Neden Aveda?
Bir kuaför tarafından kurulan Aveda’yı yine en iyi bir kuaför anlatır: “Aveda sadece ürün değil bir yaşam biçimi; çevreye saygı, doğaya saygı, insana saygı.”
Aveda salonlarına Aveda’yı neden tercih ettiklerini sorduk.
İşte röportajlardan kesitler:
Erdem Kıramer, Erdem Kıramer-İstanbul:
İlk çalışmamız Akmerkez’de başladı. Türkiye’de insanlar Aveda ile ilk defa Akmerkez salonumuzda buluştu. Aveda’nın farkı; doğallığı ve kalitesi. Çalışma disiplini daha zahmetsiz ve daha kolay. Vitrinlerimizde çeşit çeşit ürünümüz var. Ürün çeşitliliğinin fazla olması da güzel. Aveda’ya alışan bırakamıyor. Diğer satış ürünleriyle kıyaslarsam yüzde yüz bir fark yarattığını söyleyebilirim.
Aveda’nın farklı bir iş tarzı var. Biz Aveda’nın konseptini Türkiye’de kendimize göre uygulamaya çalışıyoruz. Çünkü Aveda’nın belli başlı olmazsa olmazları var. Bu olmazsa olmazlara baktığımızda bizi de cezbeden noktalar var. Aveda’da kapıdan içeri girildiğinde el masajı gibi ritüeller vardır. Fakat bu ritüeller bizde her zaman uygulanamıyor çünkü bizde kadın çalışan çok az. Bu ritüellerin varlığı bile bir şey ifade ediyor ve farklılık yaratıyor.
Haluk Feyzioğlu, H&H Kuaför-İstanbul:
Önce Ulus’taki salonumuzda Aveda ile çalışmaya başladık. Zorlu AVM’ye geçerken bambaşka bir şey yapmamız gerekiyordu. Aveda bu anlamda ufkumu açan, ürünleri çok farklı olan bir marka. Boyasından ve açıcısından çok keyif aldık. Ekip çok heyecanlandı. Müşteriye farklı ve kişiye özel sunumlar yapma imkânı tanıdı bize. Salonumuzda Aveda’yı tanıyan müşterilerimiz de vardı. Bize “Aveda mı geldi?” diye sormaları açıkçası daha da çok keyif verdi.
Zorlu Center’da salon açtıktan sonra esas sorumluluk başladı. Çünkü çıtayı nasıl yukarı çıkarabiliriz diye düşünmeye başladık. Burayı açarken de özellikle ders çalıştık. Bütün ekip olarak çizim eğitimi ve psikoloji eğitimi aldık. Hatta tüm ekibim Aveda misyonunu bağıra bağıra okuyabilir.
Mustafa Demirbağ, MD Kuaför-Antalya:
Bütün ekibimiz Aveda misyonuna hâkim, bu çok önemli ve doğru bir misyon. Hepimizin farkındalığa ihtiyacı var ve Aveda bunu sunuyor.
Ekibin adaptasyonunda da bir sorun olmadı çünkü Aveda’nın çok değerli eğitmenleri vardı ve bizimle dolu dolu günler geçirdiler. Kesinlikle hiçbir zorluk çekmedik. Kendimize bir deneme süresi vermiştik; bir yıl kadar. Fakat üç ay sonunda iki salonumla da yüz de yüz Aveda’ya geçtim. Çünkü insanlara bu felsefeyi, bu iyiliği anlattıktan sonra güzel dönüşler aldık. Ayrıca ekstra müşteriler ve yabancı müşteriler salonları ziyaret etmeye başladı. Avrupalılar ve Amerikalılar markayı çok iyi biliyorlar ve yepyeni bir müşteri kitlem oldu.
Aveda benim dünyaya bakış açımı da mesleğime bakış açımı da tamamlayan bir marka. Onun misyonundaki iyilik ve güzellik bizi çok etkiliyor çünkü bizim iyiliğe, sağlığa ve güzelliğe ihtiyacımız var. Sürdürülebilir bir dünyaya ihtiyacımız var. Ticari anlamda da, misyon olarakta memnun olduğum bir marka; iyi ki Avedalıyız.