Güzellik Sektörü Sürdürülebilirliği Nasıl Teşvik Ediyor?

Dünya kozmetik pazarının 2022 yılına kadar doğal, organik ve bitkisel ürünlere yöneliminin yaklaşık 430 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor.

Güzellik sektörü sürdürülebilirliği nasıl teşvik ediyor ve değişim nasıl başladı?

Araştırmalar, daha doğa dostu ambalajları ve sürdürülebilir ürünleri benimseyen tüketicilerin bu değişimi tetiklediğini gösteriyor. Tüketicilerin yaklaşık %80’i sürdürülebilirliğin kendileri için önemli olduğunu belirtirken %60’ı çevreye verdikleri zararı en aza indirmek için alışveriş alışkanlıklarını değiştirmeye istekli. Güzellik ve kozmetik sektörü, aşağıda listelenen uygulamaları takip ederek tüketici talebini karşılamaya yönelik adımlar atıyor.

Güzellik Sektörü Geri Dönüşümlü Ambalaja Yöneliyor

güzellik sektörü
Authentic Beauty Concept, yeniden doldurulabilir ve geri dönüştürülebilir ambalajlarıyla güzellik sektörü için öncü markaların başında geliyor.

Güzellik endüstrisi, ürün kapları ve ambalajlarından çok fazla plastik atık üretiyor. Far ve saç boyası renk paletleri, losyon şişeleri, serumlar, şampuanlar, saç kremleri, maskara, sıvı eyeliner veya dudak parlatıcısı gibi güzellik ürünlerinin tüplerini içeren ürün ambalajları, plastik atık oluşturuyor.

Güzellik şirketleri, plastik atık içermeyen ambalajlara veya biyolojik olarak parçalanabilen çözümlere yöneliyor. Ek olarak şirketler, geri dönüştürülebilir ambalajlar üretmenin yanı sıra iade ve yeniden doldurma seçenekleri de sunabiliyor.

Toksik Maddelerin Yasaklanması

Genellikle FDA’nın (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) kozmetik etiketleme kılavuzunda belirtildiği şekilde bir içerik listesine sahip olan güzellik şirketleri, FDA’nın kozmetiklerde yasaklanmış ve kısıtlanmış içerik listesine uymak zorunda. Bununla birlikte, birçok kozmetikte hala kanserojenler, formaldehit türleri , hormonları bozma ve üreme sistemine zarar verme riski taşıyan kimyasallar dahil olmak üzere pek çok toksik bileşen mevcut.

Tüketicilerin doğal ve organik içerikli kozmetiklere yönelik baskısı, şirketlerin kozmetiklerinin kimyasını daha güvenli bileşenler içerecek şekilde uyarlamalarına ve değiştirmelerine neden oldu. Bu değişim, daha güvenli ve sürdürülebilir ürünler oluşturmak için doğal olmayan koruyucuların, emülgatörlerin, koyulaştırıcıların veya renk pigmentlerinin çıkarılmasını veya değiştirilmesini içeriyor.

ABD’de bazı yasalar, toksik bileşenlere karşı kamu ve çevre korumasını artırırken, birçok şirket tüketicilerin güvenli ve yeşil ürünlere yönelik taleplerini karşılayacak adımlar atıyor. Makyaj kursları, kuaförlük diploma programları da öğrencilere, toksik maddeler ve etkileri, bunlardan nasıl kaçınılacağı ve güvenli ürünlere nasıl erişecekleri konusunda daha fazla rehberlik sunmaya başladı.

Çevre Dostu Üretim

Çevre dostu ambalajlar ve sürdürülebilir içerikler güzellik endüstrisinde her zamankinden daha popüler. Ancak, göz önünde bulundurulması gereken bir diğer önemli nokta ise güzellik ürünlerinin üretimi ve geliştirilmesiyle ilgili sürdürülebilir uygulamalar. Kozmetik ürünlerin sürdürülebilir gelişimi ile ilgili uygulamalar şunları içerebilir:

  • Sentetik bileşenlerin azaltılması;
  • Tıbbi bitkilerin sorumlu tedariki;
  • Sürdürülebilir ve doğal ürünler satın almak;
  • Üretim için yenilenebilir enerji kullanımı;
  • Ürünleri, bileşimlerinde daha az su içerecek şekilde yeniden tasarlamak.

Güzellik Sektörü Politikaları Güncelliyor

güzellik sektörü

Kurumsal şirketlerden küçük girişimci güzellik şirketlerine kadar birçok işletme, iş modellerini sürdürülebilirliği içerecek şekilde yenileyip geliştirmeye odaklanmış durumda. İş dünyasında sürdürülebilir ve doğa dostu bir yönelimi benimsemek, sürdürülebilirlik inisiyatiflerini şirketin liderlik modeline ve misyon beyanına dahil etmeyi ve iç ve dış paydaşları değişimden sorumlu tutmayı içeriyor. Bu dönüşümler, toksik bileşenlerle ilgili olarak yeni politikaların geliştirilmesini zorunlu kıldı.

Tedarik Zinciri Yönetiminde Verimliliği Artırma

Güzellik sektörü ve kozmetik söz konusu olduğunda tedarik zinciri yönetimi yeniliği ve sürdürülebilirliği merkeze alıyor. Tedarik zinciri yönetiminde verimliliği artırmak, aşağıdaki adıkları içeriyor:

Sürdürülebilir bileşenler içeren ve ürünün raf ömrünü dikkate alan bir ürün yaratıp tasarlamak.

Bir ürünü sürdürülebilir uygulamalar ve malzemeler kullanarak üretmek.

Biyolojik olarak parçalanabilen veya geri dönüştürülebilir paketleme ve RFID teknolojisini içeren paketleme ve dağıtım süreçleri.

Biyobozunur veya geri dönüştürülebilir malzemelerden kaplar yapmak veya yeniden doldurmak için şişe iadesi gibi geri dönüştürme  ve yeniden kullanım opsiyonları.

Sürdürülebilir Güzellik Ürünlerinin Geleceği

Güzellik sektörüi de dahil olmak üzere sürdürülebilir iş uygulamalarının bir sonraki aşaması, iklim değişikliğini, su kıtlığını, türlerin yok olmasını, plastik kirleticileri ve ormansızlaşmayı etkileyebilecek kritik konuları ele almayı içerebilir.

1. Tüketici Talebindeki Büyüme

Pazardaki sürdürülebilirlik yönelimi üzerine yapılan araştırmalar, tüketicilerin satın alma aşamasında “benim için sağlıklı, dünya için sağlıklı” zihniyetiyle yaklaştığını ve her satın alma işlemine kolaylık, fiyat ve farkındalığı ölçen bir mercekle baktığını gösteriyor

2. Yan Ürün Güzellik Hareketi

Bitkilerin yan ürünlerinden elde edilen aktif kozmetik içeriklerin yanı sıra tarımsal tek kullanımlık atıklardan elde edilen değerli bileşenlerin ve özlerin kullanımını içerir. Bu, organik gıda atıklarının kullanılması ya da normalde atık olacak balık, et ve süt ürünlerinden değerli içerik ve bileşenlerin çıkarılmasını kapsar. Bu değerli özler etkili, ucuz ve biyo-sürdürülebilir olup tıkları azaltma fırsatı yaratır. Ayrıca, maliyeti düşüktür.

3. Palm Yağına Alternatifler

Palm yağı, son yıllarda tüketicilerin, çevrecilerin ve işletmelerin başını ağrıtan içeriklerin başında geliyor. Tüm tüketim mallarının yaklaşık %50’sinde bulunabilen Palm yağının üretimi, ormansızlaşmanın ve hayvanlar için habitat kaybının olumsuz etkilerini artırıyor. Bununla birlikte, birçok şirket, benzer faydalar sunan, organik bitki atıkları kullanarak yetiştirilebilecek mayayla elde edilen ürünler dahil olmak üzere alternate arayışına devam ediyor.

4. Geri Dönüşüm Programları

Artık, markalar ve kozmetik şirketleri, geri dönüşüm programları oluşturarak çevreye gerçekten duyarlı olduklarını gösteriyorlar. Bu şirketler ambalaj malzemelerini yeniden kullanmak, geri dönüştürmek veya enerji üretimi için kullanmak üzere topluyor

Önerilenler

Benzer İçerikler