Yoktan var olmak büyük fedakârlıklar gerektirir. Yolda yokuşlar çıkar, önünüze taşlar dökülür ama siz vazgeçmezsiniz.
Çünkü sizi yolda tutan üç temel güç vardır: Amaç, emek ve irade.
Kuaförlük sektörünün usta ismi Yunus Yurga, bu üç değeri yıllar içinde hayatının merkezine yerleştirmiş. Hairist.com.tr’ye verdiği bu röportajda, mesleğe başlama hikayesini, yıllar içinde kazandığı deneyimleri ve genç kuaförlere ilham verecek tavsiyelerini paylaşıyor.
Kuaförlüğe İlk Adım: Tesadüf Değil, İlham
Yunus Yurga’nın hikayesi, bir berber koltuğunda başladı.
“Bir erkek berberinde tıraş olurken, bir kalfa askerde kadın kuaförlüğü yaptığını anlatıyordu. O an mesleğimi seçtim.”
1971 yılında İzmir Alsancak’ta Feza Ali Kuaför’de mesleğe başlayan Yurga, kısa sürede farklı şehirlerde ve otellerde edindiği deneyimlerle vizyonunu genişletti. Club Med Tatil Köyü ve Efes Oteli’nde çalışarak dünya görüşünü değiştirdi, disiplini öğrendi. Ardından Fransa’ya gidip 8 ay çalıştı ve dönüşünde İstanbul’da kendi markasını yarattı.
Bu röportajı yaptığımızda hâlâ Caddebostan’daki salonunda mesleğini tutkuyla sürdürüyor.
“Türkiye’de Kuaförlük, Dayanışma Yerine Rekabetle Büyüyor”
Yunus Yurga, kuaförlük mesleğinin Türkiye’de hak ettiği değeri tam bulamadığını düşünüyor.
“Kuaförlük birbirini öldürerek yükseliyor. Oysa dayanışma içinde olsak hepimiz kazanırız. Genç kuaförler yurtdışına gidiyor çünkü umutlarını kaybediyorlar.”
Ona göre, kuaförlüğün geleceği eski kuşağın tecrübesiyle yeni neslin enerjisini birleştirmekten geçiyor.
Değişen Moda, Dönüşen Salonlar
Moda değiştikçe saç stilleri de dönüşüyor. Yurga, sadeleşen trendlere dikkat çekiyor:
“Abiye saçlar artık yerini minimal, pratik topuzlara bıraktı.
Tıpkı moda markalarının genç kitlelere yönelik alt markalar çıkarması gibi, kuaför salonları da beklentilere göre çeşitleniyor.”
“Zor Kadın Yoktur, Zor Saç Vardır”
Yunus Yurga’ya göre iyi bir kuaför, sadece makas kullanmayı değil, insanı anlamayı da bilmelidir:
“Başarılı bir kuaför kadının ilgilendiği her şeyi bilmeli. Müşteriyi dinleyip doğru tavsiyeyi verirseniz, asla zorlanmazsınız. Zor kadın vardır, zor saç yoktur.”
Bir kuaför, kadının yaşam tarzını, ruh halini ve kişisel çizgisini anlayarak ona uygun bir tarz tasarlamalıdır. “Teşhisi doğru koymazsanız, tedavi mümkün olmaz” diyor Yurga.
‘Başarılı bir kuaförün kadının ilgilendiği her şeyi takip etmesi, dünya konjektörünün bütün konularını kapsaması; sezonun moda renklerinden, yeni çıkan otomobil modellerine kadar her şeye hakim olması gerekiyor.
Müşteriyi çok iyi dinledikten sonra doğru tavsiyelerde bulunmalısınız. Zor kadın vardır ama zor saç yoktur. İyi dinlerseniz çözümü bulabilirsiniz. Problem varsa çözülmek içindir. Teşhisi doğru koymazsanız, tedavi mümkün olmaz. Kadının stilini bilmeniz, nasıl bir profil çizdiğini yaşam tarzından çıkarıp, onun kurallarına göre saç tasarlamanız gerekir.
Bir uzman olarak müşteriyi bilinçlendirmek zorundasınız. Artı bir değer kazandırmak için ne yapmanız gerektiği hakkında kendinizi geliştirirseniz tercih edilebilirsiniz. Bu nedenle mimariden, doğaya kadar gördüğünüz her şeyden etkilenip, hayattan beslenmelisiniz. Cesaretli olup, karşınızdakini de cesaretlendirmelisiniz.’
Başarının Üç Anahtarı: Amaç, Emek, İrade
“Amacınız varsa, iradeniz de olmak zorunda. Bunları gerçekleştirmek için emek vermelisiniz. Birini atlarsanız başarı çözümsüz hale gelir. Bu değerlere sahip insanlar şans kelimesini kullanmazlar.”
Yunus Yurga, başarısını tamamen bu üç kavrama bağlıyor: amaç belirlemek, emek vermek ve iradeyi korumak.
Müşteri Memnuniyetinde Denge
Paris’te gördüğü bir fikirden yola çıkarak genç müşteriler için özel indirim kartı çıkarmış. Müşteri ilişkilerinde ise sınır koymaktan yana:
“Müşteri bende istediğini bulamıyorsa gitmeli.
Bilgiyle donanmış bir kuaförseniz, her zaman tercih edilirsiniz.”
“Rakiplerinizden Korkmayın, Onları Siz Yetiştirdiniz”
Yurga’ya göre en değerli yatırım insana yapılan yatırımdır. Fakat bunun aynı zamanda en nankör yatırım olduğunu da söylüyor:
“Birine gol atmayı öğretirseniz, gol yediğinizde şaşırmayacaksınız.
Öğrenciniz rakibiniz olabilir ama bundan korkmamalısınız.
Gerçek sanatçılar bildiklerini paylaşanlardır.”
Yeniden Dünyaya Gelse…
“Aynı mesleği tekrar yapmak istemem.
Yaratıcıysam neden aynı şey üzerinde durayım ki? Heykeltıraş ya da ressam olmak isterdim.”
Bu söz, onun yaratıcılığa ve değişime verdiği değerin bir yansıması.
İlham Veren Son Söz
Yunus Yurga, genç kuaförlere şu sözlerle sesleniyor:
“Asla vazgeçmeyin. Plansız, programsız iş yapmayın.
Hızlı karar vermeyin ama denemekten de korkmayın. Cesaret, gelişimin anahtarıdır.”
🎯 Sonuç: Saçtan Fazlası — Bir Yaşam Felsefesi
Yunus Yurga’nın hikayesi sadece kuaförlük mesleğini değil, azimle başarıya ulaşmanın evrensel bir örneğini anlatıyor.
Yıllar boyunca geliştirdiği vizyon, disiplini ve insana olan inancı sayesinde, o sadece bir kuaför değil; sanatıyla insanlara dokunan bir ilham kaynağı.
Güncelleme: Bu yazıyı teknik nedenlerle güncellediğimiz tarih itibarıyla Yunus Yurga, Bodrum’da meslekten uzakta ancak yine meslektaşlarıyla zamanı geçirmektedir.
