60'ların ruhuyla yepyeni salon: Gülay Tiran Hairstylist

Her taşınma yenilik getirir. Her yenilik mutluluk. İşte mutluluk ve tasarım saçan bir salon örneği. Kuaförlüğe odaklı farklı objeleri, doğallığı yansıtan atmosferi ile sıcacık ve kucaklayan…

Projenin mimarı Elif Bilgin Altınbaşak ve salon sahibi Gülay Tiran’dan bilgi aldık:

Estetica: Teknik olarak proje hakkında bilgi verir misiniz?

Elif Bilgin Altınbaşak: Projede en büyük şansımız binanın zamanına ait güzel bir örnek olmasıydı. Yapıldığı dönemin havasını ve mimarisini iyi bir enerji ile yansıtıyordu. Bu nedenle yığma bir bina olması koşulunu unutmadan tefriş ettik.

Duvarları kaldıramadık ancak baca yerlerini kullanarak gerekli mekânları küçük odalar halinde tasarladık. Öndeki geniş balkonun keyfi ve nefesi, girişteki cam rüzgârlığı aynen yenilememiz ve en güzel aksesuarımız olan demir iç kapı sanki pano olarak binadan dekorasyona hediye oldu. Alçıpan ayrımlar ve tavan yüksekliğini kesinlikle düşürmemek prensibi ile ilerledik.

Estetica: Müşteriniz nasıl bir çalışmayı arzuladı?

Elif Bilgin Altınbaşak: Her mekân sahibini yansıtmalıdır.

Mimari anlamda Gülay Tiran bunu çok güzel yapma şansı bulacağınız bir müşteri. Sıcak karakteri, net istekleri ve size tasarımda özgür bırakması da mekâna tüm enerjisi ile yansıyor.

Estetica: Tasarım dili hakkında bilgi alabilir miyiz?

Elif Bilgin Altınbaşak: Tasarım dili bu salonda doğaldan yana, mevcuda saygılı ve fonksiyondan ödün vermeyen bir dildi.

Binanın karakterine uyumlu ama modern olmayı tercih eden bir şekilde ilerledik. Tasarımı göz dolduran aksesuarlar seçtik. Hafif aykırı. Amaç salonu uzun süre zamansız ve kalıcı tasarlamaktı. O nedenle tercihlerimizi hep doğal malzeme yönünde kullandık. Yer ve depolama gibi ihtiyaçları ise mobilya ile çözdük. Tarzda tutarlı olmak ise ilk hedefimdi.

Estetica: Yeni salonunuzda farklı olarak ne istediniz?

Gülay Tiran: Eski salonumda önceliğim müşterilerimizin kendilerini evinde hissetmesiydi. Yine aynı duyguyla hareket ettim. Yeni salonumuzun bulunduğu bina 60'lı yılların izlerini taşıyor. Özellikle bunu korumak istedim. Genel dokusuna müdahale etmeden, çalışma ortamımızı bu güzelliğin içine dâhil ettik.

Estetica: Mimar seçiminde kriteriniz ne oldu?

Gülay Tiran: Aynı zamanda yakın arkadaşım olan mimarımız Elif Bilgin Altınbaşak'la aynı dili konuşuyor olmamız sonucu güzelleştiren en önemli etken. Aksi çok zor olurdu. İlk salonumuza çalışırken beni uzun uzun dinledi, kendi doğrularını empoze etmeden çalışma rahatlığımız ve beğenilerim üzerinden gittik.

Estetica: Farklı objeler göze çarpıyor. Kitap, resimler, fotoğraflar. İlgi çekici olan hangileri?

Gülay Tiran: Özellikle farklı olması için çaba harcamadım. Zaten beğenilerim bu yönde. Gelen müşterilerinizle zaman içinde ortak noktalarınızı keşfetmiş oluyorsunuz. Sık seyahat ettiğim için ilgi alanlarıma yönelik alternative kitaplar bulma şansım oluyor. Zaten kitaplar yaşam alanlarımın vazgeçilmezi. Doğal olarak bu durum iş yerime de yansıyor. Sanatın her yönü beni ilgilendiriyor. Resim, heykel, vs… Yeni salonumuzda Yiğit Yazıcı'nın akrilik çalışmalarını kullandık. Oldukça beğenildiğini söyleyebilirim.

Estetica: İdeal salon tasarımı nasıl olmalı?

Gülay Tiran: Elbette renkler ve zevkler herkese göre değişiklik gösterir. Benim için öncelik, huzurlu ve aidiyet duygusunu verebilen seçimler yapmaktı. Zira bizim işimiz gereği mekânlarımızda sesler yüksek olabiliyor. Bir yandan müzik, fön makinesi derken müşterilerimize bunu minimumda hissettirecek ortamı yaratmamız esas. Ben bu salonumda dış görselimizde yer alan yeşil alanı içeriden yaşanılır kılmaya özen gösterdim. Yaşayan bir balkon önemliydi. Renkler, kullanılan mermerler, aynalar ve kullandığımız aksesuarlar tek tek düşünülerek seçildi. O yüzden benim için ideal salon şu an içinde bulunduğum salon…