Contemporary İstanbul’da yedi çalışması sergilenen İhsan Oturmak işlerinde çoğunlukla figür kullanıyor.
Bazı benzerlikler uzak gelseler de birbirlerini çağrıştırmaları açısından kıymetlidir.
‘Beden’ ile ‘Tin’in birlikteliği canlının varlığı ile ilgili ise ‘Düşünce’ ve ‘Teknik’ de yapılan işin niteliğiyle ilgilidir.
Düşüncenin işleyişi ise her zaman için biçime yeni yollar, yeni alternatifler yaratmak için çalışmak zorundadır.
Bu nedenle İhsan Oturmak çalışmalarını yaparken formlardan uzak durmamaya çalışıyor. Çünkü yaptığı her şeklin aslında düşüncelerinin de şekillenmiş en sade hali olduğunu düşünüyor.
İşler sorunlarla ilgilidir. Sorunlar da hep insanlarla ilgili dolayısıyla Oturmak, var olan bütün problemleri figürlerin bedenlerine yerleştirmeyi seviyor. Böylece sorunu günlük yaşamda olduğu gibi objeleştiriyor. Figürler çoğaldıkça sorunun büyüklüğü merkezileşiyor ve izleyici üzerindeki etkisi artmaya başlıyor. Tabi bunun yanında çokluk kendinden bir sistematiklik getiriyor bu sistematiklik bir yerde var olan durumu anıtsallaştırır.
Bunun yanı sıra harfler, kelimeler ve cümlelerin varlığı fikirlerle ilgilidir. Havada dolaşan her ses resimde kendini bir harf olarak belirler. Böylece kalıcılığını belli bir dönem korumaya çalışır. Yalnız tebeşirli yazılar bu zamanın daha da kısalmış bir bölümünü simgeler. Bunlar biraz da erken biten yaşamlara benzemektedir. Silinmeleri yakındır.
Harflerin tekrar oranı bize figürler, zamanlar, mekanlar ve olaylar hakkında da ipucu verir. Bunların sıklıklarından haberdar eder.
Işık ise ne oblik ışıktır, ne de ışık kendindendir. Hem ikisini barındır hem ikisinden vazgeçer. Hem ışık bir yerlerden geliyormuş gibi gelir hem de sanki ışığı merkezden yayıyormuş gibi bir izlenim vardır. Bu aslında doğu ve batı ışığının karşı karşıya denk gelmesiyle açıklanır. Çünkü oblik ışık Batının ışığıyken Doğuda kendinden ışığı barındıran objeler vardır. Bu İhsan Oturmak’ın durum resimlerinin içeriğiyle de ilgilidir. Çünkü işlerde her zaman geleneksel olan ile modern olanın çatışması var. Yalnız renkler her zaman için saha görevi görür. Batı ile doğunun çatışmasına ev sahipliği yapar. Bu yüzden dingin daha pastel ve doymuşluktansa türsüzlüğe daha yakındır.
İhsan Oturmak kimdir
İhsan Oturmak 1987 yılında Diyarbakır’da doğdu. Marmara Üniversitesi Resim İş Öğretmenliği Bölümü’nden 2012’de mezun oldu. Çalışmalarında teklik ve biriciklik, militarizm, eğitim, ceza, inkılap ve ihtilal gibi konular üzerine eğilen sanatçı, bu kavramları açabilmek için 2011’den bu yana çeşitli bölgelerdeki köy okulları, camiler ve cezaevlerinde araştırmalar yaparak belge niteliği taşıyan materyaller topluyor. Rotary, Akbank Sanat ve Art Revolution Taipei gibi sanat yarışmalarında ödüller kazanan sanatçı 2012 İKSV Cité Internationale des Arts’da rezidans programına katıldı.
Katıldığı Önemli sergileri arasında
2016 Üç Kusurlu İşlem,-‘Aşiret,Mektep ,Mdeniyet Depo İstanbul (solo)
2015 Cross-fire,Karavail Contemporary ,London (solo)
2015 Being kurd /Hinterland Galeri ,Viyana
2014 Yabacılaşma ve Başkalaşma ve 2015 Küçük Yüzler Büyük Bedenler/ Elgiz Çağdaş Sanat Müzesi İstanbul
2014 Akbank Günümüz Sanatçıları Sergisi,Aksanat İstanbul
2013 A.R.T Revolution Taipe World Trade Center Taiwan
2012 1. İstanbul Tasarım bienali/ salon İstanbul,
2012 Deambulations dans la Turquie contemporaine(Yolculuklar Günümüz Türkiyesinde Gezinti)/Espace Cultural Lous Vuitton ,Paris
2012 Rotary Sanat yarışması Merkez Han Galery