Ne garip bir soru değil mi? Pek çoğunuz içinizden ‘’Tabii ki karnımız aç’’ diyorsunuzdur. Ama maalesef yanılıyorsunuz. Araştırmalara göre, yaşadığımız açlık krizlerinin %40’ı duygusal açlıktır. Sıkıntı, stres, üzüntü, sevdiğimiz bir yemeği görmek duygusal açlığı en çok tetikleyen etkenlerdendir. Peki, duygusal açlık yaşadığımızı nasıl anlayacağız?
İşte duygusal açlığın en önemli belirtileri:
1. Duygusal açlıkta beynimiz tek bir besine odaklıdır. Karnını doyurmaya odaklı yemekten ziyade sadece istediği besini yemek ister.
2. Fiziksel açlık belirli bir zaman içinde yavaş yavaş ortaya çıkar. Ancak duygusal açlıkta kendinizi aniden kurt gibi aç hissedersiniz.
3. Duygusal açlıkta beynimizin beklemeye tahammülü yoktur. İstediği besine hemen ulaşmak ister.
4. En önemli belirtisi ise bir duygu durum bozukluğu sonucu ortaya çıkmasıdır. Mesela romantik komedi filmi izleyip dondurma yiyen kızlarımız fiziksel açlıktan değil, aşk acısından yemektedir.
Duygusal açlıktan nasıl kurtuluruz?
1. Bunun için öncelikle hangi durumlarda duygusal açlık yaşadığınızı ve neyi tükettiğinizi anlamanız gerekiyor. Örneğin stresli bir iş toplantısında fazla tatlı tükettiğinizin farkındaysanız, çekmecenizdeki çikolata stoklarını kaldırın.
2. Duygusal açlık sonucu geliştirdiğiniz şartlı refleksi kaldırıp, yeni bir refleks geliştirebilirsiniz. Örneğin; çikolata yemek yerine birkaç kez üst üste havuç dilimleri ya da sevdiğiniz sağlıklı bir besini yerseniz beyniniz artık ona şartlanacak ve sizden onu isteyecektir.
3. Beyninizin şiddetli bi şekilde acıktığını ve ayaklarınızın sizi istemsiz olarak mutfağa sürüklediğini fark ettiğinizde, kendinizi engellemek için sevdiğiniz işlerle ilgilenebilirsiniz. Arkadaşınızı arayabilir, küçük bir yürüyüş yapabilir, biraz internette gezinebilir ya da sevdiğiniz bir diziyi izleyebilirsiniz.
Nazlı Deniz Ayyıldız Atak, Uzman Diyetisyen