Şeffaflık ilkesi ve güven ilişkisine dayalı işletilen salonlar…
Sabit Akkaya ile otellerde kuaför salonu işletmeciliğinin avantajlarını, dezavantajlarını, sektörün dinamiklerini konuştuk.
Profesyonel yaşamınızdan bahseder misiniz?
1975 senesinde Dinçer Kuaför’de başladım. 7 sene çalıştıktan sonra askere gittim. Nişantaşı’nda başladığım salon Harbiye’ye taşındı. Askerden döndükten sonra aynı salonda 5 sene daha çalıştım ve salona ortak oldum. Ayrılırken hissedar olarak ayrıldım. 1989’da Mehmet Hüseyin’in Swiss Otel’de açtığı salonda çalışmaya başladım. 25 senedir müdür olarak çalıştığım salon açıldıktan 10 sene sonra Four Seasons’taki salonu açtım. Şu an Swissotel The Bosphorus, Conrad Hotel ve Raffles İstanbul Zorlu Center’daki Raffles Otel’de salon işletiyorum.
Toplam kaç kişiyle hizmet veriyorsunuz?
Raffles İstanbul Zorlu Center’da 8 kişi, Condrad’ta 9 kişi, Swiss Otel’de 22 olmak üzere 39 kişilik bir ekibimiz var.
Ekip yönetmenin zorluğu?
Elemanlarımızı kendimiz yetiştiriyoruz. Bu yüzden pek zorluk çekmiyoruz. Hepimiz birbirimizi çok iyi tanıyoruz.
Elemanların değişmemesi salona bağlılıklarını gösterir. Motivasyonu sağlamak için ne yapıyorsunuz?
Şeffaflık ilkesi ile yaklaşıyoruz. Onlarla her şeyi paylaşıyorum. Salon zinciri işletmek için çalışanların işi sahiplenmelerini sağlamak büyük önem taşıyor. Bu güven ortamını oluşturmaya çalışıyorum. Salona ortak olmaları için onlara fırsat tanıyorum. Çalışanlar sabit…
Kuaförlüğün dünü ve bugünü?
Firmalar sektöre yenilikçi ürünler kazandırdı. Alternatiflerimiz çoğaldı. Eskiden çözümleri kendimiz üretiyorduk. Fakat şimdi teknoloji çok ilerledi ve hayatımızı kolaylaştırmaya başladı. Salonda pratik bir şekilde işlem uygulayabiliyoruz.
Türkiye’de teknik eğitimler daha çok yaygınlaşmaya başladı. Eskiden eğitim alabilmek için yurtdışına gidiyorduk. Şimdi firmalar yurtdışında da eğitim sağlamaya başladı.
Otelde kuaför salonu işletmeciliğinin avantajları dezavantajları nelerdir?
Bir kere müşteriler otopark sorunu yaşamıyor. Elektrik ve su sorunumuz olmuyor, havlular otelde temizleniyor. Müşteriler otelde lobide bir şeyler içip, restorantda yemek yiyorlar. Bu anlamda bizim de otele katkımız oluyor. Yaz döneminde salona turistler geliyor, yabancıların düğünleri son zamanlarda Türkiye’de gerçekleşiyor. Otelde kongreler, seminerler düzenlendiğinde salonda yoğunluk oluyor. Tabi ki dezavantajları da var! Otel müşterisini tanımıyorsunuz. Her zaman doğru hizmet vermek zorundasınız, hiç hata yapmamanız; çok titiz olmanız gerekiyor.
Geçtiğimiz yıl ilk koleksiyonunuzu yayınladınız. Sizce bir kuaför neden koleksiyon tasarlamalı?
Bir kuaförün kendi çizgisini belirlemesi için mutlaka koleksiyon tasarlaması gerekiyor. Koleksiyonu tasarlarken çok heyecanlıydık. 15 saç modeli tasarladık. Yıllardan beri ortaklı bir salon işlettiğimiz için istediklerimizi uygulayamıyorduk. Şimdi kendi kararlarımı verebiliyorum. Bu benim hayalimdi. Kendimizi tanıtabilmemiz için böyle bir çalışma yapmamız gerekiyordu.
AKD üyesisiniz. Faaliyetlere katılıyor musunuz?
AKD’nin gerçekleştirdiği bütün organizasyonlara katılmaya çalışıyorum. Şu an AKD çok iyi yönetiliyor. Son dönemde yapılan Okul-Sektör işbirliği projesi çok verimli geçiyor.
Estetica Dergisi ?
Derginin içeriğinde kuaförlük sektörüne dair her şey var. En son modelleri, ürünleri, eğitimleri, etkinlikleri takip ediyorum. Yurtdışındaki gelişmeleri inceleyebiliyorum. Bir kuaförün ihtiyacı olan her şeyi dergide bulmak mümkün. Keyifle takip ediyorum.
HAIRiST?
Kuaförlük sektörüne çok şey kazanan HAIRiST etkinliğinin yurtdışında düzenlenen etkinliklerden fazlası var, eksiği yok. Ekibimiz her sene sabırsızlıkla etkinliğin gerçekleşmesini bekliyor. Bu sene Intel’in CEO’su giydirilebilir teknolojileri tanıtan bir sunum gerçekleştirdi. Her sene farklı bir şeyler oluyor. Etkinliği seyrettikten sonra heyecanlanıyoruz. İlham veriyor, teşvik ediyor. En kısa zamanda ekibimi orada görmek istiyorum ve şov gerçekleştirenleri çok kıskanıyorum.
Dijital ortamda yürüttüğümüz Yılın Kuaförü Yarışması hakkında ne söyleyeceksiniz?
Kuaförlük için çok önemli bir proje. Kuaförler kendilerini tanıtabilme fırsatı buluyorlar. Müşteri kazanıyorlar. Yarışmaya katılan kuaförlerin gelecekleri için büyük yatırım yaptıklarını düşünüyorum.
Geçmişe gitseniz neleri değiştirmek isterdiniz?
Her şeyden önce yabancı dil eğitimi almak isterdim. Şu an ekibime özel ders aldırıyorum. Otelde çalışırken bunun eksikliğini çok duyduk. Eskiden bilgiye ulaşmak çok zordu. Gençlere dijital dünyanın avantajlarını en iyi şekilde değerlendirmelerini tavsiye ediyorum.
Tekrar dünyaya gelseniz ?
10 defa gelsem yine kuaför olurdum. Dar gelirli bir aileden geliyorum. Tırnaklarımla kazıya kazıya bir yerlere geldim. Kuaför olmak bence bir ayrıcalık. Dünyadan ünlü isimlerle, politikacılar ile bire bir iletişime geçebiliyorsunuz.
Sabit Akkaya’ya bu güzel sohbet için teşekkür ederiz.