Konuğumuz Pivot Point eğitmeni Sinan Ergün

Kategori

Cesaret kimi zaman insanı bir noktadan alır bir labirentin içine bırakır, izlediğiniz yol doğru ise geriye baktığınızda başarıyı görürsünüz.

Yusuf Koçyiğit ile yolları kesişti. Hairist 2012’de birincilik ödülü kariyerinde dönüm noktası oldu ve Pivot Point Türkiye’de eğitmen oldu. Heyecanı, mesleğe karşı olan tutkusu, içindeki eğitim sevgisi ile tanınan Sinan Ergün ile konuştuk.

Kuaförlüğe nasıl başladınız?

Kuaförlüğe 2000 yılında başladım ve mesleği çok sevdim. Çıraklık yaparak yetiştim. 2 yıl İstanbul Maltepe Küçükyalı’da Beşel Erkek Kuaförü’nde çalıştıktan sonra Star Erkek Kuaförü’de kalfa olarak başladım. Daha sonra Salon Beys ve Salon X’de çalıştım. Erkek kuaförü olarak başladım mesleğe. İlk ustam Kemal Beşel’di. Askerden sonra Toni&Guy’ın Ortaköy’deki şubesinde erkek bölümünde çalışmaya başladım. İlerlemenin yaşı ve sınırı olmadığını, öğrendikçe kendine bir şeyler kattıkça ilerleyebileceğinizi anladım. İlk katıldığım yarışma 2009 yılındaydı. İstanbul Erkek Berberler Odası ile Estetica Dergisi Yayın Yönetmeni Erkan Güzel’in koordinasyonuyla Hairfest yarışması gerçekleşmişti. O yarışmada ikincilik aldım. Bu biraz vizyonumu değiştirdi. Yetkin olduğumu ve bunun üzerine gitmem gerektiğini anladım. Hayallerinize yaklaştığınızda hayallerinizi daha da ileriye taşımanız gerekiyor ki başarıya hiçbir zaman doymayın. Kendinizi yeterli görüp öğrenmeye kapatmamalısınız.

2011 yılında London Kuaför bünyesinde çalışmaya başladım. Yusuf Koçyiğit ile tanıştım. Bu benim kariyerimde değişim noktasıydı. 2012 yılında Hairist Yarışması için başvurdum. O dönem başta Suat Tekten olmak üzere ekip arkadaşlarımdan çok fazla destek aldım. Yusuf Bey ile çok çalıştım. Onun hakkını ödeyemem. 12 Nisan’da Hairist Yarışması’nda birinci oldum.

Ardından Yusuf Bey bana Pivot Point’de eğitmen olmamı teklif etti. O zamanlar Pivot Point Türkiye olarak yeni bir oluşum içindeydi. Marka Türkiye’de yayılmaya başlamıştı. Pivot Point’de başladım. Müşteri portföyüm değişti. Sektöre olan algım değişti. Hairist benim kariyer hayatımı değiştirdi. Artık bir kesim uzmanı olarak kendimi yetiştirmem gerektiğini anladım. Bizde branşlaşma çok fazla yaygınlaşmadı. Ama yapmamız gereken de bir şey aynı zamanda. 1.5 yıl Pivot Point bünyesinde eğitmenlik eğitimi aldım. Hem de yurtdışından gelen eğitmenler ile çalışma fırsatı buldum. Yurtiçinde kendi eğitmenlerimiz ile çalışmaya devam ediyorum. Ayrıca Pivot Point Türkiye’nin yurtiçindeki eğitimlerinin koordinasyonlarını sağlıyorum, firmalar ile olan bağlantıları sağlıyorum. Herkesin belli bir iş bölümü var. İş bölümü üzerinden kendi işimizdeki uzmanlıklarımızı yansıtıyoruz. London Kuaför’ün hem Etiler şubesinde haftanın belli günleri de Suadiye şubesinde çalışmaya devam ediyorum.

Yurtdışından kimlerden eğitim aldınız?

Sabrina Hagenmüller, Yolly Ten Koppel’den eğitim aldım, backstagede çalışma fırsatı buldum. 2013 yılında Hairist sahnesinde Pivot Point Türkiye olarak sahneye çıkmıştık. Global Artistik Direktör Yolly Ten Koppel, Danimarka Artistik Direktörü Joakim Roos ile birlikte sahne almıştık. Onlarla aynı sahnede olmak, hayatıma dokunan bir yarışmanın sahnesinde bulunmak beni çok mutlu etmişti. Hala da o yarışma benim için ayrı bir yerde. Dijitalde gerçekleşen Yılın Kuaförü Yarışması için çeşitli illerde yarışmaya katılan kuaförler de benden destek alıyorlar.

Kuaförlüğün geleceği hakkında ne düşünüyorsun?

Kendini geliştiren ve gelişimi kendine hızlı bir şekilde apapte eden kuaförlerin çoğalacağını düşünüyorum.

Yeni nesil, sosyal medyanın vermiş olduğu bilgi akışı ile sürekli öğreniyor ve kendini geliştiriyor. İleride daha genç nesil marka sahibi olarak ilerleyecek ki eğitimlerde sohbet ettiğim salon sahibi kuaförlerin yaşlarının daha genç olduğunu görüyorum. Bu da bizi çok sevindiriyor. Gençler oldukça dinamizm artıyor.

Türkiye’deki eğitim furyası hakkında ne düşünüyorsun?

O biraz sektörün kanayan yarası. Yanlış bilgiyi aktarmak ve yanlış bilgiyi satmaya çalışmak sektöre zarar veriyor. İşinizi çok iyi yapabilirsiniz ama bu çok iyi sunacağınız anlamına gelmez. Hiç eğitim almayan insanlar eğitmen olduklarını iddia ederek, sosyal medyada bulduğu gücü kullanıp iyi niyetli insanları sömürüyorlar. Daha sonra bize yanlış bilgi ile doldurulmuş insanlar geliyor. Bizim eğitimlerimize katıldıklarında ikilemde kalıyorlar. Bence kişiler eğitimi seçerken biraz daha dikkatli olmalı. Eğitim veren kişilerin nasıl bir altyapısı olduğunu araştırmaları gerekiyor. Eğitim almak belli bir yatırım almaktır. Salonunuza yapmış olduğunuz bir malzeme yatırımı ile kendinize yapmış olduğunuz eğitim yatırımı aynı şey. O eğitimi salonunuza yansıtıp bundan para kazanamayacağınız sürece o eğitim başarısız demektir. Kişi salondan çıktıktan bir sene içerisinde kendi kesim veya renklendirme, topuz tarzını değiştirip bunu nakite dönüştüremediği sürece hiç bir anlamı yok. Fakat yanlış eğitimler de ters tepiyor. Sosyal medyada takipçi sayısına göre tercih edilen eğitmenler oluştu. Firmaların desteklediği, kendini Türkiye’de kanıtlamış belli bir yerlere gelmiş bu konuda çok fazla duayen var. Onlardan destek alıp araştırıp da bulsunlar. 

2018 kesim ve renklendirme trendleri neler olacak?

2018’de kâküller kaş altına biraz daha inmeye başladı. Yukarıda olan kâküller biraz daha aşağıya iniyor. Katlardaki soft geçişler, buna bağlı yumuşak renklendirmeler trend olacak. Rose gold renk furyası devam edecek gibi görünüyor; moda haftalarından, koleksiyonlardan, kreasyonlardan aldığımız izlenim bu yönde. Yaza doğru sıcak renkleri biraz daha fazla göreceğiz. Geçen yaz daha soğuk renkler vardı. Kulak altındaki kesimler trend olacak. Kısa saç modası geri dönüyor.

Kişisel olarak en çok sevdiğiniz saç kesim tekniği nedir?

Undercut modelleri daha büyük bir haz ile kesiyorum. Kesimde kişiye özel bir şeyler katmayı, o kişinin kendi ruhunu yansıtacak modeller kesmeyi seviyorum. Orta boy bir saçta saçın bir bölümünü uzun bırakmak gibi kişinin ruh halini yansıtacak modeller kesmek beni heyecanlandırıyor.

Konsültasyon aşaması nasıl geçiyor?

Konsültasyon, minimum 5 dakika maksimum 10 dakikayı geçmemeli. Söylenen ve söylenmeyen soru cevaplar var. Söylenmeyen soru cevaplar bizim gözlemlediğimiz soru cevaplar. Kıyafeti, montunu nasıl size verdiği, çantasını tutuşu, telefonunu nasıl hareket ettirdiği, telefonunun kabının rengi, makyajı, istediği kahvenin sade mi şekerli mi olduğu, bunlar söylenmeyen soru cevaplar bir de söylenen soru cevaplar var. Her şeyden öte bir kadın bir hayal ile geliyor. Biz hayal satıyoruz. Onun ne istediğini yüzde 100 bulmanız lazım. Benim net bir kuralım var: Benim kestiğim saçı insan yaşayacak, ben orada onunla 45 dk 1 saat geçireceğim, o onla bir iki ay geçirecek aynaya her baktığında, saçına her dokunduğunda beni mutlu hatırlaması lazım. Saçına her dokunduğunda kendini özgüvenli hissetmesi lazım ki bana ayırmış olduğu zamanı iyi olarak geçirdiğini anımsasın. Öncelikle ne istediğini net olarak bilmek gerekiyor. Saçın nasıl kullanılacağı ve saçın nasıl sıkıntılar yaratabileceği konuşmak lazım. Kesim yaparken saçı nasıl şekillendirdiğini, ne şekilde fön çektiğini, ne sıklıkla ürün kullandığını, hangi ürünleri kullandığını, şekillendirme yaparken nasıl sorunlar yaşadığını soruyorum. Kesimi kullanırken nasıl şekillendirme yapması gerektiğini, hangi şekillendirme ürünlerini kullanırsa saç kesimini ortaya çıkartabileceğini konuşuyorum.

Potansiyel müşteriyi nasıl müşteri haline getirirsiniz?

Güven ve kaliteyi hissettiriyor olmanız lazım. Eğer arayışta olan bir müşteri ise ki kadınlar genelde hep arayıştadır. Bunu hissederek size yaklaşacaktır. Öncelikle öneride bulunmak gerekiyor. Israr etmek geri tepiyor. Burada dikkat etmemiz gereken ihtiyacı kadarıyla ona ilerlemek.

Kuaförlük Meslek Liseleri, Meslek Yüksekokulları hakkında ne düşünüyorsunuz?

Meslek Liseleri bizim geleceğimiz. Biz firma olarak, meslek liselerine destek sağlamaya çalışıyoruz. Buradaki tek sıkıntı meslek liselerinin müfredatında. Salonda birebir çalışabilecek potansiyelde öğrenci yetişmiyor. Müfredatı biraz daha genişletip uygulama kısmını daha artırıp salonlara nitelikli insan kaynağını yaratması lazım. Staj sürelerinin artması lazım. Kuaförlük bölümünün güzellik bölümünden ayrılması gerekiyor. Ayrılmadıkça biz nitelikli insan kaynağımızı oradan yetiştiremeyeceğiz. Mezun olduktan sonra güzellik sektöründe çalışmak isteyen öğrenciler daha çok oluyor ve maalesef kuaförlük pek tercih edilmiyor.

Kuaförlük mesleğinin özendirilmesi için ne yapılması gerekiyor?

Hairist gibi organizasyonların artması gerekiyor. Öğrencilerin kuaförlüğü tanıdığı yegane yer orası. Staj için gelen öğrencilere bakış açımızı değiştirmemiz gerekiyor. Yanımızda çalışan kişiler ile empati yapma sorunumuz oluyor. Yetiştirmek demek izleyip öğrenmesini beklemek değil, bir insana dokunabilmek demek.

Sektörün en önemli sorunları nelerdir?

Ucuz işçilik en büyük sorunumuz. Personel yetişmiyor. Maliyet yönetimi en büyük sorunlarımızdan biri. Pazarlama yatırımı yapmalıyız. Salonlarımıza marka olarak bakmamız lazım. Salonlar franchise verdiği salonlara eğitim vermiyor. Müşteriler aynı hizmeti alamıyor. Salonlarda çalışanların nitelikleri farklı oluyor. Bu sorunları çözmeden şubeleşmemek gerekiyor. Araştırma yapmıyoruz. Salon sahipleri personelinin gelişmek için çabalamıyor. Kitap okumuyor. Daha fazla gelişmemiz gerekiyor.

Meslektaşlarınıza hangi kitabı önerirsiniz?

Stephen R. Covey’in “Etkili insanların 7 alışkanlığı” kitabını öneriyorum. Her okuduğumda kendime farklı yatırımlar yapmam gerektiğini anlıyorum.

Önerileriniz var mı?

Çok parlak, cesur bir yeni nesil geldigine inaniyorum. Sektörde değişmesi gerekenleri herkes biliyor fakat kimse bu konuda harekete geçmiyor. Ahmet Şerif İzgoren’in çok güzel bir sözü var bu konuda “Yayın değeri 10 bin lira, okun değeri 100 lira. Sporun adı yaycılık değil okçuluk. Yerinde duranın değil, hedefe gidenin adı anılır. Adım atın.” Gelişmek, değişmek hakettiğimiz yerde olabilmek için harekete geçelim.

Önerilenler

Benzer İçerikler