Sadece kuaförlükle değil eğitimlerle de başarıyı yakalayan bir isim
Eğitmenlik farklı bir beceri gerektiriyor. Tüm birikimini kuaförler ile paylaşan, mesleki gelişimi için eğitime önem veren London Kuaför Etiler işletmecisi ve saç kesimi alanında Schwarzkopf Professional’ın Türkiye’deki yerel elçisi Fikret Yıldırım ile beraberiz.
Kuaförlüğe nasıl başladınız?
Benim kuaför olmak gibi bir hayalim yoktu. 1997 yılında liseyi bitirdikten sonra kısa bir süre Girişim Asansör firmasında çalıştım. Daha sonra Yusuf Koçyiğit’in yönlendirmesiyle Suadiye London Kuaför’de işe başladım. Ustamın Yusuf Koçyiğit olması benim için çok önemliydi. Bu konuda çok şanslı olduğumu düşünüyorum. Yusuf Bey’in çok disiplinli olması bana çok şey kazandırdı. Suadiye London şubesinde müşterilerin kuaförüne yaklaşımı çok iyiydi. İşin içine girdikten sonra mesleği çok sevdim. Şu an Etiler London şubesinin işletmecisiyim. Schwarzkopf Professional’ın Türkiye’deki saç kesimi alanındaki yerel elçisiyim.
Schwarzkopf Professional, 2009 yılında kendi markası olan Essential Look Skills eğitimlerini başlattı. Tüm dünya ile aynı anda Türkiye’de de eğitimler verilmeye başlandı. Ben de Essential Looks Skills’in ilk eğitmenlerinden biriyim. 2009 yılından beri Kıbrıs dahil tüm Türkiye’de eğitim veriyorum. Ben kesim konusunda branşlaşmak istedim. Pivot Point kökenliyim. Pivot Point’in çok eğitimini aldım. Etiler London Kuaför’de kesimlerin yüzde 70’i benim üzerimde. Tabii ki salonda müşterilere renklendirme de yapıyorum. Ancak genel olarak arkadaşlarımın renklendirdiği saçları ben kesiyorum.
2017 kesim trendleri nelerdir?
Sert, asi kısa saçlar… Uzun saçlarda kâküller, kısa saçlarda asimetrik saçlar, orta boylarda da küt kesimler.
Kendinizi nasıl bir kuaför olarak tanımlıyorsunuz?
Müşteriler hep bana saç keserken etrafını görmüyorsun, saça çok odaklanıyorsun, saçı yaşıyorsun diyorlar. Bir saçı kesmek istiyorsam, o saçın nasıl olacağını hayal ediyorum. İstediğim sonucu çıkarana kadar o saçtan ayrılmak istemiyorum. Çok titizim. Yaptığım işin en temizini yapmaya çalışıyorum.
Müşterilerinizle iletişiminiz?
Eğitmenlik kimliğim bana değer kazandırıyor. Bu yüzden müşterilerim bana çok güvenir. Bence bir kuaförün kendini rahat hissedebilmesi ve sanatını çok iyi icra edebilmesi için müşterisinin ilk önce ona güvenmesi gerekiyor. Bir kuaför müşterisinin size inanıyorum ve size bırakıyorum demesini duymak istiyor. Müşterilerin size bırakıyorum demesi, bence kuaförü en çok rahatlatan şeylerden birisi.
Türkiye’deki Meslek Okulları hakkında ne düşünüyorsunuz?
Meslek Okulları’ndan mezun olan kuaförlerin diğer eğitimlere de katılması gerektiğini düşünüyorum.
Sosyal medya?
Instagram ve Facebook kullanıyorum. Sosyal medyayı eğitmenliğe başladıktan sonra daha çok kullanmaya başladım. Kesim eğitimlerini sosyal medyada paylaşıyorum.
Müşteriyi salona kazandırmak için ne yapıyorsunuz?
Saçınızı bir de ben keseyim demek yerine, kendimi tanıtıyorum. Müşteri çevresindekilere benim eğitmen olduğumu anlatıyor. Müşterilerimin çok büyük kısmını bana eski müşterilerim getirdi. Saç kesim eğitmeni olmam müşterilerin gözünde büyük bir etken. Bu konu ile ilgili Schwarzkopf Professional bana böyle bir kapı açarak çok büyük fayda sağladı. Ben de çok çalıştım. Bilgi birikimimi müşteriye saçını keseceğim modeli anlatırken kullanıyorum ve müşterim bundan etkileniyor. Müşteriye servis yaparken ona yapacağım işlemi çizimler ile gösteriyorum. Hangi bölgede hangi açıyla çalıştığımı anlatıyorum. Böylece müşteri işime hakimiyetimin olduğunu görüyor.
Kuaförlüğün geleceği hakkında ne düşünüyorsunuz?
Yeni neslin eğitimlere katıldıkça çok daha düzgün çalışacağını düşünüyorum. Kuaförlük sektörünün geleceği ile ilgili dezavantajlar da var. Sektörde artık alt kadro bulmak çok zor. Çünkü hiç kimse çocuğu liseyi bitirmeden işe başlamasını istemiyor. Eskiden çırak, yardımcı asistan bulabilirken, salonda insanlar çekirdekten yetişiyordu. Meslek Lisesi’nden ya da üniversiteden gelenler biraz daha tepeden bir şeyler yapmak istiyor. Eleman konusu sektörün en büyük sorunlarından birisi. Kendi kültürümüzle yetiştirmek üzere alt kadro, asistan bulmak artık çok zor.
Meslektaşlarınızla neler paylaşacaksınız?
Bizim işimiz ekip işi. Salonda işleri paylaşmak gerekiyor. Branşlaşmak işleri biraz daha kolaylaştırıyor. Sektör artık biraz da bu yöne gidiyor artık. Salonda her şeyi yapayım gibi bir algının ortadan kalması gerektiğini düşünüyorum. Anadolu’daki kuaförlerle sohbet ediyorum. Salonlarını geziyorum. Kuaför saç da yapıyor, manikür pedikür de yapıyor. Böylece personel sayısını düşürebiliyorsunuz ama ben branşlaşmaktan yanayım. Salonlarda colorist adında çalışan kuaförler çoğalmaya başladı. Bu salon için çok büyük bir avantaj.
Hairist Yılın Kuaförü Yarışması hakkında ne düşünüyorsunuz?
Doğru bir iş yapıldığını, yarışmanın gençlere fayda sağladığını görüyorum. Salondan arkadaşlar da yarışmaya katılıyor. Eğitimlerdeki kuaförler bana yarışmaya hangi tasarımları ile katılmaları konusunda fikir soruyor. Yarışma ile birlikte kuaförlerin salonda motivasyonunu arttırdığını düşünüyorum.
Estetica Dergisi hakkında görüşleriniz?
Estetica Dergisi’ni sürekli takip ediyoruz. Müşterilerimiz de dergiyi okuyor ve kuaförlerin salonun dışına çıktığını, eğitimlere, etkinliklere gittiğini görüyor. Estetica Dergisi’nin sektörü sosyalleştirdiğini düşünüyorum.