Güzelliğin Peşinde… Mahmut Ebil – Ebil Saç Tasarım

Estetica Dergisi-Hairist projesi olarak gerçekleştirdiğimiz “Güzelliğin Peşinde” belgesel serisinde Ebil Kuaför kurucusu ve Kuaförler Derneği Başkanı Mahmut Ebil, kuaförlüğe başlama serüvenini, deneyimlerini, mesleki gelişimini  ve duygularını bizlerle paylaştı.

İşte Mahmut Ebil röportajından öne çıkan alıntılar:

“Kendimi bildim bileli kuaförüm. Meslek hayatım “gel buraya, biraz bize yardım et” denerek, pens tutarak, yerleri süpürerek, su kabı vererek başladı. Belki de bizi sokak hayatından biraz uzak tutmak amacıyla… Yılbaşında, bayramlarda, hafta sonları çalışırdık. Hafta sonu kavramı genellikle yoktu. Koltuklar yıkanır, yerler silinir, havlular yıkanır. Bizim bütün pazarımız hemen hemen bu işlerle geçerdi.”

“Kardeşler birbirimizin saçını keserdik tabii ama ilk makasla tanışma hikayemi anlatmak istiyorum, çünkü bu benim için çok özel bir hikaye. O koltuğun başından ayrılamadım. Genç güzel bir müşterinin saçına devamlı ben fön çekiyordum ve bir gün “Bana perçem” keser misin?” dedi, o güne kadar  da nasıl kesim yapılacağını bilmiyordum. Herhalde hem babama ve Ergun Ağabey’e hem de beni bir yere koyup bunu talep eden müşteriye mahçup olmamak için “Tamam, keserim” dedim.

Saçın önünü ayırdım, ne kadar kestirmek istediğini sordum ve parmağımı arasına koyup saçı kestim, parmağı araya koyunca saç yukarı çıktı, o an başımdan kaynar sular döküldü. Saçın önünü kesiyorum, aynayı kapatıyorum, kız görmesin diye aynanın önünden de çekilemiyorum. Orada benim için bir asır geçti. Ondan sonra alelacele içeri gittim, tam hatırlamıyorum, babama ya da Ergun Ağabey’e koşup ne yapılması gerektiğini sordum. ‘Üstten biraz daha alacaksın,’ dedi. O olay bana bir travma yaşattı. Uzun süre elime makası alamadım. Çünkü perçem kesmek bizim meslekte en zor işlerden biridir. Bunu tabii sonraları öğrendim.”

“Ben de kaval kemiğine tekme yiyenlerdenim. Babam da olsa hiç affetmezdi. Müşterimizin yanında en ufak bir laubalilik, hata yapmak, kulaklarımızın çekilmesi gibi pek çok şey oldu. O zaman usul öyleydi.”

“Diba’da gerçekten çok zor günlerim geçti. Belli bir yaşta ve tecrübede olduğum için orada yeniden çıraklığa döndüm. Herkes bir müşteri grubuyla gelmişti ve doğal olarak kimse benimle müşterisini paylaşmak istemedi. Babamın yanından ayrılıp Diba’ya geçişim de babama söylemeden oldu. Bu yüzden de babam yaklaşık 6 ay benimle konuşmadı.”

“Daha önce kuaförlük daha fazla meziyete, bilek gücüne ve bilgiye dayalıydı ve sanat daha ön plandaydı. O dönemlerde, o malzeme yokluğunda önceki ustaların taradığı saçlar var ki gerçekten hayranlık verici. Biz şimdi bir malzeme cennetindeyiz. Elimizde her tür imkan var. Evvelden pres denen bir şey yoktu ama geçmişin kuaförleri saçı jilet gibi, dümdüz yapardı. Bu da ciddi bir bilek gücü ve zaman istiyor. Şimdi eskiye göre zahmet ve zaman azaldı.”

Mahmut Ebil, Mahmut Ebil, Mahmut Ebil

Mhmut Ebil Mahmut Ebil Mahmut Ebil

Önerilenler

Benzer İçerikler