Meslek aşkının temsilcisi: Ahmet Erkan

Kategori

Sadece bulunduğu sektörden kazanç sağlayan değil, aynı zamanda sektörüne katkı sağlayan bir isim olmak onur vericidir. Yapmış olduğu girişimlerle ülkemizde okullar bünyesinde kuaförlük bölümlerinin açılmasına katkı sağlayan isimlerden biri olan Ahmet Erkan “Türkiye’de mesleğimizin pek çok problemleri vardır. Çözümü için tek çare eğitimdir. Eğitimsiz sanat olmaz.” diyerek vizyonunu öne koyuyor.

Mesleğine aşık, gelişime açık, eğitimin önceliğine inanan özel bir isim: Ahmet Erkan ile mesleğin inceliklerini, farklı pencerelerden bakıldığında nasıl her şeyin değişebileceğini konuştuk.

Kuaförlüğe ne zaman başladınız? Kendinizi biraz tanıtır mısınız?

Ben iki yaşındayken babam vefat etmiş. Annem ve kardeşim ile beraber Ankara’da gecekondu mahallesinde fakir bir aile çocuğu olarak yoksulluk içinde büyüdüm. İlkokul çağlarında erkek berberliği çıraklığı yaptım. 1953 yılında bayan berberliğine başladım. O zor günlere rağmen hayatımı kazanmak için önce iyi bir insan, sonra da her yönüyle yetişmiş bir sanatkar olmak için gayet gösterdim. Çok sevdiğim mesleğimin kurallarına dikkat etmeye ve öğrenmeye çalıştım. 53 yıllık evliyim. Bir kızım iki oğlum üç tane de torunum var. Eşim ile beraber Alanya’da yaşıyoruz. 

1953 yılında hangi salonda çalışıyordunuz? Ustanız kimdi? 1960 yılında kendi salonunuzu açtığınız zaman ustanız nasıl tepki verdi?

1953 yılında Ankara’da Kızılay semtinde Atatürk bulvarında Bahar Kuaför Salonu’nda mesleğe başladım. Ustam Fikri Erbaş, 1960 yılında kendi salonumu açıncaya kadar hep bu salonda çalıştım. Ayrılma kararımı ustama söylediğim zaman ustam bana çok ısrar etti, ayrılmamı istemedi. Ayrıldığım zaman bana kızdı. Yıllar sonra ben yanına gittim ve barıştık.

Dünden bugüne kuaförlük sektöründe ne değişti?

30 yıldan bu yana Türkiye’de pek çok değişiklikler oldu. Bununla beraber kuaförlük sektöründe de önemli değişim ve yenilikler oldu. Saç boyaları, saç kozmetik ürünleri ve kullanılan makina alet gibi meteryeller ile şık ve modern salonların çoğalması gibi önemli değişikler oldu.

Bizim zamanımızda klasik olarak birkaç saç kesme makası, tarak, fırça ve basit el aletlerinden başka malzememiz yoktu. Saçları paslı bigudi ve tokalarla sarardık. Mizanpli dayanıklı olsun diye saçı bira ile ıslatırdık. Reçineyi toz hale getirip ispirto ile karıştırıp sprey yapardık. Imedia, Koleston ve Igora Royal markalarında saç boyası ile iki tane de yerli üretim permanant losyonu vardı.  

Bununla beraber meslek öğrenecek gençlerin mesleğe bakışı değişti. Öğrenme isteği, çalışma hevesi ve hırsı azaldı. Bu gençler arkadaşlarına ve tuttukları futbol takımına verdikleri değeri mesleklerine vermiyorlar. Bu sebeple çalıştırılacak yetişkin eleman bulmak zorlaşıyor.

Sizce iyi bir kuaför nasıl olmalıdır?

İyi meziyetlere sahip, mesleki teknik bilgileri bilen ve uygulama yeteneği olan iyi bir kuaför olabilmek için;

·      Meslek ve ticaret ahlakına uymak, toplum önünde kuaförlük mesleğinin değerini ve prestijini korumak.

·      Meslektaşlarına, beraber çalıştığı insanlara ve müşterilerine karşı güvenli ve saygılı olmak.

·      Mesleğini ve yaptığı her işi severek, keyif alarak ve  coşkuyla yapmak.

·      Bencil olmayıp, paylaşmayı bilmek

·      Mesleğinin ve çalışma hayatının gerektirdiği bütün incelikleri teknik bilgi ve becerileri geliştirmek.

·      Kuaförlük mesleğinin öncelikli ve temel kuralı temiz olmaktır.

·      Kuaför kendi temizliği, kılık kıyafeti düzgün olması gibi işleri temiz ve titizlikle yapmalı

·      Disiplin hayatın her alanında önemlidir. Ailede, okulda ve bütün işyerlerinde olduğu gibi      kuaförlükte de önemli etkendir. Disiplin olmayan yerde huzur ve başarı olmaz.

·      Yabancı dil bilmek kuaförlerin ufkunu geliştirmeleri açısından önemlidir.

Özetle iyi bir kuaför bildikleri ile yetinmeyip, daima doğruyu, güzeli ve yeniliği arayan, paylaşmayı seven, çevresini, toplumu iyi tanıyan ciddi, güvenilir, temiz olmalıdır.

Kendinizi nasıl bir kuaför olarak değerlendirirsiniz? Sizi farklı kılan nedir?

Beni tanıyanlar benim için “ Mesleğine aşık, işini iyi yapar, dürüst, disiplinli, mesleğini başkalarına öğretmeyi, bilgi paylaşımını seven, özellikle gençlerin iyi sanatkar olmaları için onlara örnek olur. Elinden gelen yardımı esirgemez” derler. Kuaförlük mesleğini korumak yüceltmek arzumdur.

Bugünkü yaşamımı mesleğime borçluyum. Uzun yıllar dernek yöneticiliği başkanlığı, yarışmalarda jüri üyeliği, kız meslek liseleri ve Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi Kuaförlük bölümlerinde öğretmenlik yapmış olmam ile yazdığım kitaplarım mesleğime olan aşkımın ürünleridir.

Yazdığınız kitapların hikayesini, oluşum sürecini anlatır mısınız?

1963 yılında Ankara Kuaförler derneğinin akşam kuaför kursunda öğretmenlik yaparken, öğrencilerime mesleki teknik bilgiler öğretirken, onların sosyal bilgiler bakımından eksik olduklarını gördüm. Kuaförlük mesleğinde sosyal bilgilerin ne kadar önemli olduğunu bildiğim için mesleki bilgiler ile beraber sosyal bilgiler de öğretebilmek için meslek sevgisi, sorumluluk duygusu, iş ahlakı gibi konu başlıkları altında özetleyip yazdım. Küçük bir not defteri şeklinde öğrencilere verdim. İşte bu noktadan sonra kitap yazma fikri doğdu.

İlk kitabı 1970 yılında yazmaya başlarken Milli Kütüphane ‘de araştırma yaptık, mesleğimizle hiçbir bilgiye ulaşamadık. Eski kitap sanat dükkanlardan da bilgi bulamadık. Kitabımızın yazımında çıraklık, kalfalık ve ustalık dönemlerinde edindiğimiz bilgi ve tecrübelerimizle yurtiçi ve yurtdışında katıldığımız seminerleri iyi takip ederek tuttuğumuz notlar, bilmediklerimizi bilenlere sorarak, yabancı kitaplara bakarak, gelişme ve değişimleri takip ederek hazırladığımız bilgileri 1971 yılında meslektaşım İlhan Akıncılar ile beraber Türkiye’de ilk defa Kuaförlük Eğitimi kitabını yazdık. Aradan 21 yıl geçtikten sonra 1992 yılında meslektaşım İbrahim Güngör ile Modern Kuaförlük Sanatında Eğitim kitabını yazdık.

1996 yılında 2. Baskı ve 2001 yılında da 3. Baskısını meslektaşlarımızın hizmetine sunduk. Ayrıca ben 1995 yılında Berberlik Sanatında Eğitim isimli erkek berberi kitabını yazdım. Türkiye’de ilk defa yazılan bu kitaplar M.E.B Talim ve Terbiye kararı ile eğitim kitabı olarak öğretmen ve öğrencilere tavsiye edildi. 

Dünyaya bir daha gelseniz yine kuaför olur muydunuz?

77  yaşımdayım, köşeme çekilip, mesleğimden uzaklaşmadım. Türk kuaförlük sanatına hizmet ettiğimi, kitabımı okuyan binlerce insanın benden bilgi edindiği duygusu ve onuruyla mesleğimi çok seven biri olarak yaşıyorum. Dünyaya bir daha gelmek mümkün olsa yine kuaför olurdum.

Sizce doğru eleman nasıl bulunur?

Kuaförlük sanatı öğrenilmesi zor, uygulaması daha da zor, dikkat ve titizlik isteyen bir meslek. Bununla beraber müşterilere hizmet verirken çalışanların dürüst, temiz, saygılı ve çalışkan olmaları gerekir. Bu niteliklere sahip eleman bulmak kolay değil.

Salonunuzdan ayrılan elemanlara karşı yaklaşımınız nasıl oluyor?

Kendisine meslek öğrettiğimiz bir eleman salonumuzdan ayrılacağı zaman kurallara uygun hareket ederse dostluğumuz devam ediyor.

HAIRiST etkinliği hakkında ne düşünüyorsunuz?

HAIRiST etkinliği Türk Kuaförlük Sanatı için çok önemli bir organizasyon. Bu şovu herkes izlemeli. Ben 3 senedir izliyorum.

Estetica Dergisi hakkında görüşlerinizi alabilir miyiz?

Kuaförlük tarihinde meslek öğretim usta-çırak ilişkisi ile oluyordu. Meslek öğretimi için yazılı belge, kitap bulunmazdı. 1960 yıllarında Türkiye’ye yabancı kuaförlük dergileri gelmeye başladı. Yabancı dil bilmediğimiz için resimlerine bakıp, bilgi edinmeye çalışırdık. 10 yıl önce yayın hayatına başlayan, başarı ile devam eden ve daha uzun yıllar kuaförlüğe hizmet etmesini temenni ettiğim uluslararası kuaför dergisi Estetica’nın Türk kuaförlük sanatına ışık tutuyor. Ayrıca mesleki eğitim konularında çok faydalı bilgiler veriyor. 

Türk kuaförlüğünün gelişimi için neler yapılmalıdır?

Türk kuaförlüğünün gelişmesi için bu mesleği yapan herkesin mesleğinin bugününe ve geleceğine ciddi bir şekilde sahip çıkması gerekir. Öncelikle mesleğin önde gelen isimlerinin kuaförlük mesleğinin gelişimi için düşünmesi, birlikte projeler üretmeleri gerekiyor.

En sevdiğiniz saç rengi ve stili nedir?

Ben natüralist bir sanatkarım. Renklerin ve saç stilinin sade, doğal ve mankene yakışmış olanını, göze hoş gelenini severim. 

İş dışında hayatınızda ne var?

Emekliyim, boş zamanlarımda meslektaşlarımı ziyaret ederim. Genç kuaförlerle sohbet eder, sorularına cevap verir, kuaförlüğün ne kadar önemli bir meslek olduğunu anlatır, başarılı olmaları için önerilerde bulunurum.

Genç meslektaşlarınıza önerileriniz nedir

Ben 17 yaşımda çalıştığım kuaför salonuna sabah erkenden giderken, sanki sevgilimle buluşacakmışım gibi sevinç ve heyecanla giderdim. Verilen her işi en iyi şekilde yapar, devamlı çalışır öğrenmeye gayret ederdim. Akşam salondan ayrılırken sevgilimin güler yüzünü ve sıcak ellerini bırakıp gidiyormuş gibi içimi hüzün kaplardı.   

Bugün kuaför olmak isteyen gençlerin pek çoğu kuaförlüğün ne kadar önemli, ince, zarif ve güzel bir meslek olduğunun farkında değiller. Sabahları işe isteksiz gidip ellerinde cep telefonu mesaj yazmak, gazetenin magazin sayfalarını karıştırmak, tuttuğu takımın oyuncu kadrosunu konuşmak gibi şeylerle zaman harcamayı bırakıp ustanın yanında yapılan işlerin ne olduğunu, nasıl yapıldığını izleyip, öğrenmeye çalıştıklarında daha başarılı olacaklardır.

Bir cümleyle kuaförlüğü tanımlar mısınız?

Kuaförlüğü güzel sanatların bir dalı olarak düşünürüm. Hanımefendilerin güzelliklerine güzellik katmak gibi çok özel ve güzel bir iş yapmanın mutluluğunu yaşadım. Kuaförlüğü tanımak için benim penceremden bakmak gerek.

Mesleğe yeni giren ve ileride ünlü bir kuaför olmayı hayal eden gençler; ustanızın iyi meziyetlerinden ve teknik bilgi ve becerilerinden faydalanıyor musunuz? Unutmayın ki, ustalar mesleğimizin büyüğü ve kendi alanının en deneyimli kişileridir. Sizi istikbale hazırlayan ustanıza her an sevgi ve saygı gösteriyor musunuz?

Ustalar; her alanda kendinizi yüceltirken, başkalarını önemsemeyip küçük mü görüyorsunuz? Hep ben… ben… ben mi diyorsunuz? Kıskanç mısınız? Yardımlaşmayı ve paylaşmayı seviyor ve uyguluyor musunuz? Sevgiyle yaşamanın insan hayatında ne kadar önemli, onurlu ve değerli olduğunu unutmayalım.

Ahmet Erkan hakkında görüş aldık:

Metin Bahçecik

Ahmet Erkan sektörde birçok başarıya imza atmıştır. Emekli olduğu halde hala mesleğe destek vermeyi bırakmıyor. Kendisi tam anlamıyla bir eğitim gönüllüsüdür. Türkiye’de ilk defa Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesinde Kuaförlük ve Güzellik Bölümü’nün açılmasına ön ayak olmuştur. 7 yıl hocalık yapıp, 200-300 öğrenciyi mezun etmiştir.

Mesleğine aşık, paylaşımcı bir kuaför olmuştur. Kitapları meslektaşlarına ışık olmuştur. Kuaförlük eğitimi ile çok yazan-çizen ve not alan Ahmet Erkan ağabeyim Mehmet Bahçecik’in de ustasıdır. Alanya’ya yerleştiğinde ona oralar sana dar gelir demiştim. Çünkü yerinde duramayan, sürekli bir şeyler yapmak isteyen bir yapısı var. Tahmin ettiğim gibi orada da yapacak birçok şey buldu. Dağ başında bile olsa yine de bu meslek için bir şeyler yapan bir ustadır. Mesleği konuşurken keyif aldığım, mesleğin hafızası olarak nitelendirdiğim çok değerli bir insandır.   

İsmet Şahin

Değerli usta Ahmet Erkan’ı Ankara’da Kuaförler Derneği’nin kurslarından tanıyorum. Ankara Kuaför Odası Başkanlığı Yönetim Kurulu Üyesidir, Meslek Okullarında ve Üniversitelerde ders vermiştir.

Teorik ve pratik bilgiyi birleşerek yarının kuaförlerini ve kuaförlük alanında yetişen öğretmen adaylarını yetiştirmiştir.

Hala Çıraklık Eğitim Merkezleri’nde Meslek Liseleri’nde ve Üniversitelerde öğrencilere ders kitabı olarak gösterilen Modern Kuaförlük Sanatı eserine imza atmıştır. Ahmet Erkan’a sektöre kattığı fayda ve bu kadar paylaşımcı olduğu için çok teşekkür ediyorum. Başarıları saymakla bitmez.

Biz de Sayın Ahmet Erkan’a Türk kuaförlüğüne kattığı değerler için teşekkür ediyor, saygılarımızı sunuyoruz.

  

 

Önerilenler

Benzer İçerikler