Adaylarla konuştuk: Ali Yatkın

0
2754

Kuaför ve Berber Meslek Odası seçimleri yaklaşıyor.

İstanbul Kuaförler Odası için adaylardan Ali Yatkın ile konuştuk.

Neden aday olmaya karar verdiniz?

Bu meslekten çok şey kazandık belli bir kariyere geldik. Son 14 yılda yönetimde bulundum. Şu anda mevcut Kuaför ve Berber Meslek Odası yönetimindeyim. Oktay Erkal ile beraber çalışıyorum. Sektör için yapılması gerekenleri kendi aramızda teyit ettik. Adaylığımı koymam gerekiyor diye düşündüm. Başkan, Başkan Vekili, Yönetim Kurulu arasında birlik beraberlik olmazsa planlananları gerçekleştirmek mümkün değil. Esnaf odalarının asli görevi üyelerin her türlü haklarını, ihtiyaçlarını korumak ve mesleki birlik ve beraberliklerini daha ileriye götürmek, sosyal yardımlaşma içerisinde olmaktır. Ben de bunlar için yola çıktım.

Ali Yatkın

Projeleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz?

Ben kuaförlerin nabzını yaşıyorum, sektörde ne gibi eksiklikler görüyorsam gidermek için çalışacağım. Tüm Türkiye’de benzer sorunlarımız var. Kuaförlerimiz ekonomik çöküntü içerisinde, mevcut şekilde çok zor çalışıyorlar. Elemansızlık başlı başına sorun. Bunların hepsinin sebepleri var bu sebepleri ortadan kaldırmak adına çalışacağız.

Çözüm önerileriniz nedir?

Bazı semtlerde olması gerekenden çok daha fazla kuaför salonu bulunuyor. Salonların camlarında etiketler var. Çoğu kayıtsız. Bunlara bir dur demek lazım. Kayıtsız salonlar için Büyükşehir Belediye Başkanı ile görüşüldü. Kuaförler iş yeri açmadan önce belediye ile görüştükten sonra oda devreye girecek. Salon açmak istediği bölgede yeterli salon varsa, farklı bir bölge hedef gösterilecek. Aynı bölgede olması gerekenden daha fazla salon varsa, müşteri çekebilmek için salonlar fiyatlarını düşürüyor. Bu da haksız rekabete yol açıyor.

Bunun yanı sıra kaçak kuaförler kayıt oluyor. Vergi levhası alıyor ve iş yeri açıyor.

Bir kuaförün salon açması için vasıf gerekir ki öncelikle diploması olması gerekiyor. 2004 yılında diploma gerekirken bu kanun değiştirildi. Diplomasız salon açılabiliyor. Ben kuaförüm diyor geliyor birliğimize 480 TL para yatırıyor. Kuaförler odasına da 40 TL para yatırıyor. Bizim onlara sen kuaför müsün diye sormaya hakkımız yok. Halbuki birliğe kaydolurken maliyeden başlıyorsa öncelikli olarak maliye soracak: Ne iş yapacaksın? Kuaför yazdırıyorsan getir bana diplomanı demesi lazım. Kuaförler 550 TL kayıt parası veriyor ve herhangi bir yerde salon açabiliyor. Eğer biz oda olarak, birlik olarak bu diplomaları istediğimiz zaman işi bilmeyenler salon açmayacaklar. Ruhsat zamanı geldiği zaman mesul müdür arayışına giriyorlar. Bu açanı baltalıyor. Hepimizin sigorta borçları var. Neden kazanamıyoruz? Dükkanı çevirmek için bir mücadele veriyoruz, elemansızlık var.

Bir akademi kurmayı düşünüyoruz. Mevcut eğitmenlerimizden faydalanıp, akademi için kalifiye eleman yetiştireceğiz. Sektörümüze eleman takviyesi yapmaya çalışacağız. Eski ustalarımız eğitim verecekler.

Bunun yanında bir de iş güvenliği yasası için biz her ay 250-300 TL veriyoruz. Kuaförlük sektörü tehlikeli sınıfa girmemesi lazım. Az tehlikeli sınıfa girdiğimiz zaman biz doktor ya da şirkete kayıt olma parasını ödemeyeceğiz. Bu da bizim için ekstra bir yük. Bunun mücadelesini şöyle vereceğim. Sektörümüzü tehlikeli sınıftan az tehlikeli sınıfa aldırmak üzere uğraş vereceğim. Bizim tehlikeli sınıfta mevcut kanunlara göre fabrikalar var, biz bu kategoriye dahil değiliz. Uğraşımda başarılı olamazsam tehlikeli sınıfta olanlara erken emeklilik hakkı istiyorum.

Odaya kaydolmayan 4000 kuaför var. Belki belediyeye bile kayıtlı değil. Biz bunlarla odaya kayıtlı olanları ayıracağım. Kayıtsız yer varsa mevcut dükkana dokunmayacağız. Öyle bir hakkımız yok onlara gelin odaya kayıt olun diyeceğiz. Odaya kayıtlı salonlara logo yapacağız. Bu logoyu taşımayanlar denetimsizdir diyeceğiz müşterilere. Odaya kayıtlı salonlar artacak.

Festivaller, yarışmalar yapacağız. Odanın gelirini artıracağız. Yarışmalardan reklam gelirleri elde edeceğiz. Odamız üyelerin parasıyla dönmeyecek. Avrupa Birliğinden bir takım hibe yardımları vardır. Avrupa Birliğinden herhangi bir şekilde bir esnaf odası bir faaliyet yaparsa bize para verebiliyor. Ben bu parayı sosyal yardım fonu kurup odamıza naklettireceğim. Gayri safi hasılatın yüzde 10’unu üyelerinize yardım etmekle hükümlüsünüz. Örneğin bir üyemizin iş yerinde yangın çıktı o bağımsız yönetim kurulu tarafından doğru karar verecek mekanizmayı hakem heyeti 5 kişilik bunlar o kişinin doğruluğuna inanırsa o kişiye belli bir miktar yardım yapılabilecek. Üyelerimden biri geldi benim çocuğumun diş sağlığı sorunu var dedi kiramı zor ödüyorum ben çocuğumun dişini nasıl yaptıracağım dedi. Sponsorlar buldum. Avrupa Diş Hastanesi, Dünya Göz Hastanesi benim sponsorum. Üyelerimize yüzde 25 indirim yaptıkları gibi üyelerimizin birinci derece yakınlarına indirim yapacaklar, ayrıca ihtiyacı olan 25 tane üyemin çocuklarının diş bakımı ücretsiz verecekler. Dünya Göz Hastanesi, odanın gider kaybı olmadan 12 kişiye ücretsiz sağlık hizmeti verecek.

Ekonomik krediler ile ilgili çalışmalarımız var. Sosyal yardım fonu mağdur üyelerimize yardımcı olacak. Krediye ihtiyacı olan insanlara söyle yardım edecek. Avrupa Birliğinden alınan parayı bir esnafın iş kurmasına katkıda bulunacak. KOSGEB’in kredileri çok yüksek. Kredi garanti fonuna 150 bin TL’ye kadar para veriyor. Bir mal varlığınız yoksa kredi garanti fonu sizlere yardım edebiliyor sizi bankaya yönlendiriyor Herhangi bir banka bu krediyi vermek zorunda. Biz bunu şekillendireceğiz. 150 bin TL’yi daha yükseğe çıkartıp başvuru yapacağız ve esnafın faydalanmasını sağlayacağız. Çalışan, üreten eleman yetiştiren esnafımız var o zor geçinirken devlet size 500 bin TL para vereyim diyor ama çalışan dükkana vermiyor. Yeni bir iş yeri açan kuaföre veriyor. Dükkanı olan mevcut iş yerlerine bu kredilerin düşük faizle 2 yıl sonra ödemeli 5-10 yıl vadeli 500 bin TL’ye kadar veriyor. Biz bunu sektörümüze çalışan salonlara vermesini sağlayacağız. Bunlar bizim haklarımız.

İstanbul Kuaförler Ve Manikürcüler Odası, Türkiye’nin tek örnek odası olacak. Tekrar 15 yıl öncesine döndürmeye çalışacağız.

Çoğu salona gittiğimde her gün çalışmaktan kuaförler şikayetçiler. Bir salon kapattığında yanındaki açıyorsa müşteri kaybediliyor. Siz yaşamınızı idame ettirecekseniz haftada bir gün tatil yapmanız gerekiyor. Diğer türlü üretemezsiniz. Bölgesel toplantılar olacak. 100 kişi kapattığı zaman bir salon açık olursa çok ağır cezaları olacak. Oda devreye girecek. 2014 yılında açılmış mahkemeler var cama yazı yazmak mahkeme kararı ile haksız rekabet oluyor. Mahkemenin sonucu bir yıl sonra açıklanıyor ve cama yazı yazan kişi cezalandırılıyor. Haksız rekabet suçtur.

Ali Yatkın

Danıştay 8 daire hafta tatili kararı 2000 yılında mahkeme kararlaştırılmış. 1998 yılında dava açılmış. Bu mahkeme kararı olduğu halde bir kişi ile iki kişiyle uğraşamazsınız bu ortak bölgede karar alınacak valiliğe bildirilecek o ortak kararlara da riayet edilecek. Yoksa mahkemeye verin aradan yıllar geçsin esnafın hakkını öbürü yesin böyle şey yok.

Kolay randevu, buradaki.com gibi bazı firmalar var, kuaförü üye yaparken odaya kaydı olup olmadığını soracak.

 

Başkan adaylarına açık davet!