Pozitif Psikoloji: İyimserliği Hayatımıza Nasıl Yayabiliriz?

Pozitif psikoloji, sanıldığı gibi zorla gülümsemeye çalışmak, pembe gözlükler takmak ya da zorlukları görmezden gelip kendimizi kandırmak değil, o güçlüklerle yüzleşip ardındaki fırsatları görme çabasıdır. Pozitif olmanın, genel refahımızdaki payı yadsınamaz ve sıkça söylendiği gibi, mutluluk bulaşıcıdır. Psikolog Niyc Pidgeon, iyimser olmanın her zaman mutlu olmakla değil, fırtınaları atlatmakla ya da atlatmaya odaklı yaşamakla ilgili olduğuna inanıyor. 

Pidgeon’a göre, daha olumlu düşündüğümüzde, bilgiyi daha kolay alabilir, hedeflerimize daha hızlı ulaşabilir, hayatımızda daha fazla anlam ve amaç bulabilir, daha iyi ilişkiler kurabiliriz. Yani, pozitif psikoloji her zaman sadece pembe gözlükler takmak ve gerçeği görmezden gelmek değil, size daha iyi hissettiren büyük ya da küçük bir şey yaparak bakış açınızı nasıl değiştireceğinizi öğrenmektir.

Pidgeon, iyi tarafı görmek ve sorunları fırsata çevirmek için bazı basit araçlar öneriyor.

Olumlu olmayı nasıl tanımlarsınız?

Niyc Pidgeon: Pozitif psikoloji sadece olumlu düşünmekle ilgili değil. Pozitif olmak, günlük yaşamınızda daha iyi hissetmenize yardımcı olabilecek şeyler yapmak anlamına geliyor. Hedefimiz, her zaman pozitif olmak da değil, çünkü bunun bizi hissetmediğimiz bir şey olmaya zorlama riski var. İçeride nasıl hissettiğinle dışarıda kendini gösterme şeklin arasında bir uyumsuzluk varsa, bu, enerjik olarak çok yorucu olur.

pozitif psikoloji

Pozitif psikolojide, hedeften çok sürece odaklanmak istiyoruz. Süreç, kendinizi daha iyi hissetmenize yardımcı olabilecek basit uygulamaların tadını çıkarmaktan ibaret. Her şeyin her zaman iyi olması gerekmiyor. Kendinize her zaman iyi hissetmeniz gerektiğini söylemek yerine, kendinizi iyi hissetmediğinizi söylemek için bir dakikanızı ayırın. İşler pek iyi olmadı. Bu yıl çok fazla değişiklik yaşadık. İşler zorlaştı. Gerçekten test edildik. Ancak bu şeylerin içindeki gizli cevherleri aramayı da seçebilirsiniz.

“Mutluluğunuzun yüzde ellisi genetik. Sadece yüzde 10’u koşullarınıza bağlı. Ve yüzde 40’ı sizin kontrolünüzde.” 

Mutluluk gerçekten de söylendiği gibi bizim elimizde mi?

Niyc Pidgeon: Pozitif psikoloji, olumsuz deneyimlere karşı bir koruma gibidir. Olayları farklı bir şekilde görmek bizim için bir fırsattır. Psikolog Sonja Lyubomirsky, birkaç yıl önce bilimsel temelli bir araştırma yaptı. Mutluluk Pastası adı verilen araştırma sonucunda, mutluluğumuzun yüzde 50’sinin genetik olduğunu buldu. Sadece yüzde 10’u koşullarımıza bağlı. Yüzde 40’ı ise bizim kontrolümüzde. Çoğu insan, iyi hissetmemesine neden olan şeyin kendi koşulları olduğuna inanabilir. Ancak kendi koşullarınızda bile, farklı bir yol seçme şansınız var. Her gün ve her an seçim yaparsınız. Kendinizi iyi hissetmiyorsanız, şu anda kendiniz için yapabileceğiniz pozitif eylem veya atacağınız olumlu adım nedir?

Olumlu adım, fiziksel ve zihinsel sağlığınız için kendinize bir saat özel vakit tanımak ya da kendinizi eleştirmek, zorlamak yerine iç sesinizi olumluya çevirmek olabilir. Çok şey yapmamıza gerek yok. Hatta bazen hiçbir şey “yapmamak” bile olumlu bir adım olabilir. 

pozitif psikoloji

İleriye bakmak yerine bazen geriye bakmak da önemlidir. Pozitif psikolojinin araçlarından biri, bir yaşam tahlili veya özeti yapmaktır.

Hayatımızda anlam ve bir amaç bulmak için pozitif psikolojiyi nasıl kullanabiliriz?

Niyc Pidgeon: Amacınız, sizi ileriye götüren ve motive eden şeydir. Bunun karşılığında maddi bir bedel almanız da gerekmiyor. Amacınız, bu dünyada arzu ettiğiniz kişi olmanıza, istediklerinizi yapmanıza, yaratmanıza ve dilediklerinize sahip olmanıza olanak tanıyan vizyondur. Amacınızı bulmak, hayatınıza daha fazla anlam katarak yaşamaktır.

İleriye bakmak yerine bazen geriye bakmak da önemlidir. Pozitif psikolojinin araçlarından biri, bir yaşam tahlili veya özeti yapmaktır. Yaşamınızda içgörü ya da perspektif kayması ya da yörünge değişikliği yaşadığınız o belirleyici anlara bakın. Bu bebek sahibi olmak gibi büyük bir şey de, küçük bir şey de olabilir.

Sık sık fırsatlardan çok sorunları görmeye meyilliyiz. Bir problemi öğrenmeye ya da gelişmeye odaklı bir deneyime dönüştürebilseydik, hayatlarımız ne kadar farklı olurdu? Bu yüzden her zaman insanlardan yaşamlarındaki belirleyici anları veya önemli bir noktayı keşfetmelerini isterim. 

Bu deneyimleri nasıl olumlu duygulara dönüştürebiliriz? 

Niyc Pidgeon: Öncelikle söz ettiğim belirleyici anları netleştirin ve yaşamınızdaki tüm iyi şeylerin bir özetini çıkarın. Bu yaşam analizini yaptıktan, kendi hayatınızın bir özetini çıkardıktan sonra, minnettar olduğunuz, şükrettiğiniz şeyleri kendinize hatırlatın: başarılar, gurur duyduğunuz şeyler, kutlamak istediğiniz şeyler… Bu listeyi yapmak önemli, çünkü ne kadar harika olduğumuzu unutuyoruz. Özellikle şu an dünyada istikrarsızlık hüküm sürerken insanlar istikrar, kesinlik, kontrol, hakikat ve güvenilecek birini arıyorlar. Bu istikrarı kendi içinizde bulduğunuzda, dünyada ne olursa olsun her zaman bir istikrar merkeziniz olacak. 

“İnsanların zor zamanları atlatmalarına yardımcı olabilecek şey, neyin mümkün olduğuna bakmak ve odaklanacak bir şeye sahip olmaktır.”

Pozitif psikoloji, direnç geliştirmemize nasıl yardımcı olur?

Niyc Pidgeon: Bazı insanlar zorluklar yaşadığında vazgeçip havlu atarken, bazıları sadece hayatta kalmaya değil, her zamankinden daha çok gelişmeye odaklanarak performans göstermeye devam ederler. Kulağa basit geliyor, ancak araştırma umut verici. Sosyal destek gibi faktörler de etkilidir, ancak ana tema umuttur. İnsanların zor zamanları atlatmalarına yardımcı olabilecek şey, neyin mümkün olduğuna bakmak ve odaklanacak bir şeye sahip olmaktır. Zor zamanlar bize birkaç şekilde yardımcı olabilir. İçinde bulunduğumuz şu dönemde değişimi yönetmek için kaynaklar geliştiriyoruz. Nasıl görünürlerse görünsün, gelecekteki zorluklar için daha donanımlı olacaksınız. Psikolojide buna güven transferi denir. Yaşamda bir deneyimle veya bir durumla ilgili güven geliştirirseniz, o güveni başka bir alana aktarmaya devam edebilirsiniz. İş hayatınızda da zorlukları deneyimleme ve bunların üstesinden gelme yeteneğinize daha çok güvenirsiniz. Kendi kendinize söylediğiniz şeyler: “Her şey yoluna girecek”, “Bir dahaki sefer olacak”… Güven sizi devam ettirir. 

Umut ve İyimserlik Egzersizi 

• Yirmi dakika oturun ve gelecekte her şeyin olabildiğince iyi gittiğini hayal edin. 

• Nasıl hissettirdiğini, neye benzediğini, yanınızda kim olduğunu düşünün. 

• Bir sürü ayrıntıya girin. Kendinizi gelecekteki o yere koymak, umut ve iyimserlik duyguları doğurur. Bu duygular sürdürülebilir. 

Kaynak: Goop

Önerilenler

Benzer İçerikler