarafet ve doğallıktan ilham alıyor. Her gelinin kendine özgü güzelliğini ön plana çıkaracak şekilde tasarlanmış saç modelleriyle dikkat çekiyor.
İşte bu koleksiyonda yer alan görünümlerin her biri:
Hacimli Dalgalı Saçlar
Romantik ve sofistike bir saç modeli. Saça hareket ve hacim katar. Yumuşak ve belirgin dalgalar, doğal bir görünümle birlikte ışıltılı bir etki yaratır. Saçlarını serbest bırakmak isteyen, ama aynı zamanda ışıltı arayan gelinler için ideal.
Kıvırcık Yarı Toplu Saçlar
Rahat ama zarif bir görünüm isteyen gelinler için mükemmel bir seçenek. Bukleler doku ve hacim katacak şekilde şekillendirilir. Saçın bir kısmı yüzü çerçeveleyecek şekilde toplanırken, geri kalanı doğal bir şekilde serbest bırakılır.
Yüksek Topuz
Yüz hatlarını vurgulayan ve vücut hatlarını zarif gösteren sofistike ve şık bir seçenek. Klasik bir görünüm arayan, ancak buna modern bir dokunuş katmak isteyen gelinler için uygundur. Gösterişli küpeler ya da derin dekoltelerle harika bir uyum sağlar.
Dalgalı Düşük Topuz
Yüz çevresindeki zarif dalgalarla birleşen rafine ve zamansız bir saç modeli. Düşük topuzun şıklığı ve düzgün bitişiyle, uzun süre kalıcı ve kusursuz bir görünüm arayan gelinler için idealdir.
Hacimli Kıvırcık Topuz
Saçın doğal dokusunu ön plana çıkaran bu model, hareketli ve hacimli bir topuzla taze ve bohem bir stil sunar. Hem doğal, hem de düğün şıklığını korumak isteyen gelinler için birebir.
Bu stillerin her biri, Gelin Zarafeti koleksiyonunun özünü yansıtır: feminenlik, doğallık ve zarafet, her gelini büyük gününde parlatmak için bir araya geliyor.
Chimera isimli koleksiyonunda Anne Veck, insan ve makinenin birleşimini yansıtıyor.
İnsan ve makinenin birleşiminden doğan büyüleyici bir Chimera: doğal ve yapay unsurları harmanlayarak yaratılan benzersiz, sıra dışı bir moda konsepti. Saçlar için yapıştırıcı, metal halkalar, tüplerden dikilen bir elbise gibi endüstriyel malzemeler kullanılmış, ancak çekimler doğal bir bahçe ortamında yapılarak tezat vurgulanmış.
Bu proje, “biyomekanik moda” akımını anımsatıyor—tıpkı Iris van Herpen veya Hussein Chalayan gibi tasarımcıların işlerinde olduğu gibi. Yapay malzemelerin doğal bir ortamda sergilenmesi, izleyiciye “geleceğin doğası”nı sorgulatıyor.
Chimera (ayrıca Khimaira veya Chimaera olarak da yazılır) Yunan mitolojisinde bir canavardı.Yılan kuyruklu, keçi ve aslan başlı, ateş püskürten bir yaratıktı. Bu canavar, kanatlı at Pegasus’a binerek savaşa giren kahraman Bellerophon tarafından öldürülmeden önce Likya’da çılgınca saldırıyordu.